Kriz ve gerilimden başka sermayeleri yok mu?

Ülkemiz, hayal bile edemediğimiz başarılara imza attı. Ekonomideki başarılar, ilgilenenlerin çok iyi bildiği rakamlarla ortadadır. Yıllarca şikayet ettiğimiz sağlık sistemi kökten değiştirildi. Artık vatandaş, SSK'lı, Bağ-Kur'lu, Emekli Sandığı mensubu olmasına bakılmaksızın, istediği sağlık kuruluşundan hizmet alabiliyor. Buna özel sağlık kuruluşlarının önemli bir kısmı da dahil oldu. Görülen aksamaların giderilmesi için de canla başla çalışılıyor... SSK'lı gariban vatandaşların büyük şehirlerde yıllarca ne sıkıntılar çektiklerini tuzu kurular bilmeyebilir. Ama yapılanları, vatandaş iyi anlıyor. Sosyal güvenlik kurumlarının nasıl bir batağa sürüklendikleri yıllardır yazılıyor, çiziliyor. Gelenler şov yapmaktan ileriye gidemediler. Hatta bazı halk dalkavukları, bu kuruluşları daha da batıracak, Türkiye'ye çok büyük zarar verecek düzenlemeler de yaptılar. Şimdiki Hükümet, büyük bir cesaretle reform yaptı. Halka şirin görünecek, günü geçiştiren uygulamalarla ülkeye zarar vermedi, riske girdi. Bunun gibi yapılan birçok düzenleme ve uygulama, cesaret, kararlılık ve risk gerektiren cinsten. Rahmetli Turgut Özal'dan başka, görmediğimiz ve alışkın olmadığımız bir yönetim ve çalışma temposuyla yönetiliyoruz. Bu gayretlerin meyveleri de görülmeye başladı, ekonomik rahatlamanın zamanla dar gelirliye de daha çok yansıyacağını işin uzmanları belirtiyor. Bütün bu iyi gidişe rağmen, ceviz kabuğunu doldurmayacak meselelerle ülke gerilmeye çalışılıyor. Tarzlarını herkesin yakından bildiği ve ülkeye büyük zarar veren bazı politikacıların şovlarıyla, krizler oluşturulmaya çalışılıyor. Parti, ideoloji, grup taassubuyla ülkeye zarar vermeye kimsenin hakkı olmamalı. Kimsenin politik ikbali ve hırsı, milletin menfaatinden üstün olamaz. Yönetimde olanları sevmeyebiliriz, bazı yanlışları da olabilir; ama elimizi vicdanımıza koyarak hareket edelim, ülkemize zarar vermeyelim. Hepimiz bu gemideyiz... > Yeşilay'dan "1 milyon afiş" kampanyası Alkol, sigara, uyuşturucu, kumar gibi kötü alışkanlıklarla mücadele eden ve Bakanlar Kurulu'nun 2-1288 sayılı kararıyla kamuya birinci derecede yararlı dernek seçilen Yeşilay, "1 milyon afiş" kampanyası başlatıyor. İstanbul İl Mill Eğitim Müdürlüğüile birlikte yürütülecek kampanyada, hazırlanan binlerce afiş okullara asılıyor. Bağımlılık yapan maddelerle ilgili Yeşilay afişleri, kamu ve özel sektörün desteği ile hazırlanıyor ve milyonlarca çocuğa ulaşıyor. Yeşilay Genel Başkanı M. Necati Özfatura "Ülkemizin güzide evlatlarını Yeşilay gençliği yapmak için elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz" diyor. Daha geniş bilgi için: www.yesilay.org.tr > Ahmet Sırrı Arvas (Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Sekreter Yrd.) > Zaman aşımı mı bekleniyor? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na; Ben, SSK emeklisiyim. Enflasyondan kaynaklanan maaş farklarımız, yıllardır ödenmiyor. Bazı mahkemeler lehimizde kararlar verdiler, bu parayı yargı kararına dayanarak alanlar da oldu. Rakam birilerine küçük gelebilir, ama ben ve benim gibi birçok vatandaşa ilaç gibi gelecektir. Daraldığımız şu günlerde, birçok derdimize deva olacak bir miktardır. Durum bu kadar açık, net ve ortada iken, verilmiş yargı kararları bulunuyor iken; işi yokuşa sürmenin, başka yargı kararları ile oyalamanın anlamı var mı? Bu alacaklarımız, zaman aşımına mı uğratılmak isteniyor? > SSK'lı bir vatandaş > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00