Hoş şeyler değil, fakat hepsi gerçek!

A -
A +

Bunları Biliyor muydunuz? 1. Turkiye'nin dünya enflasyon liginde Sudan'dan sonra (%103) ikinci olduğunu; 2. Günde 16.2 trilyon liranın borç faizlerine gittiğini; 3. Türk vergi sisteminin 102 defa değiştirildiğini; 4. Toplanan toplam verginin %51'inin sabit gelirlilerden toplandığını, toplam verginin %66'sının iç borç faizlerine gittiğini; 5. Türkiye'nin kişi başına 16$ ile bilgi teknolojisi harcamasında AB ülkeleri arasında en son sırada olduğunu (İsviçre 1000$); 6. Türkiye'de 63 milyon nüfusa karşılık yılda 3774 bilimsel makale yayınlandığını, bu oranın İsrail'de 6 milyon nüfusa 9167 bilimsel makale, Hollanda'da 16 Milyon nüfusa 19.598 olduğunu; 7. Sosyal Güvenlikte OECD sonuncusu olduğumuzu, OECD ülkelerinde ortalama 6 çalışan 1 emekli ücretini karşılarken, Türkiye'de 1 çalışanın 2.4 emeklinin ücretini karşıladığını; 8. Çocuk işçi oranında %24 ile Kenya, Bangladeş ve Haiti'den sonra dünya dördüncüsü olduğumuzu; 9. Çalışan gençlerin %54'ünün sigara, %6'sının alkol bağımlısı olduğunu, yine çalışan gençler arasında yapılan bir araştırmada %30'unun Ferdi Tayfur, %18'inin Müslüm Gürses, %8,8'inin İbrahim Tatlıses dinlediğini; 10. 200 bin sokak çocuğu olduğunu, bunların 15 bininin İstanbul'da bulunduğunu, Aksaray'ın son yıllarda yaptığı atakla sokak çocuğu oranında ilk 5'e yükselerek UEFA şansını sürdürdüğünü; 11. İnsanların birbirine duyduğu güven açısından ülkemizin Filipinler'den sonra %6 ile sondan ikinci olduğunu, bu oranın USA'da %36, Japonya'da %42, İsveç'te %60 olduğunu; 12. Siyasal-Sivil özgürlüklerde araştırma yapılan 191 ülkeden 136. olduğumuzu; 13. DGM'lerdeki 10 dosyadan 6'sının faili meçhul olduğunu, Diyarbakır'ın faili meçhullerde 11 bin dosyayla 1., onu Malatya, Erzincan, İzmir ve İstanbul'un takip ettiğini; 14. Kişi başına alkol tüketiminde dünya üçüncüsü, sigara tüketiminde dördüncüsü olduğunu; 15. Kişi başına alkol tüketiminin 1950'de 1 lt iken bu oranın 1997'de 16 lt'ye çıktığını; 16. Son 3 yılda uyuşturucu kullanımının %350 arttığını; 17. Rüşvette araştırma yapılan 52 ülkeden 8. olduğumuzu; 18. Günlük üretilen ortalama 66 milyon ekmeğin 12 milyonunun üreticiler ve/veya tüketiciler tarafından israf edildiğini; 19. Ülkemizdeki en büyük israfın zaman israfı olduğunu, Türkiye'nin dünyada en çok resmi tatil yapan 3. ülke olduğunu (muhtemelen KKTC değerlendirmeye alınmamış); 20. Eğitimde fırsat ve imkan eşitliği ilkesine uyulmadığını, Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde 1 öğretim üyesine 1647, 18 Mart Üniversitesi'nde 1067, İstanbul Üniversitesi'nde 64, İTÜ'de 44 öğrenci düştüğünü; 21. Ağaç kesimi bu hızla giderse 2020 yılında kesecek ağacımızın kalmayacağını; 22. Ülkede toplam 400 binden fazla kahvehaneye karşılık, tüm illerde Kültür Bakanlığı'na bağlı 1394 Kütüphane olduğunu; 23. Türkiye'nin 2000 Guiness Rekorlar Kitabında "Para birimi en düşük ülke" olarak geçtiğini ...biliyor muydunuz??? * Güçlü Türkiye Grubu Yolumuzu tekrar yapar mısınız? İSKİ Genel Müdürlüğü'ne; Bizler Sarıyer Çırçır Mahallesi sakinleri olarak; İSKİ'nin kanalizasyon çalışmasından sonra bozulan yolumuzun tekrar eski haline getirilmesini istiyoruz. Belirttiğimiz çalışma sonucu yolumuz tamamen bozulmuş olup, arabayla veya yaya olarak gidip gelmekte güçlük çekmekteyiz. Mahallemiz mesire yeri ve kaynak sularının bulunduğu bir mekandır. Bunlardan İstanbul halkı da faydalanmakta, bozuk yol bunları da sıkıntıya düşürmektedir. Bu mağduriyetimizin bir an önce giderilmesini beklemekteyiz. * Çırçır Mahallesi Sakinleri - SARIYER Ödediğimiz primleri bir daha ödemek zorunda mıyız? Bağ-Kur ve Genel Müdürlüğüne: Dişimizden, tırnağımızdan artırıp da "yaşlılığımızda elimize üç beş kuruş geçer, kimseye muhtaç olmadan bir lokma ekmek parası yaparız" diye düşünerek biriktirdiğimiz primlerin; ödemeyenlerin, mal beyanında bulunmazsa, hapis cezasına varıncaya kadar yargılanacaklarını belirten yetkililer; soruyorum, hepsini tam ödeyip de bir yıldır sudan bahanelerle (şuyun eksik, buyun eksik, bugün git, yarın gel diye) mağdur ettiğiniz insanlar ne yapsın? Ben 22 yaşında bir genç kızım. Babam, yaklaşık 1 yıldır emekliliği için çırpınıp duruyor. Ve elimden hiçbirşey gelmiyor... Bağ-Kur'dan isteğe bağlı olarak sigortaya geçiş yapmış. Her iki tarafa da fazlasıyla primlerini ödemiş durumdayken; Bağ-Kur'un, ödenen primlerin bir kısmını kabul etmeyip, "senin Bağ-Kur'a 1.050.000.000 T.L. daha ödemen gerekiyor, ancak ondan sonra emekli olursun" denmesi doğru mu? Ödenen primlerin arasında bu miktar da var, peki nasıl oluyor da bu miktar aktarılamıyor? Halktan tahsil ediliyor da neden aktarılmıyor? Veya neden zamanında bir açıklama yapılmadı? Babam üzüntüsünden yataklara düştü, bir doktora dahi gidemiyor. Bunların hesabını kimler verecek? Vatandaşları bu şekilde mağdur etmek doğru mu? * Emine Özger - İSTANBUL Hakkımızı geri verin Bir Türk genci olarak, ülkemin şu durumundan utanç duyuyorum! Şöyle etrafıma bakıyorum; herkes "nerden, ne çalabilirim, neyi eksiltirsem ülkeyi nasıl zarara uğratabilirim, üç kuruşu olan garibanları nasıl dolandırabilirim" kavgasında. Bu konular artık kimsenin umrunda bile değil. Benim bile umutlarımı çaldılar. Çocukken ne hayaller kuruyordum. Endüstri Meslek Lisesi'ne gitmek, sonra Mühendislik Fakültesi'ni bitirmek ve Elektronik Mühendisi olmaktı. Sonra, mesleğimde kendimi geliştirmek ve yapacağım projelerle Türk'ün adını tüm dünyaya duyurmaktı. Devlet büyüklerim sağolsunlar ki, onların sayesinde sadece Meslek Lisesi'ni bitirdim. Mühendislik Fakültesine gelince, sırf bazı meslek liselerini kapatmak için uyguladıkları politikalar nedeniyle, sadece hayal oldu. Şimdi Elektronik Mühendisi yerine sadece işsiz bir Elektronik Teknisyeniyim. Ben ülkemi ve milletimi çok sevmekteyim. Bana ve benim gibi diğer meslek lisesi mezunlarına yaptıkları bu uygulamalar nedeniyle biraz kırgınım. Hâlâ, neden böyle bir uygulamayı devam ettirdiklerini anlamış bile değilim. Bu uygulamaları yapanlara soruyorum; Meslek Lisesi mezunu bir kişi mi Mühendislik Fakültesi'nde başarılı olur, yoksa düz lise mezunu bir kişi mi? Lütfen bizim yarınlarımızı yok etmeyin, umutlarımızı ve hayallerimizi söndürmeyin! Başka ülkelerde iş aramaya ve onlara hizmet etmeye bizi muhtaç etmeyin! Lütfen yalvarışımızı duyun! Değerli devlet büyüklerim; lütfen eskisinde olduğu gibi biz Meslek Liselilere tekrar üniversitede öğrenim görme hakkımızı geri verin! * Murat Altuntaş (Elektronik Teknisyeni)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.