Elektronikçiler, bilgisayar öğretmeni olarak atandı mı?

A -
A +

2006-2007 eğitim-öğretim yılının ilk dönemi bitti, 14 milyon öğrenci ile 600 bin öğretmen, 3 haftalık yarıyıl tatiline başladılar. Bu, eğitimimize yön verenlerin de tatile girdikleri anlamına gelmiyor. Bu bakımdan, gözden kaçan hususları, faydalı olduğunu düşündüğümüz uyarıları ilgililerin dikkatine sunmaya devam edeceğiz. Şubat atamasını bekleyen, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölümü mezunu bir okuyucumuz, elektronikçilerin bilgisayar branşına atandığını belirterek, yeterli seviyede programlama dili bilmeyen öğretmenlerin Meslek Liselerinde Bilgisayar Programcılığı dersini verdiğini, bunun da büyük bir yanlışlık olduğunu ifade etmektedir. "Gördüğüm kadarı ile geçen yıl Şubat atamasında bu kişiler Meslek Liselerine atanmış ve orada kadrolu bir öğretmen olarak derse girmeye başlamışlardır. Takdir ettiğim bir yönetimin, böyle büyük bir ayrıntıyı gözden kaçırmış olması beni son derece üzmektedir. Taban puanlarının yüksek tutularak, kasıtlı olarak elektronikçilerin bilgisayar öğretmeni olarak atandığı ve bu yöntemin Meslek Liselerine karşı kasıtlı bir tavır olduğu iddia edilmektedir. Alanında bilgi sahibi olan Bilgisayar Öğretmenliği mezunlarının kadrolara yerleşmeleri için, taban puanının bu yıl düşük tutulması gerektiğine inanmaktayım." Eğer uygulamada bu tür bir hata yapılmışsa, umarım bu uyarı üzerine hatadan dönülür... >>> Lütfen bu zararlı tesisi kapatın! Ümraniye Belediye Başkanı`na; Bizler, Kazım Karabekir Mahallesi Gündoğdu Caddesi sakinleri olarak, caddemiz 36 numarada bulunan atık plastik dönüştürme işletmesinden şikâyetçiyiz. Burası koku, gürültü ve haşerat üreten bir yerdir. Yeni çıkan çevre yasasına göre, insanların yaşadıkları yerlerde bu tür işletmeler yasaklanmıştır. Bu işletmeye çalışma ruhsatı vermeye yetkisi olanlar, ruhsatı iptal etmeye de yetkili değiller mi? Lütfen gerekeni yapın. > Kazım Karabekir Mahallesi sakinleri >>> Karnesi kırık da olsa çocuğunuzu kırmayın! Karnelerdeki kırık notlarla ilgili uyarılar her sene yapılmaktadır. Bu sene de yetkililer gereken uyarılarda bulundular. Bağımsız Eğitimciler Sendikası AR-GE Kurulu Eğitim Uzmanları, kırık karne vakalarının bir gelenek haline geldiği ülkemizde, her karne döneminde dayak, evden kaçma, intihar gibi birçok üzücü olayın yaşandığını belirterek, konuyla ilgili bir rapor hazırladı. Raporun başlıkları şöyle; Türkiye'de anne babalar karneye gereğinden fazla önem veriyor. Karne, çocuğun geleceğinde belirleyici tek ölçüt değil. Karne kırık olsa da, çocuğunuzu kırmayın. Kırık karne yalnızca öğrencinin değil aynı zamanda da anne babanındır. Milli Eğitim Bakanlığının ivedi bir şekilde, bir sonraki karne dönemine daha sağlıklı, çağdaş ve nesnel değerlendirme sistemleri oluşturması gerekir. Karneye büyük anlamlar yüklemek çocuğun duygusal ve psikolojik gelişimine zarar veriyor. "Anne babaların hatalı davranışlarından dolayı zayıf karne getiren birçok çocuk bunalım ve depresyona girmekte, 'başarısızlığı' kişiliği ile özdeşleştirmektedir. Bazı öğrencilerin okulu ve öğretmenlerini sevmemesinin altında yatan nedenler, karne konusundaki yanlış tutumlarla oldukça ilgilidir" diyen uzmanlar, öğrencilerin gerçek özelliklerini, yeteneklerini ortaya çıkaramayan eğitim sistemimizde, karnenin tek başına başarıyı gösteremeyeceğini belirtiyorlar. -------- Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.