"Karadeniz'de kanser neden var?" sorusunun araştırılması elbette önemlidir. Ancak; insanımızın bu hastalıktan bir an önce nasıl kurtarılacağını araştırmak ve tedaviye başlamak daha önemli değil midir sizce? Sadece hesap sormak insanımızın hayatlarını kurtarmaya yetmez. Belki tedavilerin başlamasından önceki bir adımdır, ancak zaman kaybetmeden "nasıl kurtarırız"ı aramak lazım. Yani hem tedavi edelim hem de kaynağı neymiş ayrı bir koldan araştıralım. Evet, klasik kanser tedavi yöntemleri ile mi yoksa, telaffuz etmekten sakındığımız ve birtakım rant çevrelerini rahatsız edebilecek "alternatif terapi" sayılabilecek yöntemler" mi? Şu anda henüz dünyada başarıyla uygulanamayan "immün terapi" metodu ile tüm kenser tiplerinde çok başarılı sonuç alındığını, bunu Onkolog-İmmünolog Doktorlardan oluşan İstanbul'daki "İmmün Terapi Grup"un özel bir çalışma olarak yaptığını, ancak evlerine (!) gönderilen bazı hastalara uygulandığını sanırım bilmiyorsunuzdur. Hastalığın son evresinde olan ve klasik tedavi yöntemlerinin çare etmediği durumlarda hasta eve (!) gönderilir. Bu yöntem böyle hastalar üzerinde bile etkili. Bir grup Türk bilim adamı bunu başarmış ve biz bunu telaffuz edemiyoruz!! Üzücü değil mi? Yaklaşık 10 yıldır bu konuda çalışılıyor ve gerçekten önemli gelişmeler ve sevindirici sonuçlar elde edilmiş. Tıbbın bilinen tüm araştırma yöntemleri de kullanılıyor bu metotta. Yan tesiri yok ve aynı zamanda insana "anti-aging" etkisi de yapabiliyor. Yani hem tedavi edip iyileştirdiği gibi daha iyi hissetmeyi ve genel olarak yenileşmeyi sağlayan bir metot. İnsanda immün (bağışıklık) sistemi yeteri kadar kuvvetli olursa, tüm hastalıklara vücüt direnebilir ve iyileşme olur. Peki bu yöntem henüz neden açıklanamıyor? Belki bunun da ara sıra medyada açıklanan birtakım terapi metodlarıyla karıştırılmasından korkuluyor. Hasta ve hasta yakınları "hukuki" ölümü tercih eder. Yani hukuk klasik terapinin yanındadır, başarılı olmasa da hastaya ve yakınlarına imza attırıldığından hesap (!) sorulamaz, ömrü buydu denir ve konu kapanır. Şimdi gelelim "ne yapılabilir"e; Karadeniz'de insanlardan bir plan dahilinde kan örnekleri alınabilirse, kimlerin kanser riski dahilinde olduğu ortaya çıkartılır ve ihtiyaca göre bir tedavi süreci başlatılabilir. Bu konunun ilgili makamlara iletilmesi işi mi? Bu yorumu veya desteği de sizden almak istiyorum. Ancak, tekrar ifade etmek istiyorum ki müsaade edilsin, insanımızın bu kanser illetinden kurtulmasına İstanbul'daki bu İmmün Terapi Grubu yardımcı olsun. Tedavinin etkili olduğu hususunda da "hodri meydan". Bir hasta grubundan kan örneği alınıp tedavi başlayacak; 3 hafta sonunda tekrar kan örneği alınacak ve sonuç dünyaya açıklansın! Risk yok, beklemek yok! Kansere dur! Karadenizli'nin yüzü gülsün! Yahya Kemal Kıran (Emekli Hava Yüksek Mühendis Yarbay, İmmün Terapi Grup Adına, Koordinatör) İçinde büyüdüğümüz ormana bizi sokmuyorlar Ormanı gözü gibi koruyan, ismiyle müsemma Yeşil Daday halkı olarak yetkililerden çok mustaribiz. Sebebi nedir bilinmez, içinde büyüdüğümüz ormanlarımızda artık gezdirilmez olduk. Elimizde tarım aleti olan çapamızla doğal kök, ot ve çiçekler de toplayamaz olduk. Derelerden evlerimizin tamiratı için bir kova kum almak bile bize yasak. Hiçbir ticari maksadımız olmadığı halde, sadece ihtiyaçlarımızı görmek bile soluğu karakolda almamıza yetiyor. Ne olursunuz, bize bu kadarını da çok görmeyin. Lütfen orman idaresi ve diğer yetkililer bir açıklama yapsın! Daday halkı-KASTAMONU Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00