Kesintili eğitimde okulları neler bekliyor?

20 Şubat'ta TBMM'ye sunulan kanun teklifiyle, 222 ve 1739 sayılı kanunlarda değişiklik yapılarak, ilköğretim okullarının 1-4. Sınıfları birinci kademe; 5-8. Sınıfları ikinci kademe olmak üzere ikiye ayrılıyor. Kanun teklifinin 10. Maddesinde ilköğretim kurumlarının birinci kademe ve ikinci kademe okulları şeklinde okullardan oluşacağı ve bu okulların bağımsız okullar halinde kurulmasının esas olduğu hükmü getiriliyor. Yasada, esas olanın ayrı kurumlar şeklinde yapılanması olduğu belirtildiğinden, mevcut ilköğretim okullarının, önümüzdeki yıldan itibaren yeni yapılanmaya uygun olarak, ilköğretim birinci kademe okulu, ilköğretim ikinci kademe okulu şeklinde ayrılması gerekecek. Bir İlköğretim Okulunun adı, "İlköğretim Birinci Kademe Okulu" veya "İlköğretim İkinci Kademe Okulu" şeklinde düzenlenecek. Böyle bir zorlama ile Madem kesintili eğitim yapılacak İlköğretim birinci kademeye ilkokul; ikinci kademeye ortaokul isimlerinin kullanılması daha makul. Mevcut ilköğretim okullarının bazılarının birinci kademe okuluna, bazılarının ikinci kademe okuluna dönüştürülmesi muhtemel. İki binadan oluşan ilköğretim okullarında kurum yeni bir müdürlük oluşturularak iki ayrı kuruma da dönüştürülebilir. Mevcut okullardan hangilerinin birinci kademe okulu, hangilerinin ikinci kademe okulu olacağı belirlenirken okulların konumu, fiziki yapıları, geçmişteki faaliyet gösterdiği kurum türü gibi birçok husus dikkate alınmalıdır. Yeni uygulama, önümüzdeki yıl 5. sınıfa geçenlerden başlayarak, kademeli olarak uygulanacak. Yani sistemin tam anlamıyla uygulanması 4 yıl sürecek. Yeni sisteme göre, başta ilköğretim kurumları yönetmeliği olmak üzere birçok yönetmeliğin değiştirilmesi gerekecek. Okulların haftalık ders çizelgelerinin belirlenmesi, yeni ders saatlerine göre öğretim programlarının uyarlanması, yeni dersler konulacaksa bunların programının hazırlanması, öğretmen normlarının yeniden düzenlenmesi ve öğretmenlerin kendilerine uygun olan okullara atamalarının yapılması, okul yöneticilerinin durumlarına göre görev yerlerinin değiştirilmesi, e-okul sisteminin yeni düzene uyarlanması vs. onlarca önemli çalışma yapılması lazım. Önümüzdeki 5-6 ay içinde bu çalışmaların bitirilmesi gerekiyor. Uygulamada doğacak sıkıntılar için Bakanlık hazırlıklı olmalı. Kanun teklifinin yani ilköğretimin iki kademeye ayrılmasının olumlu yanlarından birisi, mesleki eğitimin erken yaşlarda başlamasını sağlaması. İlköğretim okulunu bitirmiş 14 yaşındaki bir delikanlının mesleki eğitime bu yaşta çırak olarak başlaması sıkıntı oluşturuyordu. Mesleki eğitim kurumları, mesleki eğitime başlama yaşının daha küçük olması gerektiği konusunu sürekli dile getiriyorlardı. Bu düzenleme ile mesleki eğitim gelişecektir. Kanun teklifine göre, ilköğretim ikinci kademesinde farklı programlar uygulanabilecek, bunlar ortaöğretim programlarıyla ilişkilendirilecek. Hangi programlar için ikinci kademede okulları açılacağına Bakanlar Kurulu karar verecek. İkinci kademedeki bu değişiklik sebebiyle, öğrencileri yöneltme çalışmaları ilköğretim 4. Sınıfta başlayacak. İlköğretimin hazırlıksız şekilde 8 yıla çıkarılmasının sıkıntıları yıllardır tükenmedi. Vatandaş "ilkokul" isminden vazgeçemedi. Ama son yıllarda sistem oturmaya başlamış ve 8 yıllık ilköğretim okulları kamuoyunda iyice kabul görmüştü. Bu kabulün oluştuğu bir dönemde, kesintili eğitime geçilme gerekçelerinin kamuoyuna çok iyi izah edilmesi, geçisin yararı konusunda vatandaşın ikna edilmesi gerekecektir. En önce ikna edilmesi gerekenler de okul yöneticileri ve öğretmenlerdir. Bakanlığa kolaylıklar diliyorum. Doğan Ceylan (Müfettişler Derneği Başkanı) Genel Sağlık Sigortası ile ilgili uygulamalara itiraz edemeyecek miyiz? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na; Genel Sağlık Sigortası (GSS) uygulamasında itiraz etme yolları tam anlatılmıyor. Ben 28 yaşındayım üniversitede öğrenciyim. Bir üniversiteden mezun oldum, iş imkanı bulamadım, babamın teşvikiyle ikinciyi okuyorum. Askerden sonra bir daha okumam için babam destek oluyor. Mahcup olmamaya çalışıyoruz. Bir de her ay GSS için para ödemem zor olacak; ona karşı mahcup durumuna düşüyorum. Harç parası ve üniversite masraflarımı karşılıyor, şimdi bir de SGK parası çıktı. Elimde borç tebligatı var. İtiraz hakkımın olması lazım ama SGK ve Sosyal Yardımlaşma'dan gördüğüm muameleyi unutamam. 2 kuruma dilekçe verdim postaya para vermemek için. Şimdi mecburen postayla göndermeye çalışacağım. Açıkçası, her ay 35 TL ödeyemem. 2 kurumun da bu kanuna hazırlıksız yakalandıkları anlaşılıyor. Derdimizi doğru-dürüst dinleyecek, itirazımızı işleme koyacak bir muhatap bulamadım. Belki benden daha zor durumda olanlar var, onlar nasıl ödeyecek? İtiraz yolları ve şekli hususunda vatandaş ve ilgililer aydınlatılamaz mı? Fatih Ersöz-BALIKESİR 2000 yılından sonra emekli olanların mağduriyetleri de giderilsin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik'in dikkatine; İntibak Yasası ile, 2000 yılı öncesinde emekli olanların maaşlarında bir iyileştirme yapılması için düzenleme yapılmakta olduğu biliniyor. Ancak, 2000 yılından sonra emekli olanlardan da mağdur olanlar bulunduğunu belirtmek istiyorum. Şöyle ki; babam 2006 yılında SSK'dan, 25 yıl 6600 günle emekli oldu. Aldığı maaş ise 840 lira. Aynı fabrikada, daha önce 15 yıl çalışıp, 3600 günden emekli olan arkadaşı daha fazla maaş almaktadır. Sayın Bakanımızın, 2000 sonrasında emekli olup da, prim gün sayısı ve çalışma yılı farklı olanlarla alakalı çalışma yapmasını ve 2000 yılı sonrasında emekli olanların da mağduriyetleriyle ilgilenmesini bekliyoruz. Muharrem Demircan Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00