1- 9 Haziran tarihli gazetemizde, okuyucumuz Kemal Gül'ün su faturaları ile ilgili şikayeti vardı. Kemal Gül, şikayetinde su fiyatının çok yüksek olduğunu, 1 metreküp su için kendisinden 7.5 milyon TL. alındığını belirtiyor, bu çarpıklığın düzeltilmesini istiyordu. Zaten belirtilen tutar faturada görülüyordu... İSKİ'den bu şikayet için gelen cevapta; su tarifelerinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi (İSKİ Genel Kurulu) kararıyla, maliyetler göz önünde tutularak belirlendiği; baraj yapımından, suyun musluklara ulaşmasına kadar büyük yatırım ve işletme maliyetlerinin bulunduğu; suyun çevreye zarar vermeden uzaklaştırılmasının da aynı şekilde büyük maliyetler gerektirdiği belirtiliyor ve bütün bunların mecburen fiyatlara yansıtıldığı kaydediliyor. Halihazırda uygulanmakta olan su tarifesine göre evlerde 0-15 metreküp/ay'a kadar olan sarfiyatta 1.280.000, işyerlerinde ise metreküp için 4.490.000 TL.'lık bir fiyatın uygulandığı belirtilen açıklamada, suya diğer lüks tüketim malları gibi %18 KDV uygulandığı da belirtiliyor... Herkes kendine göre haklı. Ama vatandaş olarak, aldığımız hizmet karşılığı ödediğimiz faturadır, bizim için önemli olan. Kemal Gül'ün harcadığı 4 metreküp su için de 30 milyonluk fatura gelmiş. Suyun metreküpünün 1.280.000 olmasının pratikte ne kıymeti kaldı... Marketten peynir, ya da başka birşey aldığımızda, üzerindeki fiyat bizim için önemlidir. Hiçbir satıcı vergileri hatırlatmıyor, fiyatı o şekilde uyguluyor. Su gibi bir ihtiyaç için alınan KDV oranı elbette yüksek, ama hizmeti veren kurumların bunu bir şekilde halletmesi gerekmez mi? Su, telefon, elektrik, doğalgaz fiyatlarının bu şekilde pahalı verilmesi, dar gelirli vatandaş için hayatı çekilmez kılıyor. Bu hizmetler bu kadar pahalı olmamalı ve halledilmeli... İşsiz çocuklarımızın sağlık karneleri iptal edilmesin Bizler emekli öğretmen olarak, Sağlık Bakanlığı'ndan bir an önce sorunumuza çare bulmasını rica ediyoruz. Türkiye'nin bu işsizlik ortamında, çocuklarımız üniversiteyi bitirince sağlık karnelerinin süreleri de sona eriyor. Dolayısıyla sağlık problemi ortaya çıkınca bu işlemleri para ile yaptırmak zorunda kalıyoruz ve ücreti ödemekte zorlanıyoruz. En azından çocuklarımız bir işe girinceye kadar sağlık karnelerinden faydalanmalarını istiyoruz. Sonuçta bu kadar kişinin yeşil kart alamayacağı açıkça ortada... > Ferda Kaya (Emekli Öğretmenler adına) Özlük haklarımız düzenlensin Sivil Savunma Genel Müdürlüğü'ne; Ben, Samsun'da Arama ve Kurtarma Birlik Müdürlüğü'nde çalışan bir Arama Kurtarma Teknisyeniyim. Bizler, 11 ilde kurulu Arama ve Kurtarma Birlikleri'nde çalışan eğitimli ve özel nitelikli personeliz. Bizim problemimiz Arama ve Kurtarma birlikleri ile ilgili. Özlük haklarımız hâlâ düzenlenmedi. İşimizdeki risklere rağmen, hâlâ büro teknisyeni statüsünde çalışmaktayız. İçişleri Bakanlığı ve Sivil Savunma Genel Müdürlüğü bu konularda bir an önce harekete geçmeli, çalışma şartlarımız iyileştirilmeli ve bize gereken destek sağlanmalıdır. > İsmi mahfuz İçişleri Bakanlığı'ndan açıklama Gazetenizin 23.06.2003 tarihli nüshasının 8. sayfasındaki "Serbest Kürsü" köşenizde, "Vatandaşlık işlemlerim neden yürümüyor" başlığı altında yayımlanan yazı, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne incelettirilmiştir. Afganistan uyruklu Azizullah İshan'ın dosyasında yapılan incelemede; ilgilinin vatandaşlık dileğinin 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu çerçevesinde incelendiği ve dosyasında noksan bulunan bilgi ve belgelerin gönderilmesi hususunda Nevşehir Valiliği'ne talimatın verildiği anlaşılmış olup, istenilen belgeler geldiğinde durumu değerlendirilecektir. > İbrahim Saraçoğlu (Basın Müşaviri) Bu tamiratı bir an önce yapın! İSKİ Genel Müdürlüğü'ne; Bizler, Cerrahpaşa Hobyarlı Mahallesi, Davutpaşa Çeşmesi Sk. sakinleriyiz. Mahallemizin kanalizasyon boroları tamamen çökmüş. Menekşe Apartmanının sığınağına devamlı lağım suyu akmaktadır. Durum mağdurlar tarafından dilekçeyle muhtarlığa bildirildi. 6317090/107 numaralı telefonu aradığımızda, gelip su basıyorlar; bu da ancak 10-15 gün idare edebiliyor. Sonra yine akıntı başlıyor. Tamiratın ne zaman yapılacağını sorduğumuzda, tatminkar bir cevap alamamaktayız. Pis koku, başta ilgili apartman sakinleri olmak üzere bütün mahalleliyi rahatsız etmektedir. Salgın hastalık korkusunu yaşamaktayız. Lütfen bir an önce bu sıkıntımızı giderin... > Hobyarlı Mahallesi sakinleri - İSTANBUL