İki boğaz köprüsünün ihtiyaca yetmediği, üçüncü, hatta dördüncü, beşinci köprülerin de gündemde olduğu belirtiliyor. Bu köprülerin yol güzergahındaki ormanların tahrip olacağı, milyar dolarların harcanacağı, boğaz ve şehir güzelliğinin zarar göreceği ve başka mahzurların bulunacağı da söylenip duruyor. İhtiyaç varsa elbette köprü yapılır, tıpkı birinci ve ikinci köprüler gibi. Ama biraz da deniz taşımacılığı için kafa yorulması gerekmez mi? Marmara Denizi'nin ve Boğaz'ın sahilleri tamamen yerleşim alanları. Buralarda oturan vatandaşların ulaşımı için deniz taşıtlarını düşünmek daha doğru olmaz mı? Silivri'de, Büyük Çekmece'de, Ambarlı'da, Avcılar'da, Küçük Çekmece'de, Tuzla'da, Pendik'te, Kartal'da oturan vatandaşlar, Eminönü, Kadıköy, ya da başka yerlere gitmek için neden saatlerini E-Ş, E-6 Karayollarında harcasınlar? Vaktini ve sağlığını yollarda tüketmekten zevk mi alıyorlar? Çok daha kısa sürecek ve daha konforlu olacak bir deniz seyahatini kim reddeder? Bu güzergahlarda daha sık aralıklarla, daha hesaplı deniz taşıtları çalıştırılamaz mı? Bomboş bir deniz bizi bekliyor. Ne asfaltlama çalışması, ne kamulaştırma bedeli, ne yol masrafı ister. Hepsi otobüsten biraz daha pahalı bir vapur, duraktan biraz daha detaylı bir iskele. Yolların rahatlamasından, gereksiz yere harcanan akaryakıttan ve vakitten tasarruf da cabası... Hatta Tekirdağ, İzmir ve deniz kıyısında bulunan diğer iller için de ağırlığı deniz taşımacılığına vermek mantık gereği değil mi? Yollarda sönen ocaklar, kaybolan milli servet yeterli gerekçe değil mi? Koca koca TIR'larla yük taşıyacağımıza, sahile yakın yerlere yük taşımacılığında da denize yönelsek daha ekonomik olmaz mı? Bunun için çok ciddi çalışmalar ve strateji değişikliği gerekmektedir. Yasak savma babından konmuş pahalı birkaç seferle bu iş olmaz. Bir köprüye harcanacak kadar para bu iş için harcansa mesele biter. Yetkililer, beni arayan okuyucularım kadar bu iş için kafa yorsalar zaten mesele biter. Bir tarafta tıklım tıklım araçlarla dolu bir yol ve santim santim ilerleyen bir trafik, hemen yanıbaşında bomboş bir deniz. Bunun akılla mantıkla bağdaşır bir yanı var mı? ------ Doğal gazımız ne zaman gelecek? İGDAŞ Genel Müdürlüğü'ne; Beykoz Çubuklu Mahallesi Engürübağı G 26. Sokak sakinleriyiz. 2004 yılında doğal gaz abonesi olduk. Bir müddet sonra 25. Sokak sakinleri de abone oldu. Bizim sokağa doğal gaz geldi. Bazı problemlerden dolayı geri gitti, bilahare problem giderildi. Tekrar gelinerek ana hat döşendi, fakat kutularımız konulmadı. Evlerimize doğal gaz tesisatı döşettik, kömür almadık, çok ümitlenmiştik. Bazılarımız bu tesisatın gadrine uğradık, şofbenlerimiz çalışmıyor. Birçok bakımdan mağdur edildik. 2005 yılı bitmek üzere, daha ne kadar bekleyeceğiz? Dağ-taş her yere, abone olmayan vatandaşların kapısına kadar doğal gaz hattı döşendi. Oysa biz düz ayak Çubuklu'nun merkezindeyiz. Kampanya da çok cazipti. Lütfen bu haksızlığı bir an önce bitirin. Engürübağı G 26. Sokak Sakinleri-İSTANBUL ------ Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00