Anayasa Mahkemesi, Anayasa değişiklik paketini ufak çaplı bir değişiklikle onayladı. Mahkeme, taslağı ve muhtevayı aynen kabul etmiş, çok ufak tefek ince ayrıntıları ortadan kaldırmıştır. Kaldırdığı o ayrıntılar da Meclis'ten çıkan taslağa gölge düşürmez. Anayasa Mahkemesi Kararı, fikrimiz ve tavrımızda olumsuz bir değişikliğe sebep olmamıştır. Aksine daha da olumlu bakmamıza sebep olmuştur. Verilen karar çıkan tasarı ve paketin ne denli meşru olduğunu da gözler önüne sermiştir. Sivil anayasa hepimizin hakkı idi. Oraya buraya çekerek işi sulandırmaya gerek yok. Ben 1980 Anayasasının bizi, ülkeyi ne hâle getirdiğini en iyi bilenlerdenim. Hiç hikâye anlatmasınlar. Herkes otursun bir düşünsün. 1980'den bu yana 30 yıl geçmiş. 12 Eylül 1980 Anayasası ne getirmiş, ne götürmüş? Bunu düşünürken yanlı değil yansız düşünsün. Eğer bir yan olacaklarsa, milletten, devletten, hayattan yana olsunlar. Ekonomik, sosyal, siyasal, doğal, sanatsal, kültürel; kısacası her alanda 80 Anayasası çok şeylerimizi yok etmiştir. O yüzden biz sivil anayasaya destek olduk. Referandumda "EVET" oyu kullanacağım. Ve sözümün geçtiği her yerde de bunu dillendireceğim. Her siyasi söylemde ağzından halk, millet düşmeyenler, niçin milletin vereceği karardan rahatsız oluyorlar, bunu da anlamış değilim. Biz egemenlik diyorsak, o egemenlik milletin elinde olmalı. Halktan kopuk hiçbir şey olmaz. Halkımız en iyisini doğrusunu bilir. 12 Eylül'de de en iyi kararı verecektir. Ben de bu halkın bir ferdi olarak, "EVET" diyeceğim. Halktan kopuk halka rağmen hayata tutunmaya çalışan siyasi iradeler yok olmaya mahkûmdurlar. Yurt genelinde 81 ilin 64'ündeki temsilciliklerimiz aracılığı ile, halkımızı "EVET" oyu kullanmaya çağıracağız. Bunun için kendi imkânlarımızla broşür hazırlattık. Mustafa Göktaş (Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı) Su fiyatlarında indirim yapılamaz mı? İSKİ Genel Müdürlüğü'ne; Terkoz suyu, 85'lere kadar İstanbullular tarafından güvenle içilebiliyordu. O zamanlar çocuklarımızı doktora götürdüğümüzde, hazır su yerine Terkoz suyunun içirilmesinin daha faydalı olduğu söyleniyor, o yönde tavsiyelerde bulunuluyordu. Sonraki yıllarda, belki de artan aşırı talep sebebiyle, başka birçok suyun karışması mecburiyetiyle, İstanbul'un suyunun kalitesi bozuldu. İstanbul'un sokaklarında bu defa tankerlerle su taşındı, su satan istasyonlar her tarafta açıldı, pet şişelerde satılan sular piyasayı işgal etti... Vatandaş musluktan akan suya para ödüyor, içeceği suyu da ayrıca parayla alıyor. Bu da çoğumuzun bütçesini zorluyor. Birkaç senedir yağışlar çoğaldı, barajlarımız suyla doldu. Bu sebeple, su fiyatlarında biraz indirime gidilemez mi? Teknolojinin bu kadar geliştiği çağımızda, insanların rahatlıkla içebileceği kalitede su sağlanamaz mı? Hüseyin Aksi-İSTANBUL Kendi vatanımızda yabancı muamelesi görmekten bizi kurtarın Sayın Başbakan'ın dikkatine; Ben, 1956'dan itibaren İstanbul'da idim. 60'lı yıllarda çalışmak için birçok vatandaşımız gibi Almanya'ya gittim. Orada yıllarca kaldım, ama ülkemle, mülk edindiğim İstanbul'la bağlarım hiç kopmadı, fırsat buldukça buralara geldim. Zaten akrabalarımız, dost ve ahbaplarımızın çoğu burada, birikimlerimizi de burada değerlendirdik. Sonraki yıllarda, devletimizin teşvikleriyle, birçok insanımız gibi ben de Alman vatandaşlığına geçtim. Bunun için Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinden özel izin alarak, vatandaşlıktan çıktık. Almanya çifte vatandaşlığı kabul etmiyordu, devletimiz de bunu yapmamızın daha doğru olacağını telkin ediyordu. Sonra tekrar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçişimizde problem yaşanmayacağı, her türlü kolaylığın gösterileceği bizzat yetkililerce söylenmişti. Şimdi emekli oldum. Ait olduğum yere, İstanbul'a yerleştim. Ama Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığımız bir türlü gerçekleşemiyor. Müracaatlarımız bir netice vermiyor. Asıl memleketimde, ait olduğum yerde bir yabancı gibi kalıyorum. En kötüsü de, oy kullanamıyorum. Yakında Anayasa için referandum olacak, ben ve ailemdeki 4 kişi oy kullanamayacağız. Bizi de çok etkileyecek bir Anayasa değişikliğinde söz hakkımız olmayacak. Yaptığım küçük bir araştırmada, benim durumumda olan insanlarımızın hiç de az olmadığını öğrendim. Kendi ülkemizde bize yabancı muamelesi gösterilmesin. Doğduğumuz, büyüdüğümüz, yatırımlarımızı yaptığımız, mülk edindiğimiz, ait olduğumuz buralarda gördüğümüz bu muamele reva mı? Yetkilileri dinlemekle, tavsiyelerine uymakla, her adımımızı kanuna uygun atmakla hata mı ettik? Sayın Başbakanım, lütfen bu işle bizzat siz ilgilenin, memleketimizde yabancı muamelesi görmekten bizi kurtarın. Bu referandumda da oy kullanmamız için imkan sağlayın... Hasan Akay-Ümraniye/İSTANBUL > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00