Lütfen bu duruma el atın!..

A -
A +

Hükümet sağlık alanında devrim niteliğinde adımlar attı. Kangren halini almış sağlık problemlerine ilk defa neşter vuruldu, cesurca uygulamalar başlatıldı. Bütün bu adımlar dar gelirlinin istediği, faydasını gördüğü ve şüphesiz ki takdir edeceği işlerdi. Zaman geçtikçe işlerin daha da düzeleceğine yönelik kanaat de gittikçe güç kazanmakta... Ama bir sıkıntı ne hikmetse bitirilemedi; hâlâ bazı yerlerde tehlillerin, ameliyatların yolu doktor muayenehanesinden geçiyor. Birçok vatandaş, bu durumdan mustarip olduğunu belirtiyor. Devlet hastanesinde görevli olan, oradan maaş alan bir hekime işinizi yaptırmanız için, illa o civarda açtığı özel muayenehanesine gidip para vermeniz gerekiyorsa, bunu izah etmek mümkün mü? Doktorların özel muayenehane açmalarına, hastaları buralarda ücret karşılığı kabul etmelerine birşey dediğimiz yok; ama bir vatandaşın işi devlet hastanesinde görülmüyorsa, hasta bu muayenehaneye yönlendirilirse işte bu ahlâkî değil. Asgari ücretli, emekli, dar gelirli bir vatandaş, hak ettiği bir sağlık hizmetini almak için maaşının önemli bir kısmını bu muayenehanelere ödemek zorunda bırakılıyorsa; bu normal mi? Vicdana, insafa sığar mı? Hipokrat yeminiyle bağdaşır mı? İşini hakkıyla yapan hekimleri tenzih ederek belirtelim ki, bu çarpık uygulama hâlâ devam ediyor, birçok vatandaş bundan mustarip. Hastanelerde bulunan hastalarla yapılacak bir günlük anket-mülakat bile durumun vahametini ortaya çıkarmaya yeterli olabilecektir. Bu tür ayrık otlarını ayıklamamak, her şeyden önce görevini hakkıyla yapan dürüst hekimlere saygısızlık olur. Lütfen bu duruma da el atın!.. Branş öğretmeni üvey evlat mı? Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ben, Milli Eğitim Bakanlığı'nda görev yapan bir branş öğretmeniyim. Mevzuat gereği branş öğretmenleri haftada 15 saat maaş karşılığı ders okuturlar. 15 saatin üzerinde derse girerlerse her saat için ek ücret alırlar. Sınıf öğretmenleri ise yine mevzuat (1998 tarih ve 98-12120 sayılı Ek ders ücret yönetmeliği) gereği haftada 18 saat maaş karşılığı ders okuturlar,18'in üzerinde okuttukları her ders saati için ek ücret alırlar. Yönetmeliğin bir başka maddesinde (madde 17) "sınıf öğretmenlerinin sınıfına idareci ya da branş öğretmeni girdiği saatlerde sınıf öğretmeni okulda bulunması halinde ek ders görevini yapmış sayılır" denmekte. Bu durum sınıf öğretmeni ile branş öğretmenleri arasında sınıf öğretmenleri lehine bir eşitsizlik, adaletsizlik oluşturmaktadır. Şöyle ki; Haftada 15 saat yani tam maaş karşılığı kadar ders okutan bir öğretmen, hiç ek ücret alamıyor. Aynı okulda 5. sınıfı okutan bir sınıf öğretmeni; müzik, beden, din, İngilizce, iş eğitimi, bilgisayar derslerine branş öğretmenleri girdiği için, o sınıf öğretmeni de haftada 15 saat ders okutmaktadır. Ancak ücret yönetmeliğinin 17. maddesi gereği bu sınıf öğretmeni arkadaşımız girmediği, okutmadığı haftada (12+3) 15 saatin ücretini almakta bu da yaklaşık ayda maaşımızın üçte birini (200 milyon) tutmaktadır. 1. Aynı ders saatini (haftada) okutan iki öğretmen arasında böyle bir haksızlık yapılmaktadır. 2. Yönetmelikte derse girmeyen sınıf öğretmenine ücret verebilmek için "okulda bulunma ve idarece verilen görevi yapma kılıfı konulmuştur. Bizler bu haksızlığın düzeltileceğini beklerken, maalesef bakanlık yeni yönetmelik değişikliği ile gelecek sene bunu daha da genişleteceğini duyurmuştur. Bu haksız uygulama bir an önce durdurulmalı, ya tüm öğretmenler bu haktan yararlanmalı ya da sınıf öğretmenlerine de okutmadıkları dersin ücreti ödenmemelidir. > Halit T. (Branş öğretmeni)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.