Eğitimin kanayan yarası

A -
A +

Bizler, yıllarca üniversite okuyarak, öğretmen olmak idealiyle her günümüzü geçiren öğretmen adaylarıyız. Birçoğumuz yıllardır KPSS Öğretmenlik sınavına giriyor ve iyi puanlar almamıza rağmen atanamıyoruz. Temmuz 2010'da yapılan şaibeli imtihanda, yeterli puanları alıp atanabilecek durumdayken, imtihanın iptal edilmesi sebebiyle atanamayacak duruma düşen arkadaşlarımız da var. Şüphesiz 2010 yılındaki KPSS skandalı en çok bu arkadaşlarımızı mağdur etmiştir. Yüzlerce öğretmen adayı atanacak puanı almışken, yenilenen imtihanla, sıralama dışında kalmışlardır. Ne yazık ki bazı şaibeli isimler, son imtihanda aldıkları yetersiz puana rağmen öğretmen oldu. Bu durumun sebebi, sınavın sadece öğleden sonraki "Eğitim Bilimleri" testinin iptal edilmesidir. Halbuki bu sınav iki aşamadan oluşmaktaydı ve "Eğitim Bilimleri" testini kusursuz yaptıkları görülen isimler, iptal edilmeyen ilk aşama testinde de çok başarılı olmuşlardı! Üstelik bu durum, öğretmenler ve yetkililer tarafından da bilinmektedir. Ama çözüm olarak sadece ikinci aşama testi olan "Eğitim Bilimleri" testi iptal edilmiştir. Bunun sonucu olarak da "Eğitim Bilimleri" testi tekrar edilmiş ama bu durum daha fazla mağduriyet ortaya çıkarmıştır. Önce sınavı kazanan adaylar şimdi işsiz öğretmen ordusuna katılmış durumdalar. Yaklaşık üç yüz bin işsiz öğretmen olduğu dile getirilmektedir. Bu problemin çözümüne yönelik hiçbir gayret görememekteyiz. Hükümetimizi, yöneticilerimizi birçok alanda yapılan gayretli çalışmalardan dolayı takdir ederken, özellikle eğitim alanında yapılan yanlışların büyük sonuçlar doğurmasını kabullenemiyoruz. İdealist binlerce öğretmen adayının sisteme kurban edilmesi, çözüm için adım atılmayıp, problemin yok sayılması bu adayları daha fazla üzmektedir. KPSS sistemi, birçok hatayı da bünyesinde barındırmaktadır. Bazı branşlarda adaylar 20 puan bile alıp atanabilirken özellikle bazı branşlarda üst üste birkaç sınavda 80 puanı geçip, hatta derece yapıp atanamayan adaylar da oldukça fazladır. Mesela, bir Tarih öğretmeni adayı 80 puan bile alsa atanamamaktadır. Çünkü Tarih öğretmeni adayı, kendisi gibi yaklaşık 15.000'den fazla adayla yarışmaktadır. Fakat alınan Tarih Öğretmeni sayısı en fazla 372 olmuştur. Üstelik sınava giren mezun sayısı artmaktadır. 15.000 olan Tarih Öğretmeni adayı sayısı bu yıl belki yaklaşık 18.000'i geçecek ama alınan öğretmen sayısı yine en fazla 300 küsur kişi olacaktır. Branşlar arasındaki bu uçurumun giderilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Ayrıca branşlardan alınacak öğretmen sayılarına göre planlama ve tespit yapılması, gelecek yılların yapılanmasının şimdiden belli edilmesi zaruridir. İhtiyaca göre fakülte ve bölümlerin kurulması, gerekirse fazla olanların kontenjanlarının düşürülmesi, hatta kapatılabilmesi, gençlerin de geleceğe umutlu bakabilmelerini sağlayacaktır. Öğretmen açığı ciddi boyutlarda iken, atanmayı bekleyen binlerce öğretmen adayı da beklemektedir. Özellikle 2010 KPSS skandalı sonrasında mağdur olmuş ve haksızlığa uğramış öğretmen adayları, kendilerine verilecek bir fırsatla, ülkemizin ücra köşelerinde eğitime katılmış yeni dinamikler olarak canla başla görev yapmayı beklemektedirler. 2011 Kamu Personeli Seçme Sınavı'ndan önce yapılacak ek öğretmen alımı, bu probleme bir çözüm olacaktır. Okullarımızda bugün hala birçok ders boş geçerken, eğitimini almış genç öğretmen adaylarımız da görev bekliyor. Derslerin "ücretli öğretmenlik" uygulamasıyla farklı branşlardan öğretmenlere hatta öğretmen olmayan görevlilere bırakılması kabul edilebilecek bir çözüm yolu değildir. Bu hem yetiştirdiğimiz öğretmenlere saygısızlık hem de yetiştireceğimiz nesillere vurulacak bir darbedir. Bu durumun sonucu olarak, televizyonlarda gösterilmeye başlanan bazı dizilerin, çocuklarımız tarafından sorgulanmadan doğru gibi kabul edilmesi muhtemeldir. Bu çocuklarımızın Türkçemizi doğru öğrenememesi yine bu problemin bir sonucu olacaktır. Batıyı taklit eden gençler, yabancıya hayran nesiller hep bu meselenin sonucu olarak karşımıza çıkacaktır. Bizler, genç öğretmen adayları olarak, ülkemizin en önemli meselelerinden birisinin de öğretmen atama sistemi olduğuna ve bunun halledilmesi gerektiğine inanıyoruz. Uzun vadeli plan ve programların açıklanması , bu problemin çözümüne dair tekliflerin gündeme getirilmesi ve değerlendirilmesi, eğitim sistemimiz açısından da elzemdir. Mağdur Öğretmen Adayları İnanç ve fikir özgürlüğünü gölgeleyen bütün uygulamalara son verilsin... Bizler, 657 sayılı kanuna tabi bir grup devlet memuruyuz. "Personel Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması" yönetmeliği sebebiyle, hiçbirimiz rahat değiliz. Aleyhimizde kullanılır, yaptığımız iş ve kariyerimiz etkilenir endişesiyle, evimizde bile inançlarımızı rahat yaşayamıyoruz. Hükümetimiz demokratikleşme alanında çok güzel şeyler yaptı. Bu yönetmelik gibi, inanç ve fikir özgürlüğü üzerinde adeta bir kılıç gibi duran mevzuat ve uygulamalar da artık ebediyyen çöpe atılsın... Bir grup memur > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.