Emekli vatandaşın banka ve internet çilesi

SSK emeklisi vatandaş, maaşını Ziraat Bankası Büyükçekmece Şubesi'nden almakta, ancak bu şube yerine, kendisi açısından daha merkezi bir yerde bulunan aynı bankanın Yenibosna Şubesi'ne hesabını aktarmak ister. Bir arkadaşının önerisiyle, bu işlemleri internet üzerinde yapar. Banka şubelerine gitmekten kurtulduğu için memnun kalır, bu kolaylığı sağlayan yetkililere içten içe teşekkür eder. Bir iş için İstanbul dışına çıkması gereken emekli vatandaş, maaşını da gittiği yerdeki banka şubesinden, banka kartıyla alacağını düşünerek, iç huzuruyla yola koyulur... Günü geldiğinde, Ziraat Bankası'nın bulunduğu yerdeki şubesine gider, bankamatik cihazına yönelir, kartını yerleştirir; hesabına paranın yatmadığını görünce şaşırır. Ama telaşlanmaz, ne de olsa banka şubesi, vezneye gider, hesabına yatırılmış maaşını alacağını düşünür. Saat 15 suları, bir numara alır, kuyrukta bekler. Yarım saat sonra sırası gelir, sevinçle vezneye yönelir, numarasına bakılır ama geri çevrilir. Sırası gelenler, sabahtan alınmış numaralar; öğleden sonra alınmış numaralara henüz başlanmamış bile. Bugün sıranın geleceği de pek görülmüyor... Ezile büzüle bir memura yaklaşır, derdini anlatır; asık suratlı memur emekli vatandaşın yüzüne bile bakmadan "bankamatikte görülmüyorsa yoktur" soğuk cevabıyla yetinir... Emekli vatandaş araştırır, soruşturur; ilgili bankanın Yenibosna ile Büyükçekmece Şubelerinin telefonlarını öğrenir. Öyle ya, internet ortamında işlem yapan bir banka, kendi hesabına yatmış maaş konusunu mu çözemeyecek?.. Önce Yenibosna Şubesi'nin 551 52 28 numaralı telefonunu arar, telefon açılınca da dahili 8 numaraya basar; telefon uzun uzun çalar, açan olmaz. Bir süre sonra bir daha aynı numarayı arar, uzun uzun çaldıktan sonra bu defa birisi derinden bir "alooooooooo" der, ama devamını getirmez, telefon kapanır. Emekli vatandaş kafasına koymuş bir kere, ilgili kişiye ulaşacak ve maaşını alacak. Bir daha aynı numarayı arar, yine dahili numara uzun uzun çalar, birisi cevap verir, dinler, ismini-soyismini sorar; listede ismini bulamadığını belirtir. Şubeye gitmekten başka çare olmadığını da ilave ederek telefonu kapatır... Emekli vatandaş bu defa Büyükçekmece Şubesi'nin 881 18 06 numaralı telefonunu çevirir, ama orada da muhatap bulamaz... Büyük bir hayal kırıklığına uğrayan vatandaş, olanları anlamakta zorlanır. Bazı bankalar telefonla kredi bile verirken, hak ettiği ve hesabına yatırıldığını sandığı maaşı konusunda bu bankadan bilgi verilmemesini hazmedemez... Bereket, yanında başka banka kartları var, ya bunlara güvenerek, tedbirini almadan gelseydi... Olacakları düşünmek bile korkunç... Gelelim İstanbul'a... İstanbul'a dönen emekli vatandaş, saat 10:30'da Ziraat Bankası'nın Yenibosna Şubesi'ne uğrar, maaşını almak için numarayı alır, kuyruğa girer. 654 numarayı alabilmiş, ortalık ana-baba günü gibi... Saatlerce bekler, saat 12:30 olur, 651 numaraya sıra gelir, vezne kapanır, öğlen tatili başlar. Öğleden sonra tekrar bankaya uğrar, numarası geçtiği için yeni bir numara alır, 16:30 sularında maaşını alır, yorgun, argın, bitkin bir şekilde evine yönelir... Kafasında binbir soru uçuşur: "Neden arkadaşıma güvenip de bu eziyete katlandım? Bürokrasinin, hayatı kolaylaştırdığı görülmüş mü? Bu mu internetten, bilgisayardan, teknolojiden faydalanma? Şubelerde günlerimi geçireceksem, internet üzerinde işlem yapma aldatmacalığı neden çıkarılmış? İyi hizmet sunulmadıktan sonra, milyarlarca liralık kârlardan bize ne? Yaşlı vatandaşları şubelerde saatlerce süründürmekten başka yol yok mu?!."