Hazır, okullar kapanmışken...

A -
A +

Okullar yaz tatiline girdi. Eylül ortalarına kadar eğitim ve öğretime ara verildi. Çok problemi bulunan, her birimizi bir şekilde ilgilendiren, son yıllarda içinden çıkılmaz hale getirilen "Milli Eğitimimiz"i düzeltmenin, üzerinde düşünmenin zamanı geldi, geçiyor bile. Bu yaz tatili bunun için bir fırsat olarak görülmeli, köklü tedbirler alınarak, yeni eğitim-öğretim yılına hazırlıklı olarak başlanmalı. Yarınımız, çocuklarımız, her şeyimiz buna bağlı. Bu köşede de zaman zaman verdiğim gibi, mevcut yapıdan, uygulamadan hiçbir vatandaş memnun değil. Yanlışta ısrarın anlamı var mı? Çocuklarımızın istikbali bu kadar mı önemsiz? Ses, duman, yüksek müzik, yanlış park gibi her türlü yanlışlarla uğraşan bir vatandaş olduğunu belirten Yaşar Çiftçi de okullardaki çarpıklığı, yanlışlığı dile getirmiş: "Bu insanlık mücadelesi içinde en zoruma gideni şudur ki; bize lazım olan her türlü bilgi ve davranış biçimini öğretmesi gereken, Milli Eğitim adını alan ve başkalarına başka türlü öğretme imkanını da tanımayan; kurs, okul, vs. açtırmayan, 'ben öğretirim' diyen bir kuruma, yanlışlarını anlatmaya çalışmak ve bir netice alamamak... Okul zili, okul bahçesindeki çocuğu derse çağırmak için düşünülmüş; ama kocaman, tazyikli hoparlörler takılmış, ağzını da çok yerde havaya çevirmişler; 2 kilometre mesafeden sesi duyulanı var... Telefonlarla, fakslarla ricada bulunuyoruz, tedbir alan yok. İşin garibi, çevre günü kutlandığı zamanlarda da bu çevre kirliliğine devam edildi. Güya burası İstanbul, Türkiye'nin en medeni şehri, okul medeniyetin yeri, yani çağdaş... Neden bu kadar sık aralıklarla ve bu kadar uzunca? Etrafta oturanlar, rahatsız olanlar, gece çalışıp gündüz uyuyanlar, bebekler, hastalar hiç mi düşünülmüyor? Gürültü hususundaki vurdumduymazlık böyle ise, diğer hususlarda ne gibi felaketler var? Böyle mi olmalı eğitim yuvaları, çağdaş Türkiye'nin öncü kurumları?..." "Çarşı"dan açıklama Öncelikle, Ahmet Uysal isimli müşterimizin yaşadığı problemden dolayı üzgün olduğumuzu belirtmek isteriz. Müşterimiz, mağazamızdan satın aldığı ürünle ilgili şikayetini 15 Mayıs 2003 tarihinde iletir iletmez üretici firmayla temasa geçildi. Ancak, bahsi geçen ayakkabının, spor yapmak için uygun olmayan, günlük yaşamda giyilebilecek türden bir model olması nedeniyle, kullanım hatası tespit edildi. Ayakkabının, futbol oynanması sonucunda yıprandığını belirten üretici firma, iadesini kabul etmedi. Beylikdüzü Çarşı Mağazası Müdürü Hakan Giray tarafından müşterimize konuyla ilgili bilgi verildi. Telefon görüşmesinin sonunda, tekrar üretici firmayla temasa geçildi ve problemin tamamen kullanım hatasından kaynaklandığı bir kez daha teyit edildi. Ayakkabı, kullanım hatasına ilişkin firma raporuyla birlikte müşterimizin eşine teslim edildi. > Esra Yıldırım (Müşteri İlişkileri Yöneticisi) Tarım Bakanlığı'ndan açıklama 25.05.2003 tarihli gazetemizdeki köşemizde, "Özel ormancıları gözardı etmeyin" başlığı altında, Cafer Kara'nın isteklerine yer verilmişti. Cafer Kara, Orman Bakanlığı'ndan kiraladığı arazide özel ağaçlandırma yaptığını; yaptığı işin meşakatli, masraflı fakat kamu yararına matuf bulunduğunu belirtmiş; mevcut mevzuata göre çiftçilere verilen Doğrudan Gelir Desteği'nden kendilerinin yararlanamadığını, bunun düzeltilmesi için bir çalışmanın yapılmasını istemişti. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'ndan gelen cevapta, konuyla ilgili mevzuata detaylı olarak yer verilmiş, ardından da; "Orman alanları yasal olarak tarım arazileri dışında kabul edildiği için, bu alanlarda yapılan tarımsal faaliyetler Orman Bakanlığı'nın yetkisinde bulunmakta, tarım arazisi özelliklerini taşımamaktadır." denmektedir. Aslında Cafer Kara da, mevzuatın kendi lehlerine değiştirilmesini istemişti... Fatsa Değişim Dersanesi'ne ithaf Öncelikle ve samimiyetimizle Fatsa Değişim Dersanesi öğretmenlerini gösterdikleri üstün gayretlerinden dolayı kutluyor ve teşekkür ediyoruz. Ancak, Değişim Dersanesi müdür ve personelini de ÖSS sınavlarına 1 ay kala çocuklarımızın kaydını sildikleri ve sınava 15 gün kala da dersaneyi kapattıkları için canı gönülden kutluyoruz! Çocuklarımızın dersaneden kaydını silmekle ve hele hele sınava 15 gün kala dersaneyi kapatmakla hangi ruh hali içinde olduklarını tahmin etmelerini Değişim Dersanesi müdür ve sahiplerinden bekliyoruz. Sınavı kazanan çocuklarımızın isimlerini kendi dersanelerinin adı altında yayınlamasınlar. Ama bütün bunlara ve dersane yönetimine rağmen çocuklarımıza özveri ile bilgi veren öğretmenlere teşekkür ediyoruz. > Öğrenci velileri - FATSA Yönetici adaylarının isteği Milli Eğitim Bakanlığı'na; 2000 yılında yapılan Yönetici Seçme Sınavı'ndan sonra düzenlenen kursun ardından, yönetici adaylarına 10-15 puanlık eklemeler yapıldı. Kursa katılanlar görevlerine başladılar. Bizler de 2001 yılında sınava girdik, Eylül 2002'de de kursa katıldık. Kurs sonunda yapılan sınavda bazı arkadaşlarımız 70 puan barajının altında kaldı. Biz de ek puan istiyoruz, bu şekilde adaletli bir yerleştirme yapılacaktır. Bu atamalarda öğretmen evlerinin de dikkate alınmasını istiyoruz. > Bir grup yönetici adayı

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.