Kamuda çalışan kişilerin ücretleri arasında büyük adaletsizlik bulunmaktadır. Aynı eğitimi almış, aynı kıdem sahibi ve aynı işi yapan farklı kuruluşlarda çalışanların ücretleri arasında uçurumlar bulunabiliyor. Veya bazen müdür, çalışanından çok daha az ücret alabiliyor. Önceki hükümetler bunu düzelteceklerini söylediler. "Eşit İşe Eşit Ücret" diye bir düzenlemeye gittiler, ama bu da uçurumları derinleştirmekten başka işe yaramadı... İsminin saklı tutulmasını isteyen bir okuyucumun yazdıkları da işin bir başka cephesi: "Ben 6. derecenin 2. kademesinde bir sağlık çalışanıyım. 1991 yılında ilk göreve başladığımda, aylık maaşım 950 bin lira idi. Bu tarihlerde bir polis memuru 750 bin, bir öğretmen 700 bin, Tekel'de çalışan vasıfsız bir işçi 550 bin lira civarında maaş alıyordu. Yıl 2003; benim maaşım 525 milyon, polis memurunun maaşı 800 milyonun üzerinde, öğretmeninki 850 milyonun üzerinde, Tekelde çalışan vasıfsız bir işçinin maaşı da bir milyarın üzerinde... Sayın Başbakanım; biz ve ailelerimiz, her türlü hastalığın bulaşması tehlikesi ile karşı karşıya iken, aldığımız bu maaşı yeterli buluyor musunuz? Bizler zor şartlar altında hayat mücadelesi verirken, sağlığı bozulmuş insanlara nasıl hizmet etmemizi bekliyorsunuz?" Çalışanlar arasında ücret adaleti bir an önce sağlanmalıdır...