Kadına şiddet vakaları gittikçe artıyor, gazetelerimiz ve televizyonlarımızın haber bültenleri bu haberlerle dolup taşıyor. Bu yanlış hareketler sonucunda maddi problemler, bunalımlar ve facialar artmakta. Bunda, erkeklerin aldığı eğitimin, yetiştirilme tarzlarının etkili olduğu ortada. Kadına bir birey, değerli bir varlık olarak bakılmıyor; zaten medya da yayınlarında bunu açıkça ortaya koyuyor. Yanlış yayınlar, uyuşturucu, içki, iletişimsizlik gibi sebepler de bu tür olumsuzlukların katlanmasına sebep oluyor. Kabaran öfkeler işi son noktaya getiriyor. Oysa, "tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır" diye ne güzel bir söz var. Erkekler böyle yaklaşırsa, halledilemeyecek mesele kalmaz. Bir sevgi, bir ilgi, bir anlayış; bir karşılık getirir. Kadın ve erkek birbirlerini tamamlar. Biraz anlayış bu kadar mı zor? Tarih boyunca kadınlara hep gereken saygıyı göstermiş, hak ettikleri değeri vermişiz. Ahlaki yozlaşmamızla bu durum değişti. Yine özümüze dönerek, aile saadetini yakalamayı denesek... > Ayla Öztürk Hayati öneme haiz gıdanın denetimi böyle mi olur? İl ve ilçelerde gıda denetimi Tarım Müdürlükleri'ne verilmiş. Bir vatandaş olarak, gördüğüm çarpıklığa hayret ettim. Ben, İstanbul-Beyoğlu'nda ikamet ediyorum. Duyarlı bir vatandaş olarak, bazı gıda satıcıları için şüpheye düştüm, bu ilçede gıda denetimini yapmakla görevli Tarım Müdürlüğü'nün Beyoğlu'nda değil, Sultanahmet'te olduğunu öğrendim. Yine Mısır Çarşısı'nda alışveriş yaparken, şüphelendiğim bir gıda hususunda bildirimde bulunmak istedim; bu defa da, Eminönü mıntıkasının gıda denetimi ile görevli Tarım Müdürlüğü'nün, Eyüpsultan İlçe Tarım Müdürlüğü olduğu söylendi. Bu durumlara bir anlam veremedim, hayretler içinde kaldım. Bu anlayışla, etkili bir gıda denetiminin yapılabileceğine inanmamız mümkün mü? Üşenmedim, ilgili müdürlüklere kadar gidip meramımı anlattım. Mekan, işi bilen uzman sayısı, fiziki yapı gibi durumlarını görünce daha da karamsar oldum. Eminönü gibi, Türkiye'nin kalbi olan bir yerin gıda denetimi böyle yapılabilir mi? Tarım Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Belediyeler acilen bir araya gelip iş birliğine gitmeli; gıda denetimini yeterli ekipman ve personelle, mahallinde yapmanın çarelerini aramalıdırlar. Vatandaşa sağlıksız gıda yedirilmemeli. Sağlıksız gıdanın maddi ve manevi bedelinin ne olduğunu yetkililer benden daha iyi bilir. Bu da, sıradan bir satıcının insafına bırakılamaz... > Hüseyin Aksu Yeşil alan yok ediliyor Malatya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne; Malatya-Elazığ-Tunceli-Bingöl Planlama Bölgesi'ni kapsayan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı tamamlanmış ve il müdürlüğünüzde askıya çıkmıştır. 11.11.2008 tarih ve 27051 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Çevre Düzeni Planlarına Dair Yönetmelik'in birinci bölüm birinci maddesine göre değerlendirildiğinde, bu planın Malatya özelinde çok yetersiz ve arazi çalışması yeterince yapılmamış bir plan olduğu görülüyor. Malatya Merkez'de ihtiyaçtan fazla "Kentsel Gelişim Alanı" planlanmıştır, bu doğru değil. Özellikle Malatya Merkez Tecde Mahallesi'nde bulunan alanlar şehrin nefes aldığı, havasını temizlediği, dinlenip stres attığı, çok nitelikli tarım arazilerinin olduğu, bağlık, bahçelik yerlerdir. Bu alanlarda bulunan bazı ağaç türleri endemik olup, yerleşime açıldığında yok olacak türde ağaçlardır. Bitki türleri dışında, bu alanlarda yaşayan yabani hayvanların hayat alanları daralacağından, yörede yaşayan birçok hayvan türü yok olacaktır. Kaldı ki bu tarım alanları yerleşime açılacağına, Malatya Merkez Mahallelerinden Taştepe, Kiltepe, Melekbaba ve Yeşiltepe gibi çarpık yapılaşmanın olduğu, altyapısı bozuk sokak ve caddelerin dar olduğu yerleşim alanlarında Kentsel Dönüşüm Planlaması yapmak daha uygun olacaktır. Bu alanlarda Kentsel Dönüşüm sonucu, Malatya'ya en az 50 yıl yetecek arsalar üretilebilir. Bir taraftan yeşili ve tabiatı koruyan yaklaşımla planlama yaparken, diğer taraftan tabiatı yok edip, yeni yerleşim yerleri oluşturmak, planlama ruhuna aykırıdır. Bu sebeple, Malatya-Elazığ-Tunceli-Bingöl Planlama Bölgesinde yapılan Çevre Düzeni Planının Malatya kısmında itirazımızın kabul edilerek, Çevre Düzeni Planında Revizyon yapılarak, Malatya Merkez Tecde Mahallesinde "Kentsel Gelişim Alanı" olarak bırakılan alanların, "Mutlak Koruma Bölgesi" içerisine alınmasını talep ediyoruz. > Bir grup Tecde Mahallesi halkı İnsanımızın içi nasıl böyle boşaltılabiliyor? Benimle ilgili yazınızı okudum. Bazı kişilerin dikkatini çekmiş. 940 lira para geldi. İlk işim 2 gündür kapalı olan evin elektriğini açtırdım. Kadının ünsilin iğneleri vardı, bozulmasından korktuk. Sonra iki aydır kapalı olan doğalgazı açtırdım. O pek önemli değildi, küçük piknik tüpleri ile vaziyeti idare ediyorduk. Birkaç dükkancıya ufak tefek borcum vardı, dükkanların önünden geçemiyordum. Onları verdim. Bir zamanlar paralı olduğum anlar da oldu. Şimdi cebimde 50 lira olsa, kendimi paralı hissediyorum. Güzel düşünebilmem için, demek ki bu sıkıntıları yaşamam gerekiyormuş. Bankaya gelen paralara baktım; gönderenlerin Allahım paralarının bereketini artırsın. 30-40-50 liralardan 940 lira birikmiş. Kimisi "helal olsun", kimisi de "ormana destek" diye yazmış. Bu sıkıntıyı atlatırsak, inşallah bu yiğit kişilere ödünçlerini geri veririm. Bu yazıyı yazarken, bir taraftan da TV haberlerini dinliyordum. Madonna, üç çocuğu, sevgilisi ile İstanbul'a geldi. Bir stat kiralandı. Bütün biletler bitti. Normal fiyatı 650 lira olan biletler internet üzerinden karaborsa 1500 liralara satılıyor. Bu kadına 10 milyon lira verilecekmiş. Bilmem kaç saat rahip kıyafetinde figüranlarıyla, sözlerini hiç anlamadığımız şarkılar söyledi... İnsanımızın içi nasıl böyle boşaltılabiliyor. Ben şaşkın da kalkıyorum, ülke mülke deyip, kendimi dilenci durumuna düşürecek orman filan kuruyorum... Ben, eğlenmekten yorulan insanların, dinlenmek için gittikleri tatil köylerini, uzaktan bile görmedim. Doktor olan büyük kızım bir gün, "Baba sen bize bir gün olsun tatil yaptırdın mı, bu ne ya çalış, çalış" diyerek ağlamıştı... > Rahim Demirbaş Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00