Milattan Önce 4 binli yıllardan bu yana, tarih sahnesinde önemli merkez olarak adından söz ettiren, zaman zaman bazı medeniyetlere merkezlik eden ve kurtuluş savaşımızla destanlaşan Erzurum, Doğu'nun geri kalmışlığını yenmek üzere. Artık uzun ve çetin kış şartları da avantaj olacak, bölge insanı ve ülke ekonomisi bundan para kazanacak. Bu gelişmenin ilk etkili adımları da Erzurum'da atılıyor... Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdür Vekili Salih Melek ve "Atom Karıncalarım" dediği çalışma arkadaşları, çok isabetli bir kararla 15. Yerel Medya Eğitim Semineri'ni Erzurum'da düzenlediler. Erzurum, Erzincan, Kars, Ardahan, Artvin, Rize, Bayburt, Bingöl, Ağrı ve Iğdır'dan gazeteci arkadaşlarımızın katıldığı seminere; bazı meslektaşlarımız ve akademisyenlerle birlikte konuşmacı olarak katıldık. Sadece haberlerinden, imzalarından tanıdığımız birçok arkadaşımızı bizzat görerek, hasbihal ettik, karşılıklı bilgilendik. Bazı okuyucularımızla görüşüp, dertleştik. Anadolu'nun bu uç bölgesinde bulunan asil ve misafirperver insanlarımızın sıcacık ilgisiyle çok mutlu olduk. Eski görkemine dönüyor Tarih boyunca öneminden birşey kaybetmeyen, zaman zaman tarihi yönlendiren merkez konumunu kazanan bu güzel şehrimiz; göç ve ağır kış şartları sebebiyle biraz kan kaybetmişti. Yatırım açısından daha avantajlı bölgeler tercih ediliyor, Erzurumlu işadamları bile başka bölgelerde tesis kuruyordu. Anadolu'da parlayan yıldız şehirlerimizden biraz geri kalmak, Erzurum sevdalılarını üzüyordu... Ama durum tersine döndü. Genç-dinamik Vali Celalettin Güvenç, Belediye Başkanı Ahmet Küçükler; yanlarına üniversiteyi ve halkı da alarak, sadece Erzurum'un değil, bölgenin de geri kalmışlığını yenmek üzereler... Yapılan gayretli çalışmalar neticesini verdi; Dünya Üniversite Sporları Federasyonu'nca (FISU), 25. Dünya Üniversite Kış Oyunlarının (Winter Universiade 2011) Erzurum'da düzenlenmesine karar verildi. Bu organizasyonun gerçekleştirilmesi ile, Erzurum'a her türlü kış yarışmalarının yapılabileceği yeni ve modern tesisler kazandırılacak. Erzurum, dünya kış turizm merkezleri arasındaki yerini alarak, hem Türkiye'nin tanıtımını yapacak, hem de dünyada bir kış turizm destinasyonu haline gelecektir. Erzurum Valisi Celalettin Güvenç, "hiç kimsenin şüphesi olmasın, Palandöken'de bir kış, Kış Olimpiyatları yapılacak, Erzurum'da bir sezon öncesi yerli-yabancı 500 futbol takımı hazırlık kampı yapacak..." diyerek kararlılığını gösteriyor... Öncülüğünü Erzurum'un yapacağı kış turizmi hamlesi ile, Doğu'nun çetin kış şartları da kazanç için kullanılacak, kış turizmi gelişecek. Ülkemize sadece deniz ve kum için değil, kış turizmi için de gelindiği görülecek. Bundan hem bölge insanı, hem de bütün Türkiye kazanacak... Çifte Minareli Medrese, Yakutiye Medresesi, Erzurum Kalesi, Üç Kümbetler, Tabyalar, Kervansaraylar ve başka birçok tarihi eserleri, eşsiz tabiatı; turizm tesisleri ve kayak pistleri ile tanınmış bir Erzurum, Türkiye'nin parlayan yıldızı olacaktır... > Adalet yoksa kargaşa başlar Diyanet İşleri Başkanlığı'nın farklı tarihlerde farklı statülerde istihdam yoluna başvurması binlerce personeli mağdur etti. Başkanlığın, 4/B'li personel alımları sırasında, 4/C'li olarak çalışanlara başvuru imkanı tanımamış olması bu mağduriyeti daha da arttırmıştır. 657 sayılı Kanunun 4/C maddesine göre istihdam edilen Diyanet personeli, özlük hakları açısından daha uygun bir statü olan 4/B'ye geçiş konusunda, bir an önce karar verilmesini beklemektedir. 4/C'li olarak çalışan personele bugüne kadar gayri resmi olarak verilen hiçbir açıklama doğrulanamamıştır. Seçim öncesinde, 4/C'liler 4/B'li olacak dendi ama 4/Cl'ilere başvuru hakkı tanınmadı. Seçim geldi geçti 4/C'lilerin sözleşmesi bitti. 1 Ekim gelmeden olur dediler. Sadece olurla kaldı. Şimdi de ocak diyorlar... Binlerce adayın sabırsızlıkla beklediği bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın biraz daha duyarlı olmasını bekliyoruz. > A. D. > Yeşilırmak'ta neler oluyor? 22 Ekim 2007 günü, saate bakıyorum 17:30; eşimle hem balık tutabilmek hem yeşil bahçeler içinde bir yürüyüş yapmak için, balık çantamı sırtıma geçirip, içimizdeki huzurun ve sevginin serinliğini duyarak Yeşilırmak'a yetişiyoruz. Bu da ne? Irmakta şimdiye kadar ender rastladığım bir hal var. Her yerde balık atlamaları ile şapırdayan ırmakta sanki düğün var. Hanım şu hale bak, her taraf balık kaynıyor, bugün güzel bir balık tutacağız dedim. Oltaları yemleyip ırmağa attım. O sırada aklımdan geçmeyen bir sahne ortaya çıkıverdi. Yüzlerce balık, yarı ölü yarı canlı çırpınarak yaşama savaşı veriyordu. Kargalarda da görmediğimiz bir hareketlilik vardı. Gelip bekliyorlar ve sahile vuran balıkları tutup yiyorlardı. 5-10 kiloluktan en küçüğüne kadar ırmak ölüm kusuyordu. Attığım oltamı ölümle cebelleşen balıklar mı görecekti? Eşim neredeyse ağlamaklı: "Vallahi benim bu hali görmeye tahammülüm kalmadı, hadi gidelim" dedi. Senelerden beri bu ölüm trajedisine sahne olan "Yeşil"i yeşil gözleri yaşlı olarak bırakıp büyük bir hüzünle eve döndük. Bundan dört sene önce de gördüğüm aynı manzarayı sağolun sütunlarınızda dile getirmiştik. Senelerden beri vaki olan bu hale artık bir çare bulunuyor yavelerine kanmıştım. Yazık, çok yazık ki aldanmışım. Yeşil gibi nice ırmakların, suların zehirlendiği ülkemde hâlâ çevreci doğacı geçinenlerin sesleri ayyuka çıkarken, sen ağla Yeşilim, sen ağla Tersakan'ım ve siz ağlayın diğer nazlı sularımız. Irmaktan yine ne güzel balık akıyor, lütfen sıcak sandalyenizden kalkıp temaşa edin hiç olmazsa. Ve lafla peynir gemisinin yürümediği izanına varın artık. Suları ağlatmayın, vicdanlarımızı sızlatmayın. Bir çare varsa artık bu panzehiri verin artık. Beni beş oltayla yakalayıp cebimdeki ekmek paramı ceza olarak almaya çalışan makamlar, bu akan balıkları dört oltayla değil dört yüz oltayla tutmaya çalışın bakalım netice ne olacak? > Hüseyin Hilmi Levent - AMASYA > Altın madenciliği ve Maden Mühendisleri Odası'nın suskunluğu Tartışılmakta olan, Kazdağlarında altın arama ve işletme ile ilgili haberleri hepimiz okuyoruz. Bu konuda Maden Mühendisleri Odası'nın (MMO) suskun kalması dikkat çekici... Ülkemizde iki altın firması var (birisi çalışmıyor). Bunlardan birisi Kışladağ Altın Madeni, 1,5 ay önce kapatıldı. Fakat odamızdan ne bir açıklama duydum, ne de web sayfasında bu konu hakkında bir yazı gördüm... Eğer MMO madenciliğe katkıda bulunmak istiyorsa, sadece ülkemizdeki enerji politikaları hakkında görüş bildirmekle, ya da 3-5 sempozyum - seminer düzenlemekle bunu yapamaz. Lütfen gerekli görüşmeler yönetim kurulu tarafından yapılsın ve TMMOB Maden Mühendisleri Odası'ndan bu konular hakkında bir açıklama yapılsın... Medyanın abartma tavırlarıyla halkımız yanlış bilgilendiriliyor, oda ve biz mühendisler bunlara hâlâ cevap vermiyoruz. Sadece karşı çıkanlar toplantılar düzenleyip, yorumlar yapıyorlar; neyin ne olduğunu bilmeden ortaya bir fikir atıyorlar... Odamız bilimsel olarak bütün gerçekleri açıklamalıdır... > Bir Maden Mühendisi > "Uzman Öğretmen"lik hakkımız verilsin Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik'e; Bizler, geçen yıl yapılan uzmanlık sınavında sınav barajını aşıp, ancak Maliye Bakanlığı'nın yetersiz kadro vermesinden dolayı "uzman öğretmen" olamayan öğretmenleriz. Sayın Bakanımızın girişimde bulunarak, Maliye Bakanlığı'ndan kadro ihsas edilmesini ve mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz. Erzurum Anadou İmam Hatip Lisesinden bir grup meslek dersi öğretmenleriTT