Tarih boyunca önemini koruyan, medeniyyetlere beşiklik eden güzel Anadolu şehri Konya, marka olmayı her haliyle hak ediyor. 2 milyon 250 bin nüfusuyla (şehir içi 1 milyon 100 bin), 1 milyar dolarlık ihracatıyla, 900 fabrikasıyla (bunların 150'si yüksek teknoloji ile üretim yapıyor), gecekondusuz oluşuyla, 78 bin öğrencisi bulunan üniversitesiyle bu unvanı fazlasıyla hak eder. Şimdiden bir ekonomi üniversitesi için kollar sıvanmış bile. Ulaşımı ve yaşanması çok kolay. 30 kilometrelik yolu tramvayla 400-500 bin lirayla gitmek, bir dolmuşla cüzi bir parayla şehrin her tarafına gitmek başka hangi büyükşehirde var? Antalya, Adana, Ankara gibi merkezlere 2.5-3 saat mesafede, demiryolu ve havayoluyla her tarafa bağlantısı olan Konya merkezi oluşuyla da çok cazip. 1 adet beş yıldızlı, 4 tane 4 yıldızlı, 5 tane 3 yıldızlı ve başka otelleriyle turizm için de kollar sıvanmış. Konya Hilton'u işadamı Mustafa Sert, 70 milyon dolarlık bir yatırımla yapmış, üstelik kriz ortamında... Peş peşe büyük alışveriş merkezleri açılıyor, bir yıl sonra da doğalgaz verilecek. Ticaret Odası Başkanı Hüseyin üzülmez, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Seyit Karaca, Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Kaşdoğan ve diğer enerjik, dinamik, geniş ufuklu işadamları ve yöneticilerin varlığı da başlı başına bir değer değil mi? Mağduriyetimizi lütfen giderin! Sayın İçişleri Bakanımız ve Emniyet Genel Müdürümüzün dikkatine; 08.11.2003 tarih ve 25283 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan gerekçeli karar aynen şu şekildedir: Emniyet Genel Müdürlüğü 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu 55. maddesi , 14. fıkrası gereğince, "Polis Amiri olduktan sonra yapılan..." bölümü ile ilgili kısmı Anayasaya aykırı olduğundan, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'nca iptal edilmiştir. İptal edilmesinin üzerinden tam bir aylık zaman geçmiştir. İlgililer bu kararı uygulamamıştır. Meslek mensuplarımızın hak ve hukuklarına sağ duyulu ve objektif baktığınızı bildiğimiz için sizi buradan rahatsız ediyoruz. Halka adalet, insan hakları, hak, hukuk dağıtan teşkilatımızın, öncelikle kendi içinde bunu sağlaması gerektiğine inanıyoruz. Bu iptal kararının uygulanmaması ile devletimiz zarara uğratılmaktadır. Bu davanın muhatabı olan 2800 muhtelif rütbedeki personelin dilekçe, kırtasiye giderleri; bu kadar kişinin zaman, iş kayıpları; İdare Mahkemesinin meşgul edilmesi ve mahkeme masrafları, bu kişilerin rütbe, maaş farkları ve faizleri ile personelin motivasyonundaki olumsuzluklar hep devletimize zarar olarak yansıyacaktır. Bu iptal kararından yararlanacak olan 2800 kişinin çoğu A ve B grubu amirlerdir; lütfen amirler arasında ayırım yapılmasın, bu karar biran önce uygulansın... Bir Grup Polis Amiri