Köy-Kent projeleri iflas mı ettiriliyor?

Başbakanımız Sayın Bülent Ecevit'in dikkatine; 15.05.2001 tarihli Türkiye Gazetesi'nde, Köy-Kent projelerinin hayata geçirilmesinin kurtuluş olduğunu anlatan açıklamanızı okuduk. Bizler, ilk Köy-Kent çalışmanızı yaptığınız köylerden, Bolu İli Mudurnu İlçesi'ne bağlı Taşkesti halkıyız. Köy-Kent'inizi bir de bizden dinleyiniz. Köy-Kent çalışmalarıyla gelen hizmetleri vatandaşlarımız şükranla anmakta, size karşı bir kadirşinaslık beslemekteydi. Çünkü, köyümüze kurulmasını sağladığınız iki fabrika, Halkeğitim Müdürlüğü, Pratik Sanat Okulu, PTT şubesi, Ziraat Bankası, Ziraat Teknisyenliği; ayrıca Orköy aracılığıyla dağıtılan hayvancılık destekleme kredileri, yörenin hızlı bir şekilde kalkınmasını sağlamıştır. Köy-Kent hizmetlerinden olan Halkeğitim Müdürlüğü ve Pratik Sanat Okulu kapatılmış, Kereste Fabrikası ise çalışmaktadır. Yöremizdeki 22 muhtarlık köye ve Taşkesti'mize büyük hizmetler sağlayan Ziraat Bankamız da, son çalışmalarla kârda olmasına rağmen kapatılmaktadır. Bankamız şubesinden 728 kişi emekli maaşı, 40 kişi memur maaşı, 650 kişi de süt-ilaç desteklemesi almaktadır. Yöremiz esnafı, Sedaş İşletme Şefliği, Tarım Kredi Kooperatifi, Orman İşletmesi, Belediye, Kereste Fabrikası gibi kuruluşlar günlük toplanan hasılatlarını yatırmak zorunda olduklarından, beldemizde bulunan bu tek banka ile çalışmaktadırlar. 22 köy halkı da teşvik primlerini ve süt primlerini bu bankadan almaktadır. Ayrıca yöremizde tavukçuluk ve balıkçılık ile uğraşanlar da bu banka ile çalışmaktadır. Bankamız şubesinde şu anda 5 kişi çalışmakta olup, kâr etmektedir. Hizmet alanı olan köylerden böyle faydalı, vatandaşın her kesiminin ihtiyaç duyduğu bu tür kurumları kapatarak; vatandaşın işini gücünü bırakarak ilçe merkezlerine gitmek zorunda bırakılması, ne derece faydalıdır!.. Sayın Başbakanımız, Köy-Kent projesi, hizmeti toplama ve vatandaşın bu hizmetlerden faydalanmasını sağlama projesi olduğunu biliyoruz. Fakat bizde, şu anda bunun tam tersi yapılmaktadır. ¥ Bolu Taşkesti Halkı Artık yeter! Telekom Genel Müdürlüğü'ne; Nedir vatandaşın bu 900'lü hatlardan çektiği? Aman fazla gelmesin diye kendi telefonumuzu bile korkarak kullanırken, kendini bilmez birkaç sapık yüzünden, artık milyarlık faturalar gelmektedir. Bu hatlar ahlaksızlık dışında ne iş için kullanılıyor, başka bir işe yarıyor mu? Bilen varsa, anlatsın da biz de öğrenelim... Yeter artık bu garibanları tuzağa düşürdükleri. Bu hatlar yüzünden evlerde huzur kalmadı, kavgalar arttı, ocaklar sönecek duruma geldi. Yok mu bu hatlara müdahale edecek ve kapatacak bir kişi?.. ¥ Saim Dalkılıç - ADANA Kanunlar bu kadar mı katı? Emniyet Genel Müdürlüğü'ne; Ben 22 yaşında, lise mezunu bir bayanım. 1997 yılında ağabeyimi İstanbul'da şehit verdik. Emniyet Müdürlüğü, şehit ailelerine yardım amacıyla, bana "polis olma" teklifini yaptı. Ben de ağabeyimin vermiş olduğu acı ve hırsla bu teklifi kabul ettim. "Siz şehit ailelerinin her zaman yanındayız, ağabeyinin yerini alacaksın" sözü verildiği için, polis olacağıma kesin gözüyle bakıyordum. Evraklarımı hazırladım, o kadar bekledim. Ama mülakat günü 1.65 cm. sınırı olduğunu söylediler, benim de boyum 1.63 çıktı... O zamana kadar bunlar neden bana söylenmedi? Beni çektiğim acının yanında ikinci bir acı ve hüsrana uğratmanın anlamı neydi? 2 cm. bu kadar mı önemli? Kanunlar bu kadar mı katı? Hiç olmazsa şehit yakınlarına, arada kan bağı bulunanlara biraz tolerans gösterilemez mi? Çok sevdiğim bu meslekten beni alıkoymasınlar. Buna hem maddi, hem manevi olarak çok ihtiyacımız var... ¥ L. E. - İSTANBUL