Bu yönetmelikleri çıkaranların amacı ne?

A -
A +

Milli Eğitim Bakanlığı'na; Bir türlü milli bir eğitim politikası izlenememiş; her gelen iktidar (dolayısıyla bakan) sürekli yeni kanun, yönetmelikler çıkarmıştır. Yani bu ülkede bir sene sonra, hangi kanun ve yönetmeliklere uyulacağı meçhul kalmıştır. Böylece, eğitimde "sistem" diye birşey kalmamış, sonuçta herşeyi okulda öğrenen; fakat daha sonra unutan; sonuçta mezun olduğunda hiçbirşey bilmediğini farkeden nesiller yetişmiş ve yetişmeye devam etmektedir... Birkaç örnek verecek olursak; 1- Daha önceleri 20 gün olan devamsızlık, 10 güne indirilmiştir. Üstelik 2. dersten itibaren, eğer öğrenci öğretmenden sonra sınıfa girerse, yarım gün yok yazılmaktadır. Böyle mantık olmaz! Okulun görevi, öğrencinin öğretmenden önce sınıfa girmesini sağlamaktır. Nöbetçi öğretmen-öğrenci düzeni sağlanmalıdır. Öğrenciye kurallara uymayı öğretemeyip, onu yarım gün yok yazarak cezalandırmak, çözüm değil, çözümsüzlüktür. Üstelik son zamanlarda çevredeki evlerin rahatsız oldukları gerekçe gösterilerek zil çalma da yasaklandı. Öğrencilerin hepsinde saat olması lazım. Oyuna dalan çocuk saata bakar mı? Rahatsız ediyorsa zilin sesi biraz kısılabilir... 2- Bir de 0 (sıfır) not verme konusu var. Öğrenci 100 üzerinden 0-24 arası not almışsa, o dersin notu "sıfır" verilecekmiş. Böyle bir not, kopya çekilince verilirdi, o da not olarak bu şekilde karneye geçmezdi. Şimdi karneye "sıfır" yazma modası da çıktı. Çok yanlış bir uygulama. Böyle bir not alan çocuk, ikinci dönem enaz 3 almalı ki sınıfı geçsin. Böyle bir öğrenci 3'ü nasıl alsın? Üstelik, "ben bu dersi nasıl olsa veremem" deyip tamamen bırakmaz mı? Bu yönetmelikleri çıkaranları anlayamıyorum. Bunların amaçları, öğrencileri devamsızlıktan okuldan atmak; ya da "sıfır" verip, sınıfta bırakmak mıdır? > Bir veli - İSTANBUL Bize ayrıcalık yapıldı, hakkımızı istiyoruz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na; Önceki Hükümet bizi yaktı, adaletsizlik yaptılar. Bizi bari siz duyun ve kurtarın. Bizler 26-27 yıl çalışıp, prim ödemiş, emekliliği hak ettiği halde bu hakları ellerinden alınmış kişileriz. Bizden 3-5 gün önce işe başlayanlar emekli edildi. Bizim elimizden bu hak alındığı gibi, işimizden de attılar. 25-26-27 sene çalıştık, ama şimdi işsiz, güvencesiz, aç perişan vaziyetteyiz. 41-42-43 yaşlarında olduğumuz için yaşlı sayılıyoruz, işe alınmıyoruz. Lütfen bizi duyun, anlayın, bu haksızlığı düzeltin. Bizi bu mağduriyetten kurtarın! > İsmi mahfuz Ne olacak bizim halimiz? Sağlık Bakanlığı'na; Ben, Meslek Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü mezunlarındanım. 1997 yılında bu alandaki meslek liseleri kapatılmış, daha az sayıda yüksekokul düzeyinde Hemşirelik Bölümü açılmıştı. Ancak 2 yıl sonra, tüm direnişimize rağmen, politik nedenlerle bu okullar yeniden açıldı. Zaten fazla olan hemşire mezunların sayısı 2 katına çıktı. Şu an hem lise, hem de üniversite düzeyinde hemşire mezun edilmektedir. Halen 6-7 yıllık mezun olup, iş bekleyen hemşireler varken, neden bunlara izin veriliyor? İhtiyacın çok çok üstünde olan hemşireler ne iş yapacak? Neden bunlar düşünülmüyor? Biz yüksekokul mezunları, hemşire kadrosu için açılan KPSS-SB sınavına dahi giremedik. Neden bizim için iş imkanı kısıtlanıyor? Suçumuz üniversite okumak mı? Bu kadar işsiz, çaresiz hemşire iş için beklerken, bazı özel kuruluşlar bunu istismar ediyor, asgari ücret bile olmayan rakamlarla, sigortasız hemşire çalıştırılıyor. Ben de bunlardan biriyim. İşten çıkartılma korkusuyla sesimizi dahi çıkaramıyoruz. Ne olacak bizim halimiz? > Ayşe

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.