Güvenmekle hata mı ettik?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na; 27.11.1976 yılında sigortalı olarak işe başladım. O zaman yürürlükte bulunan kanunlara göre 25 yıllık çalışma ve 5 bin işgünü prim ödeyerek emekli olabileceğimiz taahhüt edilmişti. Bizler de devletimizin bu taahhüdüne güvenerek, zor şartlar altında bazen aç, bazen susuz kalma pahasına primlerimizi ilgili kuruma yatırdık. 08.09.1999 tarih ve 4447 Sayılı Kanun çıkarıldığı zaman 2 yıldan fazla, 3 yıldan az bir sürem kalmıştı ve kademeli geçiş sonucunda 45 yaş haddine tabi tutuldum. Çıkarılan bu yasa, dönemin muhalefet partilerince Anayasa Mahkemesi'ne götürülmüş olup, bazı maddeleri değiştirilmiştir. Bilahare çıkarılan kanuna göre yaş haddi 44'e indirildi. Oysa 08.09.1999 tarihi itibariyle emekliliğine 2 yıldan az bir süre kalanlar yaş haddine tabi tutulmazken, 23.05.2002'de çıkan kanunda bu 2 yıllık geçiş süreci gözönüne alınmamıştır. Şu an 39 yaşındayım. Benim durumumda olan tahminen 1 milyon insanın en az 5 yıldan fazla mağduriyeti olduğunun bilinmesini isterim. 2 yıldan beri işsizim. Bir kutu ilaç alacak paramız yoktur. Ailece, ruh sağlığımız bozuldu. Ne yapmamız gerektiğini bilemiyoruz. Bu yazıyı okuduğunuzda, bizim durumumuzda olanları anlayıp, mağduriyetimizin giderilmesi yönünde bir karar alacağıızdan, sessiz çoğunluğun sesini duyacağınızdan hâlâ ümitliyim. > Mehmet Ali Kalaycı ÇANAKKALE Sadece eşitlik ve adalet istiyoruz Milli Eğitim Bakanlığı'na Milli Eğitim Bakanı Meclis'te bir soru önergesine verdiği cevapla bizleri hayal kırıklığına uğrattı. Üniversite sınavına girdiğimizde, 15-20 puan eksik alsaydık Sınıf Öğretmenliği'ni kazanmış olacaktık. Biz sınıf öğretmeni olarak da yetiştirildi. Bunu yapan da YÖK ile Milli Eğitim Bakanlığı'dır. Formasyon almamıza rağmen, yıllardır tayinimiz yapılmıyor, mağdur ediliyoruz. Bizler okurken bizden istenmeyenler şimdi şart olarak önümüze konuyor. Niteliksiz olduğumuzu iddia edenlere de sormak istiyoruz; eğitim ağırlıklı olan bir sınav olan KMS'den düşük puan alanlar daha mı nitelikli oluyor? Bizler ayrıcalık ya da öncelik istemiyoruz; adalet istiyoruz, sadece yüksek puan alanların hakettiği önceliği istiyoruz. Biz de bu ülkenin vatandaşıyız. Anayasamıza göre de hepimiz eşit haklara sahibiz. Buna rağmen bizlere yapılan bu bariz haksızlığı artık birilerinin farketmesini ve dur demesini bekliyoruz... > Fen-Edebiyat Fakültesi mezunları Yolumuzla ilgilenir misiniz? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na; Büyükşehir Belediyesinin sorumluluk alanında olan Bağcılar Belediyesi sınırları içinde bulunan Mahmutbey Merkez Mahallesi Deve Kaldırımı Caddesi'nin bozulan kısımları tamir edilmemektedir. Yaptığımız müracaatlar da netice vermemiştir. Ateştuğla'dan İkitelli istikametine giden yol üzerinde yüzlerce bina bulunmakta, binlerce aile oturmaktadır. Ağır vasıtalar bu yollardan süratle geçerken, büyük bir titreşim oluşmaktadır. Yolun devamında bulunan iş merkezlerinin gidiş ve gelişlerinde arabaların hızlarının kesilmesi için setler yapılmıştır. İnsanların oturduğu kısımda neden böyle tedbirler düşünülmüyor? Artık her araba geçişinde, "deprem oluyor" korkusuyla ayağa fırlamak istemiyoruz. Lütfen bu yolda da gerekeni yapınız. > Mahalle sakinleri adına Özdemir Bakar - İSTANBUL SSK'lının hali çok vahim Sayın Yaşar Okuyan'ın dikkatine; Türkiye'de SSK'ya bağlı olarak çalışanlar perişan durumda. Amacım karamsarlık tablosu çizmek değil, ama inanın 25 yaşında bir genç olarak çok doluyum ve çok üzülüyorum. Ben 175 milyon maaşla çalışıp, 1 yıldan sonra ancak 25 milyon zam alabilen bir SSK'lıyım. Dişlerim için Beşiktaş SSK'ya gittim. Beni Okmeydanı SSK'ya havale ettiler. 3 gün bekleyip randevu aldıktan sonra gittim. Dişlerimi temizlemek için 3 ay sonraya gün verdiler. Mecburen 30 milyon ödeyerek dişlerimdeki problemi giderdim. Başka bir problem için tekrar Beşiktaş SSK'ya gittim. Bu defa beni Göztepe SSK'ya havale ettiler. Burada da muayenem yapıldıktan sonra, çekilmesi gereken bir kök bulunduğunu, bunu ameliyatla alabileceklerini, bunun için de Ağustos ayında gelmem gerektiğini söylediler. Parayı o kadar çabuk alabilen SSK, nasıl olur da İstanbul'da diş için bir yer bulundurur? Bir diş çekimi için 40 milyon isteniyor, ben bu maaşla bu kadar parayı nasıl öderim? Bir diş çekimi için çektiğimiz onca eziyet, patronun hastane için verdiği birkaç saatlik iznin tartışması ve dişin çekilememesi... Hayat bu kadar zor mu olmalı? Sizin vazifeniz işleri kolaylaştırmak değil mi? Bir diş çekimi bile bu kadar zorlukla yapılıyorsa, bu müesseseler ne için var? > Bir SSK'lı - İSTANBUL İlgililere teşekkürler Tarımsal sulamada kullanılan elektriğin birim fiyatını %13.4 düşürdükleri için enaz bir milyon çiftçimizin sevinmesine yolaçan bütün yetkililere şükranlarımızı sunarız. Barajlardan ve akarsulardan faydalanamayan Sulama Kooperatifleri üyeleri, artan elektrik fiyatları altında ezim ezim ezilmekteydi. Mazot 1 milyon 60 bin lira iken, köylü mahsulünü nasıl sulayacak, ya da çocuklarının rızkını nasıl temin edecek? Şimdi de Sayın Enerji Bakanı'ndan, Toprak Sulama Kooperatiflerine uygulanan 2001 yılına ait reaktiften kaynaklanan milyarlarca liralık kayıp elektrik parasını ya bir defaya mahsus olmak üzere uygulamadan kaldırmalarını, ya da %50'sinin silinmesini istiyoruz. Bu istek enaz 500 bin çiftçinin isteğidir. Umarım bu defa da bizleri sevindirirler... > Ekrem Hortu (Kooperatif Başkanı) EREĞLİ