Hükûmet SSK emeklisini unuttu mu? Neden kanunlar herkese eşit uygulanmıyor?

Son günlerde arayan SSK emeklileri çoğaldı. Hepsinin sorduğu tek soru var: Biz unutulduk mu? Bu kesimin içinde bulunduğu durumun ciddiyeti iyi anlaşılmalı. Bunların çoğu açlık sınırının bile altında. Yıllarca çalışıp, emekli olmuşlar, devletin verdiği bir güvenceyle ahir ömürlerini kimseye muhtaç olmadan geçirmeyi hedeflemişler. Şimdi bu sözlerin tutulduğu söylenemez. Bu konuyu SSK'nın açıklarıyla izah etmek de yetmiyor. Gelinen noktada o vatandaşların bir sorumluluğu yok. Kaldı ki Emekli Sandığı'nın da açığı bulunmakta. Diğer açıkları finanse eden devlet, bu insanlara da insanca yaşayabilecekleri bir parayı aktarmak zorunda... SSK emeklisi Osman Gözel'in belirttiği gibi, yıllarca diğer kesimlere yapılan iyileştirmelerden faydalanan SSK emeklileri, son zamanlarda neden bundan mahrum bırakıldı? "1993 yılında DSİ'den SSK emeklisi oldum. Emekli olduğum tarihten itibaren, 657'ye tâbî devlet memurlarının yararlandığı iyileştirmelerden, 2002 yılına kadar eksiksiz olarak yararlandım. Bu iyileştirmelerin 2003 yılında da uygulanmasını, mağduriyetimizin giderilmesini Hükümetten istiyoruz..." Vatandaşlar arasında ayırım yapılmamalı, emeklilere de eşit katkıda bulunulmalıdır. 43 senelik emeğim gitti Sayın Maliye Bakanı'nın dikkatine; 019 009 5818 Sicil numarasıyla Tekstil Konfeksiyon Fabrikası açtım. 90-100 civarında makine aldım. Bu makinelerle kazak, gömlek ve penye dikiyoruz. Burası bir ilçe, 80-100 işçi çalıştırdığımız oluyor. Hep acemi yetiştirdik, ustamız yoktu. 43 senelik fındık tüccarıyım. İstanbul/Ümraniye'den S. T. isimli vatandaş geldi. Bir TIR yarımdı, "yarısını ben dolduracağım, yarısını sen" diyerek, ortak olmak istediğini söyledi. Faturayı alıp İstanbul'a gitti. Kaç sefer İstanbul'a faturayı almak için gittiysem de alamadım. Geldim, Maliye'ye bildirdim, maliye inceledikten sonra, savcılığa bildirmemi istedi. Savcılıktan da faydalanamadım... Bu af çıkınca defterdar, "98-99 KDV'nden vazgeç" dedi. İstanbul, Bursa, Gaziantep'ten aldığımız iplik, kumaşların parasını KDV'siz ödemiş oluyoruz. En az 100 milyar, o gittikten sonra 40 milyar 500 milyon ceza ödüyorum. Benim borcumu KDV'li mahsup etmişlerdi. 25 milyarlık vergi 87 milyar oluyor. Ben sahtekar bir tüccar olsaydım, faturayı bildirmezdim. Şimdi de mağdur oldum, çalışamaz hale geldim. 43 senelik emeğim gitti. Salıpazarı Mal Müdürlüğü'nden ve kontrol memurlarından şikayetçi değilim. Herkes vazifesini yaptı. Bir esnaf olarak bunalım geçiriyorum. Belki bir çare bulunur düşüncesiyle size bildiriyorum. Bugüne kadar kimseye sahtekarlığım olmadı. Bu fabrikayı da Salıpazarı halkının ısrarı üzerine, "bu memlekete bir faydam dokunur" düşüncesiyle açtım... Mehmet Akçay Salıpazarı / SAMSUN Neden kanunlar herkese eşit uygulanmıyor? Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Macit Özcan, sizden şunu öğrenmek istiyorum; kanunlar güçsüz garibanlar için mi var? Bir taraftan "kanunsuz" deyip yıkarsınız, bir taraftan da göz yumarsınız. Bu çifte standarda ne zaman son verilecek? Vatandaş olarak, özellikle kaldırım işgalerine karşı çok duyarlı olunmasını ve herkese eşit muamele yapılmasını istiyoruz. Örneğin, Otogarın etrafı; Otogar batı kısmında ne bir lokantanın masası, ne de bir galerinin arabasının kaldırım işgaliyeti var. Ama doğu kısmı sanki bir köy yerini andırıyor, ne ararsan var; kaldırım işgaliyesi mi diyelim, düzensiz tabelalar mı, kısacası Mersin'e hiç yakışmayacak görüntüler... Lütfen buraya gelen insanlar, Mersin'imizi kötü görünümlü bir şehir sanmasınlar, lütfen bu çarpıklıkları düzeltelim... C. Bozkurt - MERSİN