Bizler, kamuda işçi statüsünde çalışan 16 bin üniversite mezunu işçiyiz. "Tekniker, İşletmeci, İktisatçı, Kamu Yönetimi Uzmanı, Maliyeci, Biyolog, Mühendis, Mimar, Şehir Plancısı" gibi çeşitli meslek dallarından olmamıza rağmen, kamuda işçi statüsünde çalışıyoruz. Kurum bünyesindeki memur veya sözleşmeli memur olarak çalışan arkadaşlarımızla aynı işi yapmamıza, aynı belgelere imza atmamıza, aynı sorumlulukları taşımamıza rağmen; kadromuzun "İşçi" olması sebebiyle, işçi haklarına tabi tutulmaktayız. 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 Mükerrer sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Kararname ile, Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki personel ayırımı sonlandırılması hedeflenmiş ve eşit işe eşit ücret ödemesine geçilmiştir. Ancak, "işçi" kadrosunda olmamız sebebiyle, söz konusu kanunun uygulaması bizleri kapsamamıştır. Kurumlarımızla yaptığımız görüşmeler neticesinde, birkaç kurum hariç, bir sonuç alınmamıştır. Sonuç olarak; "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında çalışan sözleşmeli memurların memur olması" maddesini Memur-Sen'in toplu sözleşme metnine koyduğu ve işveren olarak hükümetin bu konuyla alakalı bir kanun hazırlayacağı net bir şekilde ifade edilmiştir. Bizler de çıkacak olan bu kanuna eklenecek ilave bir maddeyle, üniversite mezunu kamu işçileri olarak, memur kadrosuna geçirilmemizi talep etmekteyiz. İstanbul Milletvekilimiz Sayın Feyzullah Kıyıklık ile yaptığımız görüşmelerde, taleplerimizi ihtiva eden bir kanun taslağı hazırlamamızı söylemişti. Biz de bu tavsiye üzerine, bizlerle aynı durumda olan hukukçu arkadaşlarımızla aşağıdaki taslağı hazırladık. Bu taslağın bir an önce kanun haline getirilmesini ve mağduriyetimize son verilmesini ilgililerden bekliyoruz. Madde 1. 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatları ve bunlara bağlı döner sermaye işletmelerinde, Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile bağlı ortaklıklarında, Belediye ve Büyükşehir Belediye teşkilatlarında, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihte görevlerine devam ediyor olmaları kaydıyla, 4857 sayılı Kanun kapsamında işçi statüsünde çalışanlardan, 4 yıllık fakülte veya yüksekokul mezunu olup, kamu görevlisi sıfatıyla da yürütülen işlerde görev yapanlar, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 60 gün içerisinde, talepleri olmak kaydıyla, başkaca bir işleme gerek kalmaksızın, işçi statüsünde yürüttükleri görevlere karşılık gelen memur kadrolarına atanırlar. İşçi statüsünden, memur statüsüne geçirilmek suretiyle, statüleri değişenlerin, daimi işçi statüsünde geçirdikleri hizmet süreleri, yeni geçirildikleri statüde geçmiş sayılır. Bu süreler, kazanılmış hak aylığına esas derece ve kademelerin tespiti ile ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu uyarınca ödenecek emekli ikramiyesine esas toplam hizmet sürelerinin hesabında da değerlendirilir. Bu madde kapsamında atanacak olanların memur kadroları, 190 sayılı KHK'ye ekli cetvellerde yer alan sınıf, unvan ve derecelerine uygun olmak şartıyla, başka bir işleme gerek kalmaksızın atama işleminin yapıldığı tarih itibarıyla ihdas edilerek, kurumların 190 sayılı KHK'ye ekli cetvellerinin ilgili bölümlerine eklenmiş ve memur kadrolarına atananların pozisyonları başka bir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır. İhdas edilen kadrolar ile iptal edilen pozisyonlar; unvanı, sınıfı, adedi, derecesi, teşkilatı ve birimi belirtilmek suretiyle birinci fıkrada belirtilen altmış günlük sürenin bitiminden itibaren iki ay içinde Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bu maddenin uygulamasında ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı yetkilidir. Madde 2. Bu karar, yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Madde 3. Bu kararı Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı yürütür. Kamuda çalışan üniversite mezunu işçiler >> Bilgisayar ve Bilişim Bölümleri için daha çok kadro ayrılsın Her yıl bilgisayar ve bilişim bölümlerinden 20 bin kişi mezun olmasına rağmen, ÖSYM tarafından yapılan kamu kurum ve kuruluşlarına ilk defa yapılacak atamalarda, verilen kadroların çoğunda Bilgisayar İşletmeni ve Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni (VHKİ) görevlerine, neredeyse hiç alım olmaması, kabul edilemez bir çelişkidir. Bilgisayar ile ilgili önlisans programlarından mezun olanlar, Bilgisayar İşletmeni ve VHKİ görevleri için gerekli olan her şeyi öğrenirler. İşletmenlik sertifikası alanların, aldıkları kısa süreli eğitimle, bunu başaramayacakları bir gerçektir. Ayrıca, 1 ayda alınan MEB onaylı bilgisayar işletmeni sertifikasıyla, 2 yıl içerisinde, büyük zorluklara katlanarak alınan Bilgisayar bölümü Ön lisans diplomalarının, memur alımlarında eşit değerlendirilmesi büyük haksızlıktır. Bilgisayar İşletmeni ve VHKİ olarak memur alımlarının, eskiden olduğu gibi yine Bilgisayar bölümü önlisans mezunlarından alınması için gerekenler yapılmalıdır. Gamze Çakır >> Kur'an-ı kerim ile Peygamber Efendimiz'in Hayatı dersleri neden başlatılmıyor? Milli Eğitim Bakanlığı'na; Oğlum İstanbul Bahçelievler Anadolu Lisesi'ne bu sene başladı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu sene başlatacağını ilan ettiği, Kur'an-ı kerim ile Peygamber Efendimiz'in Hayatı'nın seçmeli ders olarak okutulması uygulamasına bir türlü geçilemedi. Oğlum iki defa dilekçeyle bu dersi seçti ama hâlâ bu dersler başlamadı. Oğlumun söylediğine göre, 56 öğrenci bu dersleri seçmiş, hepsi bu derslerin başlamasını sabırsızlıkla bekliyor. Bu dersler neden başlatılmıyor? Bunun sebebi öğretmen eksikliği mi? Başka sebepler varsa lütfen söyleyin. Biz velileri çok sevindiren ve heyecanlandıran bu derslerin bir an önce başlatılmasını istiyoruz... Bir veli > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00