Hızlı tren her yere yakışır

Çocukluğum tren yollarının kenarındaki bir mahallede geçti. Rayların arasında biraz korkarak, biraz cesaret göstererek, ama hepsinde büyük heyecan duyarak çocukça eğlendik, tek rayın üzerinde, tek ayak düşmeden en uzun yürüyüşü gerçekleştirmeye çalıştık, tren raylarının üzerine, demir para veya gazoz şişesi kapağı koyarak, üzerinden geçen trenin ne kadar yassılaştırdığına baktık.... Tren geçerken, hepimiz bir ip gibi sıra sıra dizilir ve hiç kıpırdamadan asker selamı çakardık makinist amcalara. Onlar da lokomotifin sirenlerini çalarak cevap verirdi. Bir de TCDD'nin ne anlama geldiğini merak ederdik. Hiçbirimiz bunun, "Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları"nın kısaltılmışı olduğunu bilmezdik. Sonra, biraz büyüdük TCDD'nin gerçek manasını öğrendik. Bu sefer de, niye sonunda "Y" harfi yok demeye başladık. Trenleri ve mahallemizin arasından giden uzun katarları çok severdik. Kısmet işte, çocukluk anılarımla dolu olan demiryolları benim ilk çalışma alanım da oldu. Memuriyet görevine 1987 yılında TCDD Genel Müdürlüğü'nde başladım, 5 yıl çalıştıktan sonra başka bir Kuruma nakloldum. Ancak her zaman Demiryolcu olarak kaldım. Demiryolları camiasının bir ferdi olarak geçen gün bir defa daha gururlandım. Hızlı tren ile, Ankara'dan Eskişehir'e, yolculuk yaptım. Beklediğimden daha hızlı ve daha konforlu buldum. Hareket ettiğimiz Ankara'dan bir buçuk saat sonra Eskişehir'deydik. Ülkemizde demiryollarında böyle hızlı ve böyle konforlu seyahati hayal bile edemezdik. Koltuklar arası geniş, uzat ayağını serbestçe. Vagonlar yepyeni ve tertemiz idi. Sıcaklık ve soğukluk ayarları da çok iyiydi. Ne üşüdük ne de terledik. Kısacası hızlı tren ile harika bir yolculuk gerçekleştirdik. Bu tren yolculuğunu bize nasip eden Yüce Rabbime (cc) şükrettim. Sonra da bu hizmeti sunan her seviyedeki yetkiliye ve görevliye teşekkür ettim. Hızlı Tren Projesinin ülkemizin genelinde yaygınlaşmasını diliyorum. Ahmet Sandal-KAHRAMANMARAŞ 40 yaş engeline takılan okul öncesi öğretmenleri desteğinizi bekliyor Sayın Başbakan'ın dikkatine; Bizler okul öncesi öğretmenliği alanında lisans mezunuyuz. Üniversiteden mezun olduğumuz yıl 40 yaşında değildik. Mezun olduğumuz tarihte, alanımızda yeterli kadro açılmaması sebebiyle, kadrosuz usta öğretici ve ücretli öğretmen olarak Milli Eğitimin bünyesinde, yaygın eğitim kurumlarında görev yaptık. 25.09.2009 tarihindeki öğretmen atamalarında, bakanlığımız çok sayıda okul öncesi sözleşmeli öğretmen görevlendirmesi yaptı. KPSS'den yeterli puan alarak biz de başvurumuzu yapmak istedik; elektronik ortamda başvurularımız önce kabul edildi, daha sonrada 40 yaşından gün aldığımız gerekçesiyle iptal edildi, büyük bir hayal kırıklığına uğradık. Hükümetimizin kadınların istihdamı konusundaki çalışmalarından haberimiz var. İçişleri Bakanımız'ın, illere gönderdiği genelgede; kadınların istihdamı, sosyal hayatlarının desteklenmesi, meslek edinmelerini kolaylaştırıcı gibi bir dizi tedbirden bahsediliyor. Ama bizim durumumuz bir tezat oluşturuyor. Bizler, eşlerimizi ve çocuklarımızı ihmal ederek, gece okullarına gidip ikinci bir lise, ikinci bir üniversite bitirdik. 2000-2003 yılları arasında Bakanlıkla Anadolu Üniversitesi arasındaki protokole göre; "Okul öncesi öğretmenliği ihtiyacını karşılamak üzere, Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi'nin ilgili bölümünün 2 yıllığını bitirenler kadrolu usta öğretici, 4 yıllığını bitirenler ise kadrolu öğretmen olarak atanacaktır" deniliyor idi. Biz de, buna güvenerek, lise mezunu olduğumuz halde, tekrar kız meslek lisesi çocuk gelişimi bölümüne kaydolup, gece okullarında yüz yüze eğitim aldık, ÖSS'ye girdik, ilgili bölümü başarıyla bitirdik. Biz bunları yaparken, evli ve çocuk sahibi, sorumlulukları çok ağır olan insanlardık. Çok zorlu mücadeleler verdik ve bugünlere çalışarak geldik. SSK'lı olarak işe başlama tarihim 1996, sözleşmeli öğretmenlikte de SSK'lı olunuyor. Sözleşmeli öğretmenliğe bile 40 yaş sebebiyle alınmamamız bizi üzüyor. Bizler ülkemize birikimlerimizle hizmet etmek istiyoruz. Kadınlara meslek edindirme kursları açılırken, bizlerin kendi çabalarımızla edinmiş olduğumuz mesleğimizi yapmamıza lütfen müsaade edin. Bizler çevremizde örnek kişiler olarak değerlendiriliyor idik. Öğretmelerin yeni atama yönetmeliğinde, sözleşmeli öğretmenlere tanınan "1 yıl dahi kadrosuz usta öğretici ve ücretli öğretmen olarak çalışanlarda 40 yaş şartı aranmaması"nın bizler için de geçerli olması gerekir. Okul öncesi eğitim kurumsallaşırken, bizim gibi bu alanın hem akademik eğitimini almış ve hem de yıllarca sınıf tecrübesi edinmiş kişilerin milli eğitimin hizmetinde olması kazançtır. Sayın Başbakanım, pozitif ayırımcılığı desteklediğinizi biliyorum ve bize uygulanan bu ayırımcılığı da sonlandıracağınıza yürekten inanıyorum. Reyhan Gökçe (Mağdur öğretmenler adına) > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00