6191 sayılı Kanun ile 926 sayılı TSK Personel Kanunu'na eklenen ve kamuoyunda "Darbezede Asker Kanunu" olarak bilinen geçici 32. maddeden yararlanma başvuruları reddedilen askerlere temel olarak iki gerekçe bildirildi; 1- TSK'dan ilişiklerinin "yargı denetimine açık idari işlem" ile kesilmesi, 2- Askerî öğrencilerin yasa kapsamında olmaması. 32. maddeden faydalanmak için müracaat eden yaklaşık 2.500 askerî personelin müracaatları, TSK'dan ilişiklerinin "yargı denetimine açık idari işlem" ile kesildiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Bu yaklaşım; aynı idare tarafından ve aynı gerekçelerle ilişiği kesilen aynı statüdeki askerî personel arasında büyük bir adaletsizliğe ve ayırımcılığa yol açmıştır. TSK'dan "yargı denetimine açık idari işlem" ile ilişik kesme işlemlerinin, gerçekte yargı denetimine açık olmadığı, literatürden yapılan aşağıdaki özet tespitler ile daha da aydınlığa kavuşacaktır.. 1. Bir işlemin yargı denetimine açık olduğu iddiasında/savunmasında bulunabilmek için, hak sahibine "etkili bir başvuru hakkı tanınıp tanınmadığına" bakılmalıdır. 2. Etkili başvuru hakkının kabulü için; "teorik ve hayali" değil, fiilen ve gerçekten mevcut bulunması, yani sonuç doğurabilir cinsten olması gereklidir. 3. AİHS 6. madde kapsamındaki Mahkemenin; tarafsız, adil ve kanuni mahkeme olması gereklidir. 4. TSK'dan ilişiği kesilenlerin başvuracağı yargı mercii Askeri Yüksek İdare Mahkemesidir (AYİM). 5. AYİM, bağımsız/adil/tarafsız bir mahkeme olmayıp, 12 Mart döneminde darbeci askerlerin talimatıyla yasal nitelik kazandırılmış bir kurumdur. 6. AYİM bünyesindeki askerî personelin tamamı hakim statüsünde değildir, kıta subayları da heyetlerde bulunmaktadır. Dolayısıyla AYİM mahkeme değildir. 7. AYİM, AİHS 6. ve 13.maddeleri kapsamında etkin başvuru hakkının tanındığı ve adil yargılanmanın yapılabileceği bir mahkeme değildir. 8. Aynı sebeplerle hukuksuz ve haksız olarak TSK'dan ilişiği kesilenlerin müracaatlarının bir kısmına kabul, bir kısmına ret cevabı verilmesi, Anayasa'nın 10. maddesi (Eşitlik) ve AİHS 14. Maddesine (Ayırımcılık Yasağı) maddelerine aykırıdır. Diğer yandan AYİM'in mağdur lehine verdiği kararlar, idare tarafından "çoğunlukla" uygulanmamıştır Bütün bunların yanında, AYİM kanununun 21. maddesinde "disiplin suç ve tecavüzlerinden ötürü, disiplin amirlerince verilen cezalar yargı denetimi dışındadır" ifadesi yer almaktadır. TSK'dan ilişiği kesilen askerî öğrencilerin bir kısmı, sözde "disiplin suçları" sebebiyle verilen cezalar sonucu disiplin notları düşürülerek, hileli tasarrufla ordudan uzaklaştırılmıştır. AYİM, yasa ile tanımlanmış sorumlulukları sebebiyle, hileli disiplin cezalarını denetleyememekte, sorgulayamamakta ama bu cezalar sebebiyle ilişiği kesilen askerî öğrencinin ilişik kesme işlemini şekilsel yargılayabilmektedir. Neden sonuç ilişkisi kurma yetkisi olmayan bir yargı denetimi, gerçek bir yargı denetimi değildir. Sonuç ve Talep: Siyasi irade ve Yasama iradesi; mevcut yasalarla darbe mağduriyetlerinin giderilemeyeceğini görerek ve mevcut yasalardan dayanak aramadan; demokrasinin, adaletin, insan haklarının ve hukuk devletine olan güvenin tecellisinden hareketle, Geçici 32. maddeyi yasalaştırmıştır. Bu yasa ile yargı denetimine kapalı işlem ile ilişiği kesilenlere (mesela YAŞ mağdurlarına) yargı yolu açılmamış, ilişik kesme işlemi bütün sonuçlarıyla "yok" hükmünde sayılarak, doğrudan hak iadesi tesis edilmiştir. Siyasi irade ve Yasama iradesi aynı anlayışla, geçici 32. maddenin eksikliklerini gidererek, bütün darbezede askerlerin yaralarını sarmak için, Öğrenci Asker ve Muvazzaf Asker ayırımı yapmadan, sözde "yargı denetimine açık" işlemle ilişiği kesilen, darbe dönemlerinde bağımsız ve adil olmayan, darbecilerin emir ve komuta zinciri altında kararlar veren sıkıyönetim, DGM, askerî, vb... mahkemelerce mağdur edilen askerleri kapsayacak yeni bir yasa tesis etmelidir. > Zeki Yalçındere >>> Hemşire açığı had safhada Ankara'da faaliyette bulunan Dışkapı Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Dışkapı Eğitim Araştırma Hastanesi, Ankara Hastanesi, Zekai Tahir Burak Doğum Hastanesi, Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hemşire açığı had safhada. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin, bazı birimlerini kapatmak zorunda kalacağı söyleniyor. Diğer hastanelerde ise hemşire açığının fazla olması dolayısıyla, hemşireler gün aşırı çalışmak zorunda kalıyor. Planlama yapılırken, hastaneler personelin ücretini döner sermayeden verecekleri için, fazla personel de isteyemiyorlar. Türkiyemizin başkenti Ankara'da faaliyet gösteren hastanelerin hali, personel açısından içler acısı. > İsmi mahfuz >>> Bu vebalin altından kalkılamaz İmtihan yerlerine gidiş-gelişler sebebiyle, her sene yüzlerce, hatta binlerce insan maddi/manevi zararlara maruz kalıyor, kazalara uğruyor. Zaten perişan olan bu insanlar iyice yıkılıyor. Ayıptır, günahtır; bunun vebali çok büyüktür. Çok büyük kul hakkıdır. İnsanlara niçin bu çileler çektiriliyor? Herkes kendi mahallesinde ya da en yakın imtihan yerinde imtihana girsin. Devletimiz, bu önemli problemi, en emniyetli ve en huzurlu şekilde gidermelidir. > Bir vatandaş ---------- Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00