İşte insanımıza ve sağlığımıza verilen değer

M. Bey bir kuruluşta işçi olarak çalışıyor. İşyerinin 1998 yılında yaptırdığı tarama sonucunda Hepatit B virüsünü taşıdığı anlaşılıyor. 2000 yılının Mart ayında bel fıtığından ameliyat olan M. Beye, Hepatit C virüsünü de taşıdığı söyleniyor. Ama tedavi ile ilgili bir uyarı ya da bir öneride bulunulmuyor. M. Bey işi gereği ayakta çalışıyor; halsizlikler artınca, SSK Okmeydanı Hastanesi'ne başvuruyor. Kendisine 15 Ekim 2001 tarihinde SKT- 25419 numaralı ve 141 sayılı %55 çalışma gücü kaybı raporu veriliyor. Sonra nasıl oluyorsa, Maliye Bakanlığı Merkez Sağlık Kurulu'nca bu çalışma gücü kaybının %15 olduğu belirtiliyor... Üç ayda bir, bütün meşakkatleri göze alarak hastaneye gidip tahlillerini yaptıran M. Beye ilaç ve tedavi için hâlâ hiçbir uyarıda bulunulmuyor. Hepatit B ve C taşıyıcısı olan M. Bey ve çalıştığı işyeri de tedbir için uyarılmıyor. M. Bey halsiz, ayakta duracak mecali yok; "yatağa düşünce mi ilgilenecekler" diye soruyor. 21 yıl SSK'lı olarak çalışmış, hastane sağlık kurulu raporuyla %55 iş kaybına uğradığı belgelenmiş, taşıdığı virüsler işyerinde çalışan yüzlerce insan için tehlikeli ama umursayan yok. M. Beyin ya da başka bir vatandaşın sağlığı, hayatı bu kadar mı önemsiz? İşte insanımıza verilen değer bu; M. Bey binlerce örnekten sadece biri... Böyle bir eziyet çektirilir mi? İETT Genel Müdürlüğü'ne; 25 Aralık günü, Altunizade'ye gelmek için Beşiktaş otobüs duraklarında bekledim; evime gelmem 3.5 saati buldu. Eskiden bu hatta bindiğimiz 103 ve 109 numaralı otobüsler vardı, kaldırıldı. 1 saatte bir geçen Kozyatağı-Beşiktaş otobüsü de Taksim'e uğrayarak geliyor; zaten bu otobüs Beşiktaş'a gelinceye kadar doluyor... Otobüse binmek bir rezaletti. Ben ve o kadar insan o yağmurun altında saatlerce bekledik. Eskiden nisbeten kolay geçen yolculuğumuz çekilmez hale getirildi. Hizmet kalitesi iyileştirileceğine, gittikçe kötüleştirildi. Ben ve o hattı kullanan o kadar insan bunca eziyeti çekmek için ne yaptık? Halka hizmet böyle mi olur? Bekir Berk - İSTANBUL Aktarmalı ulaşım sistemi 4. ayında Aktarmalı ulaşım sistemi, iyi düşünülmüş, ama işleyişinde çıkabilecek aksaklıklar göz önüne alınmamıştır. Talebimiz, çıkış noktası olarak mantıklı ve işlevsel olan aktarmalı ulaşım sisteminin halkı mağdur etmeyecek hale getirilmesidir. Bu sistemi kullanan insanlar üzerinde kamuoyu araştırmaları yapılmalı, sistemi kullananlardan gelen şikayet ve öneriler dikkate alınmalı, en önemlisi; sistemin amacına uygun işleyişinin sağlanabilmesi için daha fazla sayıda otobüs, metro ve tramvayın sefere konulması, belirlenen tarifelerin aksamaması gerekmektedir. Akbil kullanmayan biletli yolcu için de, sistem içinde seyahat ettiğinde bazı maddi kolaylıklar sağlanmalıdır. Tüketiciler Birliği İstanbul Şubesi Bize kitap gönderir misiniz? Ben Hatay/Kırıkhan Ticaret Borsası İlköğretim Okulu'nda okumaktayım. Okulumuz eğitim-öğretime yeni başladı. Henüz düzenli bir kütüphane oluşturamadık, kitap sayımız çok az. Bize kitap gönderir misiniz? Sevgi Nur Karşıt, Ticaret Borsası İlköğretim Okulu-Kırıkhan/HATAY