Kamu yatırımlarının azalması...

Ülke ekonomisi gittikçe sağlıklı bir yapıya kavuşuyor. Enflasyon ve faiz oranlarının düşmesi, ihracatın patlaması, turizmden beklentilerin üstünde bir başarının görülmesi ve başka güzel gelişmeler... Artık faiz-döviz kıskacından kimse söz etmiyor. Çok sıfırlı paraya da şükürler olsun veda ettik... Yabancı yatırımların giderek artması da bekleniyor. Bütün bu iyi gelişmeler zamanla dar gelirlilere yansıyacak, istihdam artacak, daha çok kişi iş ve aş bulacak; önceki hükümet zamanında ülkemizin üstüne çöken kâbus tamamen bitecek. Hükümetin vergi oranlarını düşürmesi akıllıca bir adım. Bürokrasinin azaltılması ve başka bazı yapısal iyileştirmeler de kısa zamanda yapılmalı. Asıl önemlisi, artık kamu yatırımlarının çok azalması, bu boşluğun özel sektörce doldurması. Kamu parayı vatandaştan toplar, bunu da verimsiz bir şekilde kullanırsa, yatırım adı altında dipsiz kuyulara atarsa ülkeye yazık olur. Bugüne kadar yapılan buydu. Ülke kaynakları bu şekilde verimsizce kullanılınca, bedeli yoksulluk olarak bize geldi. Özel sektör o kaynakları daha verimli kullanır, daha çok istihdam, daha çok üretim, daha çok vergi ortaya çıkar... Bazı politikacıların, devletin az yatırım yapmasını hâlâ yanlışlık olarak görmeleri anlaşılır gibi değil. Keşke seğlık ve eğitimde de özel sektör daha ağırlıklı olarak bulunsa, alınacak öğretmen ve sağlık personelini hatta daha fazlasını onlar çalıştırsa fena mı olur? Türkiye iyi yolda. Siyasetiyle, ekonomisiyle, dış politikasıyla hep iyiye gidiyoruz. Bunun meyvelerini de 70 milyon vatandaş toplayacak. Bakmayın eski tüfeklerin çatlak seslerine... Verdiğiniz sözün gereğini yapın! Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ben, Mahmutbey Lisesi 1. sınıfa bu sene kaydını yaptırmış öğrencilerden biriyim. Milli Eğitim Bakanı, okullarda kayıt parası adı altında bir ücretin alınmayacağını söylemişti; ama okulun bankada açtırdığı hesaba para yatırılmadan kaydımız yapılmadı. Bununla da yetinilmiyor, çeşitli gerekçelerle paralar toplanıyor. Yetkililer neden tutamayacakları sözleri veriyor? Bu uygulamalardan heberleri varsa, neden engel olmuyorlar? İsmi mahfuz-İSTANBUL Kendinizi bizim yerimize koyun Sağlık Bakanlığı'na; Sağlı Bakanlığı, 08.05.2004 tarihinde Resmi Gazete'de yayınladığı yazı ile, eşi, SSK'lı ,Bağ-Kur'lu ve kamu kurumunda çalışan Sözleşmeli Personelin eş durumundan faydalanma hakkını iptal etmiştir. . Bu uygulama, Anayasa'nın 41. maddesine aykırıdır, aile bütünlüğünü, birliğini bozar niteliktedir. Kendimden örnek vermem gerekirse; eşim Ağrı'da devlet memuru, ben Balıkesir'de özel bir kurumda SSK'lı olarak çalışıyorum. 6 ayda 1 kez görüşebildik. Bizim durumumuzda bulunan binlerce kişi var. Böyle bir kanuna imza atanların, kendilerini bizim yerimize koymalarını isterdik. Sağlık Bakanımız'dan, bu konudaki mağduriyetimizin giderilmesi için yardım talep ediyoruz. Lütfen bizim durumumuzu düşünsünler, çok zor durumdayız. İsmi mahfuz