Bu soruların cevabını bilmek gerekmez mi?

A -
A +

Sayın Başbakanım; 2. Dünya Savaşı'nda yerle bir olmuş Almanya ve Japonya'nın, çok kısa zaman içinde gelişmiş ülkeler arasındaki yerlerini almalarında en önemli etken ne idi? Savaşa katılmayan Türkiye'nin gelişmesine engel olan ne idi? 600 yıl süper güç olan Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasının sebebi, katıldığı savaşlar yüzünden eğitime ve teknolojiye yeterince önem vermemesi mi, yoksa ayak oyunları ya da başka şeyler mi idi? İmparatorluğun çok büyük olan topraklarının yüzde 90'ını kısa zaman içinde kaybetmemize sebep olanlar kimlerdi? Cumhuriyet dönemi boyunca belli aralıklarla çıkarılan krizlerden neler kaybettik, kimler kazandı? Bilim adamlarımız dünyanın çeşitli üniversitelerinde ve kuruluşlarında başarılara imza atarken, neden ülkemizde kalan bilim adamlarımız canlarından bezdiriliyor? Cari açık ve işsizlik önemli problemlerimiz iken; neden ithal ettiğimiz malları üretmek isteyenleri bu teşebbüslerine pişman edecek bürokratik engeller çıkarılıyor? Enerji açığımız ortada iken, geleceğin yakıtı kabul edilen madenler ve sistemler üzerinde neden yeterince durulmuyor, bu alanlarda uluslararası üne sahip bilim adamlarımızdan neden faydalanılmıyor? Terörden çok çekmiş, kaynaklarımızın önemli bir kısmı bu bela sebebiyle heba edilmişken; manevi yönü zayıf gençlerin bunlara daha çok alet olduğu da bilinirken, neden bu yönde bir tedbir alınmıyor; eğitim sistemimiz yeniden ele alınıp, vatanını, milletini seven maneviyatı kuvvetli bir gençliğin yetişmesi için gerekli adımlar atılmıyor? Yüksel Cihan-BURSA > Çocukların ihmalinde dahli olan yetkili zevata... İzmir'deki malum bebeğe yönelik vahşetten de aşağı iğrenç fiilin günyüzüne çıkmasıyla, acı gerçekler bir bir sıralandı. Türkiye, çocuk pornosunun üssü denildi, çocuklara yönelik onlarca şiddet, tecavüz, istismar olayları peş peşe basında manşetlere taşındı. Cumhurbaşkanımız A. Necdet Sezer dahil bütün üst düzey yetkililer, konunun vahametine dikkat çektiler, daha fazla duyarlılık istediler. Ülkeyi yönetenlere, bu tür vahşetlerin olmaması için tedbir almakla mükellef yetkililere üç başlık altında seslenmek istiyorum. 1- Bu ülkede çocukları korumakla görevli olan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Genel Müdürlüğü'nde yıllardır iç çekişme ve kısır bürokratik didişme yaşanmaktadır. Haberiniz var mı? Bu Genel Müdürlük hâlen vekaleten yönetiliyor. Bunda sorumluluğu bulunanlar bir defa daha düşünmeliler. 2- Bu ülkede, yalnızca yukarıdaki acı gerçekler yaşanmıyor. Çocuk kapkaç çeteleri, evsiz çocuklar, sokak çocuklarından oluşan tinerci grupları, emekleri sömürülen çocuklar, fakirlik nedeniyle okuyamayan çocuklar ve benzeri acı gerçekler de yaşanıyor. Neden etkili tedbir alamıyorsunuz? 3- N.B.B. bebek olayı perdeyi araladı ki, bu ülkede çocuklar cinsel olarak da tehdit ve tehlike altında. Bu tehdit ve gerçeği neden zamanında duymadınız? Çocuk bayramı kutlayan ilk ve tek ülke olmakla övünüp, yıllardır nutuk atan yetkili zevata da bir çift sözüm olacak: Yukarıdaki acı gerçeklerin oluşmasında sizin ihmâl ve dahlinizin de olduğunu, büyük vebal altında bulunduğunuzu, emanete yeterince sahip çıkmadığınızı ve istikbalimiz olan çocuklarımızı yeterince korumamakla ülkemizin geleceğini de tehlikeye attığınızı düşünmüyor musunuz? Ufuk Candoğan-ERZİNCAN > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.