Bu bayramda sevinmemiz için çok sebep var

Bayramların önemi, kutsallığı... Unutulmaya yüz tutmuş bazı değerlerimizin milletçe yeniden canlandırılması için bayramların vesile kılınması, yoksul ve düşkünlerin sevindirilmesi, dargınların barışması... Bu gibi konuları ilgililer anlatır ve yazarlar. Bunun dışında, güzel ülkemizin parlayan ufku için de sevinmeliyiz. Birkaç yıl öncesine kadar, adeta kara bulutlarla kaplıydık. Milletimiz, bazı basiretsiz ve ehliyetsiz kişiler eliyle krizlerin pençesine düşürülmüş, inim inim inletiliyordu. Her gün kepenk kapatan iş yerleri artıyor, işsizler ordusuna binler ilave oluyordu. Kimse yarınına güvenle bakamaz olmuştu. İmkan bulan, vize alıp gidebileceği başka bir ülke arıyordu. Güzel ülkemiz yaşanamaz hale getirilmişti. O günlere ait birkaç yıllık gazete arşivi, ya da sadece bu köşe arşivini karıştırmak bile durumun vahametini hatırlamaya yeterli olacaktır. Benzer hatalara düşülmemesi, güzel gelişmelerin kıymetinin bilinmesi için o günlerin arada bir hatırlanması gerekir. Şimdi de bütün işler halledilmiş, bütün işsizlerimize iş bulunmuş, zor durumdaki esnafımız düzlüğe çıkarılmış değil elbette. Ama enflasyon, faiz, ihracat, turizm, büyüme, istihdam rakamlarına bakılınca, hayal bile edilemeyecek noktalara geldiğimiz görülecektir. Avrupa Birliği sürecinin başlamasıyla ülkemizin hızla kabuk değiştireceği, yatırımlar için daha da cazip olacağı sır değil. Bütün bunlar iş, aş, huzur demek. Diğer problemlerin çözülmeye başlamasının da işaretleridir bunlar. Artık nisbeten yarınımızı görebiliyoruz. Sermaye sahiplerinin uzun vadeli yatırım kararları bile bunu göstermeye yetmez mi? Siz bakmayın, ideolojik yandaşları ve menfaat ortakları yönetimden gittiği için çığlık atanlara. Ülkemiz parlak bir geleceğe doğru hızla gitmekte. Gönül rahatlığıyla sevinebileceğimiz bu bayram hepinize mübarek olsun... ------ Tam demokratik ve müreffeh Türkiye için adım atıldı Fikir ve düşüncelerinden dolayı yazarların, politikacıların derdest edilip içeri atılmaları, birilerinin bu vatanı herkesten çok sevdiklerini iddia ederek ülkenin asıl sahibi olan milleti küçümsemesi artık tarihe karışacaktır. Avrupa Birliği sürecinin başlamasıyla mevzuatımızda ve yasalarımızda büyük değişiklikler yapılmıştır, yapılmaktadır. Gelişmişlik ve uygarlık sıralamasında hak etmediği bir noktada olan ülkemiz bütün ayak bağlarından kurtulacaktır. Anayasamızın 10 maddesindeki "sınıf farkı aranmaksızın, herkes kanun karşısında eşittir" ibaresi tam olarak uygulanacaktır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başında bulunduğu iktidarın bu konudaki kararlılığı daha çok ümit vermiş, kendilerine haklı olarak "Demokrasi Kahramanı" unvanı verilmiştir. > Günay Kurt ------ Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00