İnsanımıza değer verelim

A -
A +

Avrupa Birliği süreci hızlandı. Peş peşe kanunlar çıkarılıyor, düzenlemelere gidiliyor. Hepsinin varacağı son nokta, "İnsanımıza değer vermek" olacak. Artık gelişmiş ülkelerde yaşayan insanların sahip olduğu haklara, Türk insanı da kavuşmalı. Bunun başında sağlık geliyor. Zaten dinamik Sağlık Bakanımız habire reformlar yaparak, ilklere imza atıyor. Gözden kaçan bir ayrıntıyı da Trabzon'da yaşayan Eczacı Mustafa Karakolcu dile getirmiş: "Günümüz Türkiyesi'nde, insanların sağlığı konusunda ne yazık ki gerekli ihtimam gösterilmiyor. Bunlardan bir hususa değinmek istiyorum: SSK Hastanelerinden hastalara verilen ilaçların üzerlerinde tarife diye tabir edilen çeşitli çizikler atılıyor. Hastaların yüzde kaçının bu çizgilere anlam verdiğini tahmin etmek zor değil. Böyle komik bir tarife olamaz. Özel eczaneler dahil, bütün eczanelerden hastalara verilen ilaçlarda tarife çok önemli; bunlar hastanın anlayacağı şekilde yazılmalı ve sözle tekrarlanmalı. Hasta, ilaçla ilgili her şeyi öğrenerek eczaneden ayrılmalıdır. Tarife, aceleye getirilerek yanlış yazılmışsa veya hastanın yanlış anlamasına sebebiyet verilmişse, sonunda hastaya fayda yerine zarar verilir, hatta bazen çok acı sonuçları da olabilir. Avrupa'da bazı devletlerde eczanelerde sadece ilaç tarifelerini yazan eczacılar vardır. İnsan sağlığının her şeyin üzerinde olduğu düşüncesiyle, Türk halkının bu kadar haksızlığa layık olmadığını düşünüyorum. İlgililerin bu konuda daha dikkatli olmasını istiyorum." Artık hasta haklarına daha çok önem vermenin zamanı gelmiştir. Doktorun yazdığını, okur-yazar her vatandaş neden okuyamasın? İsminin yazılmasını istemeyen bir bayan okuyucum da, rahatsızlığından röntgen filmi çektirmiş; doktor, "birşeyin yok" diyerek geri göndermiş. Bununla yetinmeyip, başka bir doktora gidince de bir dizi ciddi hastalık bulunduğu kendisine söylenmiş. O okuyucum haklı olarak soruyor; "ilk gittiğim doktor iyi bir inceleme yapmadan, beni nasıl yanlış yönlendiriyor? Ya ikinci doktora gitmeseydim halim ne olurdu? Okumuşlar da bunu yaparsa, kime güvenelim?.." İnsanımıza değer vermekte geç kaldık, ama zararın neresinden dönülse kârdır... Tekrar öğretmenliğe dönmemiz sağlansın Millî Eğitim Bakanlığı'na; Biz emekli Millî Eğitim Müdür ve Şube Müdürleri olarak branşımızla ilgili öğretmenliğe tekrar dönmek istiyoruz. Ama atama yönetmeliği bu isteğimize cevap verememektedir. Bakanlığımızdan istediğimiz tek şey, Yeni Atama Yönetmeliği'ne, bizimle ilgili bir maddenin eklenmesiyle, tekrar öğretmenliğe dönmemizin sağlanmasıdır. Halil Kaya - HATAY /

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.