Emekli aylıklarındaki adaletsizlik daha ne kadar devam edecek?

Yıllardır kamudaki ücret adaletsizliğini dile getiriyoruz. Aynı işi yapan, aynı tahsil ve kıdemde bulunan, fakat farklı kamu kuruluşlarında çalışanların maaşları arasında bazen büyük farklar bulunabiliyor. Çalışma barışını bozan bu adaletsiz durumun düzeltilmesi için yıllardır çağrıda bulunuyoruz. Bu adaletsizlik hâlâ düzeltilmediği gibi, şimdi de aynı haksızlıklar emekli maaşlarında ortaya çıktı. Kanun boşluklarından faydalanan bazı vatandaşlar, emekli maaşlarını kestirerek, bir aylık sigortalı çalışma sonucu tekrar emekli olmakla maaşlarını önemli miktarda artırdılar. Binlerce emekli bu yolla maaşını artırınca yetkililer uyandı, kanun değişikliğine gidilerek bu yolun önü tıkandı. Ama maaşını artıranların kazanılmış hakları korunacakmış. Kanun boşluğundan istifade ederek uyanıklık yapanlar yine kazançlı çıktılar. Kendi halindeki dürüst vatandaş ise mağdur durumda kaldı. Son düzenlemeden sonra bile benzer kanun açıkları bulunduğu söyleniyor... Böyle bir maaş düzeni olur mu? Aynı miktarda prim ödemiş, aynı gün sayısınca çalışmış iki vatandaşın maaşı nasıl farklı olabilir? Bir uyanıklık buna yeter mi? Kanun boşluğunu kullananların haklarını baki sayıp, geride kalanların önünü tıkayan bir yasa ile eşitlik sağlanabilir mi? Milyonlarca emekli bunun cevabını hâlâ yetkililerden bekliyor ve adaletli bir çözüm istiyor. Lütfen uyanıklığa değil, hakkaniyete dayanan bir adalet sağlayın. Emekli maaşları arasında bulunan adaletsizliklere bir an önce son verin. Milyonlarca emeklinin bana ulaşan tepkilerini yetkililer de duysun... >> Şehitlerimiz için anıt yapalım Şehitler vurulunca değil, unutulunca ölürler. Teröre kurban verdiğimiz onbinlerce sivil ve asker şehidimizin anısına muhteşem bir Anıt Mezar yapalım. Vatanı, milleti için düşünmeden canını veren bu evlatlarımızı hiç unutmayacağımızı, yüreğimize gömdüğümüzü dünyaya duyuralım. Şehit ailelerinin yanan yüreklerine su serpelim... Yahudi Soykırımı ve Sözde Ermeni Soykırımı için onlarca anıt ve müze yapıldı. Vietnam Savaşı'nda ölenler için Beyaz Saray'ın yakınında anıt yapıldı. New York İkiz Kuleler katliamında hayatını yitirenler için aynı yere inşa edilecek Dünya Ticaret Merkezi bünyesinde bir Anıt 'Memorial' planlandı. Bunları çoğaltmak mümkün. Biz de şehitlerimizin anısına bir Anıt ve Müze yapalım, Müze'nin içine 24 yıldır teröre kurban verdiklerimizin adlarını bir bir yazalım, vahşice katledilen bebeklerin, kadınların, sivillerin, askerlerin resimlerini koyalım. Şehitlerimizin mezarlarını buraya nakledelim. Ülkemizi ziyaret eden yabancı devlet adamlarının Ata'nın huzuruna çıktıktan sonra şehitlerimizin de huzuruna çıkmalarını sağlayalım. Çanakkale Anıtı gibi görkemli olsun. Ben 'Terör Şehitleri Anıtı'nı çizebilirim. Cumhurbaşkan'ım, Başbakan'ım bana yer göstersinler... > Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp (Mimar Kentbilimci) >> Provokasyona boyun eğmeyelim Acımız çok büyük, ancak zaman sağduyulu olma zamanıdır. Terör örgütünün hain saldırılarını hepimiz şiddetle kınıyoruz. Ancak vatandaş olarak üzerimize düşen, provokasyona gelmeden Hükümetimize ve Ordumuza güvenmek ve onları desteklemek olmalıdır." Teröristler ile mücadele eden Türkiye'nin, sadece hain saldırılara sözlü tepki vermesi yetmez, daha kalıcı tedbirler de alınmalıdır. Yetkililerin bu konuda yaptıkları da acilen gözden geçirilmeli, yeni stratejiler geliştirilmelidir. > Bülent Akgerman (Sektörel Dernekler Federasyonu Başkanı) >> İçerideki teröristler Tabii ki "Kurban olam ayına yıldızına" demekle bitmiyor meseleler. "Acımız ve öfkemiz büyük" demekle de bitmiyor. Kuzey Irak'a girmek, tabii ki Türkiye olarak hakkımız. Şehitlerin Hakkari'den, Şırnak'tan gelmesi neden bizi öncelikle Kuzey Irak'a yönlendiriyor. Tüm basın yayın organları da dikkat çekici bir şekilde bu yönü işaret ediyor. Kuzey Irak'a girelim. Ancak en az Kuzey Irak'takiler kadar terörist içeride değil mi? Bu teröristlerle ilgili bilgiler yetkililerin elinde değil mi? Gencecik fidanlarımızı solduran bu satılmışlardan neden hesap sorulmuyor? Yüzyıllardır bir arada yaşayan insanlarımızın karşı karşıya getirilmeye çalışıldığı her fırsatta dile getiriliyor. Tabii ki hepimiz bu bayrak altında ilelebet kardeşçe yaşayacağız. Ancak bölücülüğü kendilerine şiar edinmiş art niyetlilerin de bir an önce teşhis ve teşhir edilmesi gerekiyor. Zira bu hasta zihniyet sahiplerinin, zaman içerisinde sağlıklı hücrelere nüfuz etmesinden vücudun dengesini bozmasından korkmaktayım. > Fatih Altınus >> Birileri bayram ediyor Müslümanlara yönelik topyekun saldırılar artarak devam ediyor. Birileri bayram ediyor. 1- 11.09.2001'de Amerika'daki İkiz Kulelere karanlık bir senaryoyla, uçakla bir saldırı düzenlendi. Müslümanların terörle birlikte anılması amaçlanıyordu. Bu amaç büyük ölçüde gerçekleşti. Asıl terörist devletler unutturuldu, bayram ettiler. 2- 20.03.2003'te Irak işgal edildi. Irak kaosa sürüklendi. Filistin'deki kaos ve İsrail zulmü ikinci plana itildi. birileri bayram etti. 3- 19.10.2007'de TBMM sınır ötesi harekât için bir tezkere kabul etti. Çünkü, Güneydoğu'da askerlerimize yönelik saldırılar, son 1 ay içinde, nedense birdenbire arttı. Türkiye'de kardeşliğimizi dinamitlemek, iç savaş çıkartmak ve Türk Askeri'ni Kuzey Irak Bataklığına çekmek için bir yerlerden düğmeye basıldı. Türkiye'deki (Allah korusun) bir iç savaştan kim faydalanacak? Birilerinin hedeflerine ulaşmaları için bu gerekiyor... Sözün özü; Orta Doğu'daki son gelişmelerden dolayı birileri bayram ediyor. Uyanık olalım. Yangına körükle gitmeyelim. Alelacele ve plansız hareketlerimizle birilerinin ekmeğine yağ sürmeyelim... > Ufku Geniş Türk Gençliği >> Beni uğraştırmadan işlemlerim yapılamaz mı? Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na; Ben, Almanya'da Ford Otomobil Fabrikası'nda çalışıyordum. İş kazası mağduruyum, sağ kolum sakattır. Ford Fabrikası'ndan gerekli belgeler geldi, bana malullük aylığı bağlansın diye bu belgeleri Ankara Sosyal Sigorta Dış Münasebetler Servisine intikal ettirdim. 03.07.2007 tarihli ve 529623 sıra numaralı müracaatıma hâlâ bir cevap verilmedi. Ankara'ya gidip gelmek bana çok külfetli olur. Lütfen beni uğraştırmadan gerekeni bir an önce yapın... > M. Poyraz-İSTANBUL