İETT'den Metrobüs AÇIKLAMASI

A -
A +

Serbest Kürsü'de verilen vatandaş şikayetinde; Metrobüs hattında sabah-akşam pik saatlerde yoğunluk yaşandığı, Avcılar ve Cevizlibağ ilk hareket noktalarında otobüsler sıra halinde dizildiği halde, tek otobüse yolcu aldırılması nedeniyle izdiham yaşandığı, olumsuz hava şartlarında soğuktan ve beklemekten bizar olmuş vatandaşların açılan kapıya saldırdığı bildirilmiştir. Yapılan incelemede, Metrobüs hattında 13.02.2008 tarihi itibariyle 70 adet olan araç sayısı, bugün için 85'e yükseltildiği, sabah-akşam pik saatlerde kısmen de olsa bir yoğunluk yaşandığı, Avcılar'da çok sayıda otobüsün bekletileceği fiziki bir alan bulunmadığı, gerek Avcılar'da ve gerekse Cevizlibağ'da yoğunluk yaşandığı takdirde iki otobüse aynı anda yolcu aldırıldığı tespit edilmiştir. Ancak, akşam Cevizlibağ'da saat 17:30'dan itibaren peyderpey gelip konvoy oluşturan otobüsler, saat 18:00'de başlayıp saat 20:00'ye kadar devam eden yoğunluğa cevap vermek amacıyla böyle bir uygulama yapılmaktadır. Akşam Cevizlibağ peronunda 18:00-20:00 saatleri arasında gözlem yapılması halinde, yapılan uygulamanın haklılığı anlaşılacaktır. Diğer taraftan, belirtilen saat dilimlerinde her 45 saniyede otobüs hareket ettirilmekte ve istasyona intikal eden bir yolcu azami 1 dakika sonra otobüse binmekte olup, beklemeleri veya kötü hava şartlarında mağdur olmaları sözkonusu olmamaktadır. İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü Otobüs İşletme Dairesi Başkanlığı "Gürültü terörü"ne kim dur diyecek? Hatay'ın İskenderun ilçesi sahil şeridinde faaliyet gösteren bir kafe (E. Kafe) diskotek gibi faaliyet göstermektedir. Her gece yüksek sesle müzik yayını (elektronik olarak yükseltilmiş müzik sesi) yapan bu kafe, büyük gürültü kirliliğine yol açmakta ve hepimizi rahatsız etmektedir. Hatay Valiliği'ne, İskenderun Kaymakamlığı'na, İskenderun Emniyet Müdürlüğü'ne ve İskenderun Belediyesi'ne defalarca resmen başvurumuz oldu. İlgililerce defalarca tutanaklar tutuldu, gürültünün kesilmesi için ilgili belediyeye resmi yazılar yazıldı. Ama ilgili belediye gürültünün kesilmesi için işlem yapmadı. 20 aydır bu eziyet çektiriliyor. Bu kanunsuzluğun son bulması için başka hangi makamlara gidelim? Cinnet geçirmek üzereyiz, lütfen ilgililer kanunun gereğini yapsın... Salih Bişes-HATAY Beyler! Dünya o bildiğiniz dünya değil Tartışma programlarını seviyorum. İnsanların bir "hacıyatmaz"ı kündeye getirmeye çalışmaları ilginç (!) geliyor bana... Bugün enteresan bir söz duydum. Rahmetli Adnan Menderes'in partisinin kapatılıp idam edildiği zamanda, yüzde 57'lik bir oyla iktidarda olduğu belirtildikten sonra, DP'nin yüzde 60'lardaki oy oranı ile kapatıldığı ifade ediliyor ve şu anki durumun hiç yadırganmaması gerektiği anlatılıyordu. Bu konulara çok uzak olmama rağmen bu söz karşısında dondum!.. ...Yıl 2008, dünya teknoloji karşısında küçücük kalmış; diktatörlükler, totaliter rejimler bir bir devrilmiş... Global dünyada herkes birbirinin derdi ile ilgileniyor; küresel ısınma... Herkes ilgi ile takip ediyor. İnsanlardan bir şeyleri saklamak ya da kandırmak oldukça güç. Sivil örgütler problemlere duyarsız kalmıyor. Türkiye'deki ailelerin büyük bir çoğunluğu cahillikten sıyrılmak ve çocuklarını okutabilmek için imkânlarını seferber ediyor; üniversiteliler milyonlarla ifade ediliyor... Ama!!! Üniversite yılları ya da gençlikleri bahsedilen yıllara tekabül eden; Türkiye'yi, hâlâ çoğunluğu kırsalda yaşayan, iletişimin çok zor olduğu, okul yüzü görmemiş, devletin her yaptığını ilahi emir zanneden bir halk topluluğu; sivil toplum hareketini, kafasına susturmak için balyozlar inen bir avuç üniversiteli gençlik olarak bilen, demokrasiyi içine sindirememiş, totaliter rejime hayran hayran bakan bir zümrenin, taşları çok rahat yerinden oynatabileceğini zanneden bazı kimseler, günümüzü 50 yıl öncesiyle çok rahat kıyaslayabiliyor. Ne komik ve ne kadar dramatik... Beyler! Dünya o sizin bildiğiniz dünya değil. Oy oranı mühim değil. Milletin güvendiği iktidardaki bir siyasi hareketi yasaklarla, yasakçılarla, darbelerle susturmak; aklın, zekânın, selim düşüncenin bittiği noktadır. Bunun yerine muhalefeti izler hale getirmek, savcı-asker vb. olmaksızın, mertçe ve siyaseten! Gerçekten yapmak istediğinizi çok daha kolay gerçekleştirmenizi sağlayacaktır, inanın! Tembel olmayın! Hazırcılığa alışmayın! Çalışın... S. B. (Öğretmen) Bir küçük ilanın düşündürdükleri 23 Mart tarihli gazetemizin 21. sayfasında yer alan küçük bir ilan beni düşündürdü. Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ilanda; "Davalı: Ferhat Sarıkaya, Adliye Lojmanları... Adalet Apt... VAN" diye başlıyor. "Davacı/Davacılar tarafından aleyhinize açılan Tazminat davasının yapılan yargılamasında..." diye devam ediyor; ilgili şahsın adresinde bulunamadığı için bu ilanın verildiği, duruşma günü ilgili mahkemede bulunması veya bir vekille temsil edilmesi gerektiği belirtiliyor... Kim mi bu Ferhat Sarıkaya? Meşhur Van Savcısı; bir iddianame sebebiyle meslektaşlarınca, mesleğinden atılan, diploması âdeta geçersiz kılınan Savcı... Oturduğu lojmandan da atıldığı için, tebligat yazısı ulaşamamış... Anlaşılan bununla da yetinilememiş, davalar açılmış... Bugünlerde savcılar ve iddianameler sıkça konuşuluyor; iddianameler yüzünden savcılara baskı yapılmaması gerektiği belirtiliyor da...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.