"Dürüst vatandaşı cezalandırmak marifet mi?"

A -
A +

Bazı yerleşim yerlerinde yapılan imar, ruhsat işlemleri vatandaşı çileden çıkarıyor. Farklı işlemler, zorlama bazı tasarruflar ve vatandaşı mağdur ettiği bariz bir şekilde ortada olan uygulamalar belediyelere, tapu-kadastroya olan güveni sarsıyor. Bazı belediyelerde yapılan haksızlıklar bariz olarak ortada iken, geri adım atma basireti gösterilmiyor. Vatandaş da bu durum karşısında, elindeki birikimleri de gözden çıkararak mahkeme kapılarında yıllarca sürünmeye terkediliyor. İnsanlara hizmet, kamu görevi bu olmamalı. İşte size bir örnek: "23.5 yıllık bir öğretmenim. İstanbul'da kaçak yapılaşmanın en yaygın olduğu dönemde ruhsat alarak, babamızın yardımı, eşim ve benim birikimlerimizle, 1984 yılında başımızı sokabileceğimiz bir ev yaptık. Ama başımıza gelmeyen kalmadı, bundan sonra gelecekler de işin cabası. Bu tarihten sonra Bağcılar Belediyesi'nin yaptığı imar planlarında arsamızın%35'lik bir bölümü yerine, %50-60'lara varan kısmı elimizden alındı. Sebepsiz ve usulsüz olarak kuzeyimizdeki parsellerle olan sınırımız da kaldırılarak dağiştirilmiş, arka taraftaki boşluk alınıp yan parsele verildiği gibi, binamız tecavüzcü duruma bile düşürülmüş... Mevcut durum komşumla aramızı bozdu, ilgili kurumlara olan güvenimi sarstı. Bu konu ile ilgili olarak gerek Belediye, gerekse Tapu-Kadastro yetkilileriyle defalarca görüştüm. Kimse yaptığı yanlıştan dönmüyor. Belediyenin ihale yoluyla yaptırdığı imar planını Tapu-Kadastro da gözü kapalı olarak onaylamış. Açtığımız davalarda aynı kurumdan seçilen bilirkişinin verdiği rapor da beklendiği gibi oldu. Defalarca ilgililerle görüştüm, yapılan yanlışın düzeltilmesini istedim, ama bir sonuç alamadım... Bizim cennet memleketimiz bazı acemi kişiler yüzünden hep yanlışlar ülkesi mi olacak, kaç kişinin daha canı yanacak, vatandaş hakkını hep yargıda hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde arama zorunda mı kalacak? Bağcılar Belediyesi ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü yetkililerinin bu konuyu bir daha incelemelerini, açıkça göreceklerine inandığım mağduriyetimi gidermelerini istiyorum." Mustafa Sünnetçi İSTANBUL Bir açıklama yapılamaz mı? Bağ-Kur Genel Müdürlüğü'ne; Eski işyerlerimizin bulunduğu illerde değiliz. İşyerlerimizin bulunduğu illerdeki Bağ-Kur Bölge Müdürlükleri'ne mektupla, yasal süresi içinde, "Bağ-Kur Affı" için müracaatta bulunduk. Tam ve açık bir şekilde bilgilendirilmediğimiz için, mektupla yaptığımız müracaatların kabul edilip edilmediğini bilmiyoruz. Ödemeyi taahhüt ettik. Müracaatımızın değerlendirilip, ödeme şeklimizin adresimize gönderileceğini öğrenmiştik; bu haberin bize ulaştırılmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Malum, burası Türkiye; bir kazaya uğramaktan korkuyoruz. Genel Müdürlük bu hususta bir açıklamada bulunursa, biz ve bizim durumumuzda olan binlerce vatandaş rahatlamış olacaktır. Ahmet Küçük - BURSA

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.