Bu ne insafsızlık?

A -
A +

Gazetelerde ilanı çıkan, uzun vadeli araba satış kampanyalarını düzenleyen firmalardan birine eşimle birlikte gittik. Anlattıklarından, takas yaptıklarını, şartlarının uygun olduğunu gördük. Biz de elimizdeki eski arabayı çıkarıp, yeni bir arabaya binmenin tatlı hayaliyle ve görevli bayanın ısrarlı tutumu nedeniyle, fazla düşünmeden, önümüze uzatılan evrakların tamamını imzalayıp, bir anda oradan çıktık. Kendi arabamızı peşinata sayacaklar, uzun vadeli ödemelerle yeni araba vereceklerdi. Sonra bir araştırma yaptım; arabanın fabrika çıkış fiyatı belli. KDV, bütün vergiler, kasko hepsi onlara aitti. Bu şartlarda nasıl araba satıp para kazandıklarını, işyerini çevirdiklerini düşündüm. Ben de küçük bir esnafım, bayanım ve bir bebeğim var. Her gün bebeğimi bırakıp bu zor şartlarda ayakta kalmaya çalışıyorum. Kârı-zararı hesaplayıp, bu arabanın taksitlerine epey tuzlu bir zam geleceğine kanaat getirdim ve firmayı arayıp, kampanyaya katılmayacağımı ilettim. Kendileri de bana, tabii ki vazgeçebileceğimi, fakat arabayı takasa getirmediğim için 800 milyon lira, kampanyadan vazgeçtiğim için de 450 milyon lira organizasyon bedeli ödemem gerektiğini söylediler. Bunların iki sözleşme kâğıdı ve bir puldan başka ne mağduriyetleri vardır? Bu para kolay mı kazanılıyor, bu ne insafsızlık?... ¥ H. Önal - İSTANBUL Çiftçi ölüme terkedildi Sayın Bülent Ecevit'in dikkatine; Sayın Başbakanım, ben Isparta Senirkent - Büyükkabaca Beldesi'nde faaliyet gösteren 383 Sayılı Tarım Kredi Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanıyım. Altı-yedi aydır, "bugün düzelecek, yarın düzelecek" diye umutla bekledik. Ancak çiftçiyi dikkate alan olmadı. Çiftçi, elindeki ekipmanı sattığı gibi, ekmek mandalı olan tarlasını ve bahçesini de satmaya başladı. Bu durum da fırsatçıların işine gelmekte, çiftçinin malları yok pahasına ele geçirilmektedir. 1500 haneli Büyükkabaca Kasabası'nda, bir o kadar Tarım Kredi Ortağı vardı, faaliyetlerinin durduğuna inanıyorum. Zira, haftada bir torba gübre ya satılıyor, ya da satılmıyor. Çiftçi, varını-yoğunu satmasına rağmen borçlarını kapatamamaktadır. Sigorta Fonu'ndaki bankalara ayrılan paranın geri gelmeyeceği bilinmesine rağmen bunlara para aktarılmakta; fakat milleti besleyen kesime üvey evlat muamelesi yapılmakta, binlerce ortağın icralık olmasına göz yumulmaktadır. %140-180 faiz uygulayan Tarım Kredi Kooperatifleri tefeciler gibi çalışmaktadır. Bu duruma acil olarak bir çözüm bulunmalıdır... ¥ Hasan Hüseyin Dalkurt - ISPARTA Peşin para istemiyor musunuz? Sayın Yaşar Okuyan'ın dikkatine; Ben bir Bağ-Kur'luyum. Bu kuruma 5 milyar liralık borcum var. Bu borcumun %60'ı gecikme faizi. Yaptığınız borç taksitlendirmesi iyi bir gelişme, fakat ben borcumu bir defada ödemek istiyorum. Ülkemizin böylesine darboğazda olduğu bir dönemde, benim gibi borcunu peşin ödemek isteyen birçok insan var. Bizim durumumuzda olanlar için gecikme faizini biraz düşürmenizi istiyoruz. Bir konuşmanızda "Türkiye'de paranın yokluğu değil, çokluğu dert" demiştiniz. Devletimiz vatandaşlardan gelecek bedelsiz paralara kapısını kapıyor, İMF'nin faizli parasına göz dikiyor. ¥ Y. Yılmaz - MERSİN "Ah"ımızı daha fazla almayın! Analarımızın çektiği sıkıntıları çekmemek (toplumsal eziklik); istediğimiz şekilde öğrenim görebilmek ve diğer liselere göre daha disiplinli bir eğitim-öğretimden dolayı İmam Hatip Lisesini tercih etmiştik. O zamanlar şimdiki sıkıntıları çekeceğimizi tahmin edememiştik. 3 senedir üniversiteye girmeye uğraşıyoruz. Bizim kadar puan alan normal lise öğrencileri çok rahat bir şekilde üniversiteye yerleştirilirken, bizler 30 puan geride başladığımız için, emeğimizin karşılığını alamıyor, hakkımız olan okullara giremiyoruz. Vatanına ve milletine bağlı meslek liseli bunca gençler ziyan edilmemeli. Daha fazla "İsyan Çiçeği"nin ahı alınmadan, bu duruma bir çare bulunmalı... ¥ Rumuz: "İsyan Çiçeği" - Ilgın / KONYA

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.