İmparatorluk coğrafyasını yeniden hatırlamak

A -
A +

Osmanlı İmparatorluğu'nun muhteşemliğini, yayıldığı coğrafyanın büyüklüğünü; değişik din ve ırktan insanları, asırlarca barış içinde bir arada tutma başarısını gösteren yüksek bir medeniyeti temsil ettiğini biliriz. Ama gerisini pek getirmeyiz. Doğu Bloku'nun dağılmasıyla, Balkanlar'ı keşfettik. Az da olsa eski irtibatları tazeleme yolunda adımlar attık. Ama imparatorluk coğrafyasının çoğunu hâlâ keşfetmiş değiliz. Mesela, Afrika Kıtası'nda bulunan bu tür ülkelerden kaçını biliyoruz? Bazı Kuzey Afrika ülkelerinin tatil köylerinden başka bildiğimiz bir şey var mı? Atalarımızın fiilen yönettiği, ya da ittifak kurduğu Afrika ülkelerini tanıyor muyuz? Yüzleri siyah ama gönülleri aydınlık olan bu din kardeşlerimizin ülkemize beslediği karşılıksız sempatiden kaç kişi haberdar? Aslında bu ülke ve topluluklarla olan irtibatımız Osmanlı'dan da önceye, 1000 yıllık bir geçmişe dayanıyor. Sonra batılı sömürgecilerin işgalleri, sömürge yönetimlerinin baskıları ve yozlaştırma çalışmalarıyla fiili bağlarımız kesintiye uğradı. Ama gönüllerdeki birliktelik ve sempati hep devam etti... Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ev sahipliği yaptığı "Afrika Kıtası Müslüman Ülke ve Toplulukları Dini Liderleri Toplantısı" İstanbul'da yapıldı. 3 gün süren toplantılarda görüş alışverişinde bulunuldu, kesintiye uğramış irtibatların yeniden kurulmasına çalışıldı. Çok önemli ve tarihi mesajlar verildi. Özellikle Çad Müftüsü ve İslam Konseyi Başkanı Şeyh Hasan Hüseyin Ebubekir'in söyledikleri, herkesin sorumluluklarını hatırlatır sözlerdi: "Afrika Müslümanları Türkleri çok seviyor ve unutamaz. Gelin ilişkilerimizi, irtibatlarımızı yeniden canlandıralım. Mesela her ülkeye Osmanlı tarzı bir cami yaptırın. Bunun sembolik anlamı ve değeri çok büyük olacaktır. Her ülkeden az da olsa öğrenci alın, okutun. Bunların hepsi Türkiye'nin fahri elçisi olacaktır. Kuruluşlarımız karşılıklı olarak temsilcilik açsın. Özellikle sivil toplum kuruluşları Afrika'ya daha çok ilgi göstersin. Ortak organizasyonlar ve daha çok toplantılar, konferanslar düzenlensin. Türk iş adamları Afrika'ya daha çok ilgi göstersin..." Türkiye'nin gelişmesini, güçlenmesini hayranlıkla izlediklerini ve beklediklerini belirten Şeyh Hasan Hüseyin Ebubekir, Cezire Televizyonu'nda gösterilen Türk yapımı otobüs ve otomobil reklamlarının bile kendilerine moral verdiğini söylüyor... Sömürgecilerin tahribatını ancak biz ortadan kaldırabilir, kopmaz tarihî bağlarla bağlı olduğumuz bu kardeşlerimizin elinden tutabiliriz. Ecdadımızın bıraktığı itibar, yüz yıl sonra bile bize bir üstünlük sağlıyor. Bunu kullanabilirsek, karşılıklı olarak ekonomik ve siyasi güçlerimiz artar. Türkiye'nin ağırlığı, itibarı ve bölge siyasetindeki önemi de bununla katlanır. İmparatorluk coğrafyasını bir an önce ele almamız ve daha sıkı şekilde irtibat kurmamız, ilişkilerimizi daha çok geliştirmemiz kaçınılmaz hale gelmiştir... > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.