Başbakanlık Makamı'na ve TOKİ Başkanlığı'na; Dar gelirlilerin konut ihtiyacını karşılamak amacıyla başlatılan proje için büyük talep geldi. Konut sayısının oldukça sınırlı sayıda olması, gerçek ihtiyaç sahiplerinin belirlenmesinde güçlüklerin olacağı ve adil bir dağıtımın olmayacağı şüphesini uyandırdı. 15-20 veya daha fazla süredir İstanbul'da ikamet etmekte olup, konutu olmayan bir vatandaşı, 5 yıldır İstanbul'da ikamet etmekte olan bir vatandaşla aynı uygulamaya tabi tutmak doğru mu? İş ve hizmetlerin bir kıdeme, bir sıraya, ya da bir puana göre verildiği bilinen bir gerçek. Basit işlerde bile bu usul kullanılırken, konut dağıtımı gibi çok önemli bir hakta buna başvurulmaması haksızlıkları da beraberinde getirecektir. Onlarca yıldır İstanbul'da ikamet etmekte olan, bu şehre emek vermiş, kirada olan bir vatandaş olarak adaletli bir dağıtımın olmasını istiyorum. Sosyal amaçlı konut üretim ve dağıtım sisteminin daha adaletli ve kalıcı hale getirilmesi için gerekli tedbirler alınmalı. Başvuru yapacak vatandaşların İstanbul'da ikamet tarihleri ve diğer şartlar esas alınarak puan verilmeli, oluşacak toplam puana göre kura ve konut tahsisine gidilmelidir. > Bir vatandaş-İSTANBUL Küçük esnaf Sorumlu Müdür'ü nasıl çalıştırır? Tarım ve Köy İşleri Bakanı'na; Bizler İzmir'de mandıracılık yapan küçük esnafız. Ortalama olarak 100 kilogram yoğurt yapan tesisimiz bulunmakta. Gereken belgeleri hazırlayıp Tarım ve Köy İşleri'ne üretim için müracaatta bulunduk. Gelip yerimizi denetlediler, uygun olduğuna karar verdiler. Ama Ziraat Mühendisi, Gıda Mühendisi ya da Veteriner Hekim olan bir Sorumlu Müdür bulmamızı istediler. Kendi Bağ-Kur primini bile ödeyemeyen, tabir yerindeyse tencerede kaynatıp kapağında yiyen bizler, bu zor şartlarda bir de Sorumlu Müdür'ün maaşını nasıl ödeyebiliriz? Bizi fabrikalarla aynı kefeye koymaları doğru mu? Lütfen bu sıkıntımızı bir an önce giderin... > İzmir Mandıracıları Verilen bunca belge, tüketicinin gözünü boyamak için mi? Reklamı çok yapılan bir ütü aldım. Garanti belgesi verilirken, ürünün sigorta kapsamında olduğu da söylenince sevindim. Sigortayı başlatmak için yapılması gerekenler verilen kağıtta yazılıydı. En geç 15 gün içinde İstanbul'daki 579 70 50 numaralı telefonu arayıp, bazı bilgileri vermem gerekiyordu. Eve gelince belirtilen numarayı aramaya başladım, ama sürekli meşgul, bir türlü düşmüyor. Sonraki gün ve günlerce aradım, hep meşgul... Baştaki o masum düşüncem değişmişti, bir tüketici olarak aldatıldığım düşüncesine kapıldım. Elimdeki kağıtları karıştırırken, danışma hattı diye bir telefon numarası gözüme ilişti. Belki bu numara işime yarar diye aramaya başladım. Numara düştüğü halde konuşacak, cevap verecek kimse çıkmıyordu. Bu ne iş, anlayamadım. Verilen bunca belge, bunca evrak tüketicinin gözünü boyamak ve tüketiciyi oyalamak için mi? > Yasemin U.-GAZİANTEP > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00