KEY mağdurları çözüm bekliyor

A -
A +

Çalışanlara ait Konut Edindirme Yardımı (KEY) paraları yıllarca ödenmedi. Şimdiki hükümet buna da bir çözüm buldu, ödemeler başladı. Ama bunda da bürokrasinin engelleri kendini gösterdi. Eksik evrak sebebiyle çoğu kişinin hesapları kapatılamadı. Bunu aşmak için 700 bin SSK'lının parasının, verilen bir kod numarasıyla ödeneceği söylendi. Ama Emekli Sandığı mensupları için bir çözüm bulunamadı. İsminin saklı kalmasını isteyen vatandaşın bu anlattıkları insanı çileden çıkarıyor: "Ben Emekli Sandığından emekli bir vatandaşım. KEY paralarının ödeneceği söylenince sevinmiş ümitlenmiştik. Ben de herkes gibi hakkım olan parayı almaya gittim. Evraklar eksik gönderilmiş, listede yokmuşum. Çalıştığım kurumdaki bir memurun hatası yüzünden paramı alamadım, vatandaşlık numaramız eksik imiş... Hatayı düzeltip göndermesini istedim, 21 Eylül'e kadar bekleyeceğini, başkalarının da gelebileceğini, bütün evrakları ancak o zaman götürebileceğini söyledi, bu kadar geciktirdi... Ankara'da bulunan oğlum ilgili kurum olan Emlak Konut AŞ.'ye gidip durumu araştırdı. Benim için 3 farklı vatandaşlık numarası verilmiş, bu hata yüzünden aksama olmuş. Bunun şimdilik düzeltilmesi de mümkün değilmiş, Ekim ayı sonuna kadar ekranları kapalı imiş..." SSK'lılara bulunan formül gibi bir yolla, diğer vatandaşların da KEY paraları biran önce ödenmeli, bu bayrama parasız girmelerine seyirci kalınmamalıdır. Geçim sıkıntısı çeken vatandaşı biraz rahatlatacak bu paralar, bürokratların insafına bırakılmamalıdır..." >> 510 YTL'lik borca karşı 60 bin YTL'lik ev ipotek edilir mi? Ben geçen yıl kızımın çeyizi için 844 YTL karşılığı bir adet fırın aldım. Aldığım ürün 12 ay takside bağlandı. Dört adet ödeme yaptım. Ancak, ailedeki yakınımın rahatsızlığı sebebiyle geri kalan 510 YTL'yi ödeyemedim. Firma bizi bir hukuk bürosuna verdi. Bir süre sonra evime gelen icra memurları, televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesini aldılar. Bu eşyalar Bakırköy'deki İcra Memurluğuna getirildi. Burada satışı yapılacağı söylendi. Bu konuda herhangi bir gelişme olmadan Çınarcık'taki evim için 'tapu kaydına haciz kondu' diye bir ihtar yazısı geldi. Tapu dairesini aradığımda ise bana, böyle bir ipotek kaydının olmadığı ifade edildi. Biz, eşim ve ailem olarak çok rencide olduk, üzüldük. Avukatların en azından, 'evinize ipotek koyacağız' diye beni uyarması gerekirdi. Hukuk bürosunun, 'ben parayı tahsil edeyim, ne olursa olsun' gibi tavırları benim gibi birçok insanı mağdur etmektedir, ancak bu avukatlara karşı hakkımı arayacağım. 510 YTL için bu ülkede eğer 60 bin YTL'lik eve ipotek konulabiliyorsa, sebeplerinin açıklanması gerekir. Çünkü borcuma karşı mal haczi yapılmış, satışını sağlayamamışlar. Gözümü korkutmak için, hukuk bürosu böyle bir yola başvurmuş. Baronun bu gibi konularda gereken uyarılarda bulunması gerekmez mi? Bülent Tokmak >> Kültür ve Turizm Bakanlığının açıklaması 3 Eylül tarihli gazetemizin bu köşesinde, "Manastır restore ediliyor da, tarihi medreseler neden edilmiyor" başlığı altında, yıkılmaya terkedilmiş, tarihi medreselere değinmiş, bunlara da en az Akdamar manastırı kadar ilgi gösterilmesinin gerektiğini dile getirmiştim. Kültür ve Turizm Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nden gelen ilgili açıklamada,"sözü edilen konu Bakanlığımızı ilgilendirmemekte olup, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün görev alanına girmesi nedeniyle anılan Müdürlüğe iletilmiştir." denmektedir. Hatırladığım kadarıyla, Akdamar Kilisesi için bu bakanlığımız devrede idi. Turistik ve kültürel değeri olan bütün eserlerimiz için bu bakanlığın devrede olması gerekir diye düşünüyorum. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu bu gibi yerleri de görmeli, korumaya almalı., Vakıflar Genel Müdürlüğü ya da Kültür ve Turizm Bakanlığı da diğer işlemleri yapmalı... Sorumluluğu bulunan herkes bu eserlere biran önce sahip çıkmalı. Ülkemizdeki bütün tarihi ve kültürel zenginliklere el atılmalı, korunmalı, restore edilmelidir. Bunun için yöre ve çeşit farkı gözetilmemelidir. Anadolunun ücra noktalarında bulunan eserlerin çoğu tahrip edildi, kalanlar da yok olmak üzere. Bunlarla ilgili problemler de kurumlar arasında çözümsüz bırakılırsa yazık olur. Turizm ve Kültür Bakanlığı inisiyatifi ele almalı ve ilk iş olarak Nehri medreselerine el atmalı, vatandaşın gönlüne su serpmeli, çifte standartların bittiğini de bu şekilde göstermelidir...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.