Bu işlemleri kolaylaştırmak varken, neden zorlaştırmakta ısrar ediyorsunuz?

A -
A +

Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Müdürlüğü'ne; SGK sağlık hizmetleri aktivasyon işleminin, e-devlet şifresi ile, kuruma gitmeden, müstahaklık ve hak sahipliği sorgulayabileceğimizi ve başvuru yapabileceğimizi duymuştuk. Ancak, geçtiğimiz günlerde, çalışanın her iş yeri değişikliğinde, iş yerinin bağlı olduğu bölgedeki kurum müdürlüğüne giderek, sigorta aktivasyonu yaptırması gerektiğini öğrendim ve iş yerimden izin alıp gittim. 532 sıra numarasını alınca, sıramı bekleyemedim. Birkaç gün sonrasında, yeni başladığım iş yerimden tekrar izin alıp gittiğimdeyse, bankolardaki kalabalık açısından durumun hiç de farklı olmadığını gördüm. İş değişikliğinin özellikle bazı sektörlerde çok sık olduğu ve birkaç ayda bir iş değiştiren çalışan sayısı dikkate alındığında, ilgili kurumda işlemleri yapan bankolarda oluşan uzun kuyrukların durumu sanırım daha iyi anlaşılacaktır. İnternet üzerinde yapılabilecek bu gibi işlemler neden ille de kuruma gidilerek yapılıyor? Çalışan memurların iş yükü ve çalışanların mesai saatlerinde izin alarak kuruma gitmek zorunda kalmaları sebebiyle oluşan iş kayıplarının önüne geçmenin yolu yok mudur? Hiçbir sosyal güvencesi olmayan kişiler için başlatılan "Genel Sağlık Sigortası" ödemeleri için, her ay bağlı olunan sigorta müdürlüğüne gidilerek, Genel Sağlık Sigortası ödemelerinin yapılması da yine benzer bir durumdur. Günümüzde bankaya dahi gitmeden, internet üzerinden birçok ödeme yapılabiliyor, bu ödemeler için de aynı yol bulunamaz mı? Günümüzde, internetten başvuru, internet bankacılığı vb. kolaylıklar varken, neden kamuda halen uzun yoldan işler yapılmaya çalışılıyor? Neden kamu çalışanlarının da, vatandaşın da zamanı boşa harcanıyor? Neden iş kayıplarını görmezden gelmekte, eza ile iş yapılmakta bu kadar ısrar ediliyor? > Bir vatandaş SGK'da çalışan İcra Memurlarına büyük haksızlık yapılıyor Çalışma Bakanlığı'na; Bizler, bütün vatandaşların SGK'dan (Sosyal Güvenlik Kurumu) en güzel ve problemsiz bir şekilde faydalanması için; kurumumuzun 30 milyar TL'lik alacağından 18 milyar TL'lik kısmını, 6183 sayılı kanun kapsamında, gecemizi gündüzümüze katarak, elimizde çantayla, Türkiye'nin her sokağını karış karış dolaşıp, tahsil etmeye çalışıyoruz. Ve bizler bunun karşılığını almadığımızı düşünüyoruz. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile, bütün memurların ek ödeme oranları eşitlendi. SGK'da çalışan İcra Memurların aylığında ise 300 ile 500 TL arası bir düşüş söz konusu. Maliye Bakanlığı'nda çalışan İcra Memurları, bizimle aynı görevi yapmalarına rağmen, onlar "İcra Gelir Uzmanı" unvanını aldılar. Bu uygulama, eşitlik ilkesine ya da eşit işe eşit ücret prensibine aykırı bir durumdur. Biz de aynı işi yapıyoruz ve aynı unvanı talep ediyoruz. Bugüne kadar her platformu denedik, sesimiz duyuramadık. SGK'da çalışan 1000'e yakın İcra Memuru olarak rica ediyoruz; bu sıkıntılarımızı ve mağduriyetimizi bir an önce giderin... > SGK'da çalışan İcra Memurları Çek borcunu ödemeyenleri kurtarıyorsunuz, çek alacağı olanlar ne olacak? Ben, Zeytinburnu'nda demir ticareti yapan bir esnafım. Karşılığını alamadığım çekler sebebiyle, en az 20 davam bulunmaktadır. Bankaya 2-3 bin lira yatıran bir kişiye çek defteri veriliyor, o da bu çekleri hesapsızca yazıp piyasaya dağıtıyor, karşılığında mal alıyor. Tabii ki bunların çoğu ödenemiyor. Şimdi çeklerini ödemeyenlere "çek mağduru" denerek, bunlara uygulanan hapis cezası kaldırılıyor. Yani borcunu ödemeyenlere af getiriliyor. Peki bizim gibi verdiği malın karşılığını alamayan, alacağını tahsil edemeyen vatandaş için ne yapılıyor? Bizim alacağımızı kim ödeyecek? Öncelikle mağdur olanlar, alacağını tahsil edemeyip zor duruma düşen biz esnaflar değil miyiz? İlk başta bizim alacağımız için bir çözüm bulunması gerekmez mi? Çek defterlerini dağıtan bankaların ödeyecekleri bir bedel olmayacak mı? > Bir esnaf Bizi bu sıkıntıdan kurtarın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir Topbaş'ın dikkatine; Bizler, Sarıyer'e bağlı Uskumruköy sakinleriyiz. Bildiğiniz gibi köyümüz tarihi ve çok güzel. Ortada 500 yıllık tarihi camimiz, çeşmemiz bulunmakta. Yanlarında da sağlık ocağı, eczane... Bunların yakınında da iki tane lüks villa bulunuyor. Duyduğumuz kadarıyla hatırlı kişilere aitmiş... Bu iki villayı iki hanım kiralamış. Villalarda 50'den fazla köpek ve 50'den fazla kedi besleniyor. Gecenin bir vaktinde bu kedi ve köpeklerden gelen sesten bizar olduk. Hele bu kedi ve köpeklerden yayılan kokuyu anlatmak için kelime bulamıyoruz. Bu koku ve gürültü sebebiyle, bu güzelim köyümüzde huzurumuz kalmadı. İlgililere defalarca bu şikayetimizi ilettik, her defasında birileri gelip gidiyor, netice değişmiyor. Hatırlı kişiler aşılamıyor anlaşılan!.. Başkanım, bu işi siz çözün, Uskumruköy'de yaşayanlar için bunu yapın. Biz de hayvanseveriz. Ama kedi ve köpek beslenecek yer burası olmamalı. Hayvan ve kedi barınağı yapılacak başka yer mi kalmadı? Lütfen bu işi çözün... > Uskumruköy sakinleri Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.