Gençlerimize yeterince tarih şuuru verilmediği bir gerçek. Geçmişinde leke bulunmayan o kadar tarihi şahsiyetimiz varken, birçok çocuğumuz, düşük ahlaklı bazı batılılara hayranlık duyuyor, onlara benzemeye çalışıyor. Bu tür davranışlardan dolayı çocuklarımız değil, ilgili kurumlar kusurlu bulunmalı ve bu hataların telafisi yoluna gidilmelidir. İstanbul'dan yazan öğretmenimiz Mustafa Sünnetçi'nin izlenimleri bile bu durumu yeterince açıklıyor: "30 Mayıs 2004 günü, Trakya bölgemizin bazı yerlerini gezip gördükten sonra Çanakkale-Gelibolu yarımadasına vardık. Defalarca ziyaret etmemize rağmen, her 1-2 yılda bir öğrencilerimizle oralara gider, oraların manevi havasını teneffüs ederiz. Ancak, her gittiğimizde, katlanarak artan ziyaretçi sayısına rağmen, ilgililerin oraya gerekli hassasiyeti göstermediklerini görüyoruz. Yollar bakımlı hale getirilemez miydi? Tabyalardaki sığınaklar ışıklandırılamaz mıydı? Savaşın seyriyle ilgili daha teferruatlı harita, afiş, vs. levhalar asılamaz mıydı? En önemlisi de, oradaki gerek abidenin altında, gerekse Kabatepe tanıtım merkezindeki müzeler resmi öğrenci grup gezilerine ücretsiz olamaz mıydı? 2 gündür yollarda dolaşıp masraf eden öğrencilerimiz, müzelerden yeteri kadar istifade edemediler. İstanbul'daki bazı müze ve saraylarda da öğrenciler ikinci sınıf vatandaş muamelesi görüyor. Buralarda da, resmi yazı bulunduğu halde ücret talep ediliyor. Bu konuda daha anlayışlı olunması gerekmez mi? Yarının büyükleri, idarecileri böyle mi yetiştirilecek? Bu konuda, herkesin Harbiye'deki Askeri Müzeyi örnek almasını isterim..." Ayrıcalıklı emekli çalışanlar Emekli Sandığı Kanunu, 5434 Ek 11 Maddesi kimlere niçin uygulanıyor? Bir kısım emekli memurlar çalıştıkları halde, emeklilik haklarını kullanmaya devam ediyor, bir başka grup bu haklardan mahrum bırakılıyor. Bazı emekliler maaşları ve sosyal güvenceleri kesilmeden çalışabiliyorlar, bazı memurlar da yeniden çalıştıklarında hak ettikleri emekli maaşları ve sağlık güvenceleri kesiliyor.. Bu yasanın gerekçesi nedir? Çalışan mı suçlu, çalıştıran mı? Hiçbir inceleme, tebligat yapılmadan; savunma alınmadan, emeklinin hak ettiği maaşının kesilmesi, insan haklarına ve demokrasiye aykırı bir uygulamadır. Yargı kararı olmadan, kazanılmış bir hak geri alınamaz. Bu tür bir uygulama yasalarımızla bağdaşmamaktadır. Çalışanı cezalandırmak anlamına gelen bu tür antidemokratik yasalar revize edilmeli, bu uygulamalara son verilmelidir. > Turan Kocaman - ERZURUM Mağduriyetimize seyirci kalmayın! Sayın Başbakan'ın dikkatine; Ben bir meslek lisesi mağduruyum. 2 sene önce Ticaret Lisesi'nden mezun oldum. 2 senedir zar zor dershaneye gidebildim. Zar zor, çünkü babamın maaşı ablamın üniversite, yurt, harçlık masraflarına ancak yetişiyor. Bir kardeşim de okula gidiyor. Tekrar masraf yaptıramam... Başbakanımız bizi ümitlendirmişti, sonra birileri taş koydu. İmtihana girdik, ama istenirse bu süre zarfında da bize yapılan haksızlığı ortadan kaldıracak yönde birşeyler yapılabilir. Lütfen sesimizi duyun, daha fazla mağdur olmamıza seyirci kalmayın... > Nurdan Tosunlu