Sağlık Bakanı Sayın Recep Akdağ, mevcut sayılarıyla ülkemizdeki doktorların ihtiyacı karşılamadığını belirtmiş, bunun için gerekirse yabancı doktorlara çalışma yolunu açacakları yönünde bir açıklamada bulunmuştu. Vatandaşın hastanelerde çektiği sıkıntı, doktorsuz hastaneler de bunu gösteriyor zaten. Ama işin bir başka cephesi de var; doktorlar... Onları da dinlemeden, söylenen her şey eksik ve tek taraflı kalır. Hele Dr. Adnan Adıgüzel'in belirttikleri hususlar, bazı şeylerin eksik yapıldığını açıkça gösteriyor: "Ben 30 Haziran 2006 tarihinde Kahraman Maraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldum ve tabi olduğum mecburi hizmeti beklemeye başladım. Mecburi hizmet ile ilgili 5371 numaralı kanunda açıkça yazıldığı gibi, 'mezun olan her doktor mecburi hizmete tabi ve mecburi hizmetini tamamlamadan başka bir özel ya da devlet kurumunda çalışamıyor.' Bu sebeple ben ve benim gibi 3000 genç doktor işsiz kaldı. Ayrıca, bu kanun maddesinde belirtildiği üzere, mezun olan her doktorun ad, soyad, adres bilgileri, diploma ve/veya mezuniyet belgeleri Tıp Fakültesi Dekanlıkları tarafından Sağlık Bakanlığı'na bildirilmek zorunda. Bu konuda, Başbakanlığın 12 Eylül 2005 tarihli genelgesi de bulunmakta. Bütün bu kanun maddeleri ve Başbakanlık genelgesi ışığında, 30 Haziran 2006 ve sonrasında mezun olan doktorların, bugüne kadar atamalarının yapılması veya atamalarının ne zaman yapılacağına dair bir bilgilendirmede bulunulması gerekiyordu. Sağlık Bakanlığı'nın resmi internet sitesinde, Personel Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan, 7. Dönem devlet hizmet yükümlülüğü kurasında, ben ve benim gibi yaklaşık 3000 doktorun adı yok. 3000 doktor dememin sebebi, eğer değişmedi ise 52 (özel+devlet) tıp fakültesi mevcut ve bu fakülteler Haziran-Temmuz döneminde ortalama 4500 mezun veriyorlar. Fakat isim listesinde sadece 1366 isim var ve ne yazık ki birçok tıp fakültesinin (Cerrahpaşa, Çapa, Hacettepe...) isimleri mevcut değil. Şimdi ben size soruyorum: 1. Ben mecburi değil, gönüllü olarak devletime ve milletime hizmet etmek isterken, neden ismim listede yok? 2. Ben ve benim gibi yeni mezun genç doktorları mağdur etmenin sebebi ne? 3. Sayın Sağlık Bakanı, "doktor yok" diyor, peki biz neyiz, doktor değil miyiz? 4. 'Çanakkale ne kadar mukaddes ise, Hakkari de o kadar mukaddestir' diyen ve bu görevi de askerlik gibi görüp, onurla yapmak isteyen benim mağduriyetim, kimsenin umrunda olmayacak mı? 5. Eğer bu kanun maddesi olmazsa, ben işimi yapıp paramı kazanacak iken; şu anda her gün yaşadığım işsizlik bunalımının ve maddi manevi kayıplarımın hesabını kim verecek? 7. Ben ve benim gibi doktorlar burda işsiz beklerken, doktor bulunmayan bir yerde hayatını kaybeden veya sakat kalan insanımın hesabını kim verecek?" Dr. Adnan Adıgüzel'e, en kısa zamanda tatminkâr bir cevap verilmeli; işleri zorlaştıran bürokratik engeller ve sıkıntılar bir an önce ortadan kaldırılmalıdır. Bir yanlış anlaşılma varsa, bu da açıklığa kavuşturulmalıdır. Eğer yeni mezun doktorlarla ilgili bilgiler Bakanlığa zamanında iletilemiyorsa, bunun da çaresine bakılmalıdır. Bürokratlara birkaç ay uzun süre gibi görülmeyebilir, ama ekonomik zorluklarla boğuşarak o diplomayı almış bir gencin beklemeye tahammülü yok. Hele doktor bekleyen hastaların hiç yok... Sağlığa çekidüzen vermek için gece gündüz çalıştığına şahit olduğumuz Sağlık Bakanımız, hizmet için çırpınan gençlerin yüreğine bir an önce su serpmeli... > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00