Kan, vücudumuzun hayat suyudur. Vücudumuzun yaklaşık onüçte biri kandır, bunun beştebiri kaybolursa hayati tehlike riski doğar... Çeşitli sebeplerle zaman zaman kana ihtiyaç duyulur. Kan ihtiyacı bağışlarla karşılanıyor, bunun yarısını da Kızılay sağlıyor. Yıllık kan bağışı miktarı 800 bin üniteye kadar çıkmıştır, ama yıllık ihtiyaç bazen 1,5 milyon üniteyi buluyor. Batı ülkelerinde nüfusun enaz yüzde üçlük kısmı düzenli olarak kan bağışlıyor, ülkemizde ise bu rakam %1 seviyesinde. Bu bilgileri, Güngören Belediyesi'nin gönderdiği broşürden bir solukta okudum. Güngören Belediyesi, kan bağışlamayı "vatandaşlık görevi"nin bir adım ötesine taşıyarak, "Kan Kardeşliği" esasına dayandırmak, herkese manevi bir sorumluluk yüklemek için önemli bir adıma önayak olmuş. Kana ihtiyacı olanlarla kan vermek isteyenleri buluşturan bur organizasyonu, Kan Kardeşliği Kulübü'nü (KANKA) kurmuşlar. Bütün amaç, ülkemizdeki acil kan ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunmak ve kan verme bilincinin yaygınlaşmasını sağlamak. Bunun için, üye olan şahıslarla ilgili bilgiler "KANKA Bilgi Merkezi"nde toplanıyor, acil kan ihtiyacı olması durumunda da ilgili üye ile irtibata geçiliyor. Belediye, gerekli görüldüğü taktirde hasta yakınları ve kan verecek gönüllüler için araç temimine de gidiyor. Bunun için belediye bünyesinde KANKA Masası da kurulmuş, buradan her türlü bilgiye kolayca ulaşılabiliyor. Üyelere Kanka Kartı da veriliyor, bu kart sahiplerinin acil kan ihtiyaçları hızla karşılanır, belediye hizmetlerinde de bunlara öncelik tanınır. Üye işyerlerinde özel indirimler bile sözkonusu... Diğer iletişim yollarını da kullanarak, en kısa sürede kana ulaşmayı sağlayan bu yapılanmanın bütün belediyelere örnek olması gerekmez mi? > Esnaf odaları ne iş yapar? Yıllardır üyelerinden aldıkları aidatlar dışında, 1 kuruşluk dosya kağıdına 15 YTL isteyerek faaliyet belgesi, ortaklık belgesi vs. gibi belge veren Ticaret Odaları ile Esnaf ve Sanatkarlar Dernekleri, gelirleriyle esnafın ya da üyelerinin yüzde 90'ına bir hizmet vermemektedir. 25 yıllık esnaf ve Ticaret Odasının bir üyesi olarak bunu ispatlayabilirim. Buna rağmen, bu derneklere karşı kanuni yollara başvurma hakkımız bulunmamakta. Aidatımızı ve bazı belgeler için istenen fahiş miktardaki paraları vermediğimiz zaman o derneklerin icraya başvurma hakları var, ama bir üye olarak onlardan hakkettiğim hizmeti alamadığım için kanuni yollara başvurma hakkım bulunmuyor. Üyelerinin çokluğunu gerekçe göstererek bilgi vermiyorlar, ama aidat toplamak için her üyeye yazı yazabiliyorlar. Bunların başında bulunan bazı kişiler yıllardır o koltuklarda oturuyor, koltuklarını kaybetmemek için de her türlü taktiği geliştirebiliyorlar. Küçük esnaf öfkeli ve kızgın. Haksız rekabet eden süpermarketler şehir dışına çıkarılacaktı. Ama kanuni boşluklardan istifade ederek işlerini yine uydurdular, daha da çoğaldılar. Merkezi yerlerdeki küçük esnafı haksız rekabetle bitirdiler. Meslek odalarımız ise bu durum karşısında kıllarını bile kıpırdatmıyorlar. Küçük esnafın biraraya gelmesi, güçlerini birleştirmeleri için bile hiçbir çalışmada bulunmayıp, esnafın perişan olmasını seyretmekle yetiniyorlar. Bu yapılarıyla meslek odalarımızın esnafa ve Türkiye'ye verecekleri birşey kalmamıştır. Yetkililer lütfen bu yapılanmayı değiştirin... > Yüksel Cihan - BURSA > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00