Milletvekili istifaları neyi çağrıştırıyor?

A -
A +

Son zamanlarda milletvekillerinin partilerinden istifa furyaları başladı. Bunların hepsi birlikte istifa etmiyor, havayı daha da ağırlaştırmak için planlı bir şekilde değişik günlerde istifa ediyorlar. Bir kısım istifacılar, seçmen nazarında iyi çağrışımlar bırakmayan partilerde kümeleniyor... 3-4 yıl öncesinin Türkiyesini hatırlatmama gerek yok; çöküntünün izleri henüz silinmedi, çoğumuzun yaraları da yeni yeni kabuk bağlıyor... İşin müsebbiplerini de millet iyi teşhis etti ve unutamayacakları bir ders verdi. Yeni bir partiye güvendi, onun liderine itimat etti, emaneti teslim etti. O lider de şimdiki milletvekillerini listeye aldı. Halk o milletvekilleri tanıyarak oy vermedi, lidere güvendi. Yani o oylar onlara verilmedi. Şimdi kalkıp, halkın vermediği bir gücü, halkın tasvip etmediği, tasviye ettiği partilere aktarırlarsa bu etik olur mu? Buldukları gerekçeler ne? Enflasyonun düşmediğini, faiz ve dövizin aşağı çekilmediğini, ekonomi çarklarının dönmediğini, işlerin iyiye gitmediğini mi söylüyorlar? Hayır, bunların hiçbiri değil... Seslerini duyuramıyor, meramlarını anlatamıyor, ana halkaya dahil edilmiyor olmaları imiş asıl şikayet... Tamam söylediklerinde haklı olabilirler. Bunun için meşru şekilde mücadele etmeleri de makul karşılanır. Bunda da başarılı olmazlarsa, gerekçelerini halka anlatarak, milletvekilliğinden istifa ederler, emaneti sahibine iade ederler. Bu onurlu davranış tasvip de görebilir. Ama güven ortamını zedeleyen, eski kriz günlerini hatırlatan, bazı politik pazarlıkları çağrıştıran tavırları millet büyük bir öfkeyle karşılamaktadır, haberleri olsun... "Eskiden sorumluluk mevkiinde olan birkaç kişi vardı, işler yürümüyor, çarklar durmuştu. Şimdi bir sorumlu var ve işler iyiye gidiyor. Ortalık güllük gülistanlık değil, hatalar var, kabul, ama bunun için de parti içinde mücadele daha doğru değil mi? Gitmekle neyi halledecekler, ne gibi faydaları olacak? Biz oy verirken o şahıslara vermedik ki? Neden emaneti verdiğimiz partiyi zaafa uğratıyorlar? Motel pazarlıklarını çağrıştırıcı olaylar bitti sanıyorduk. Kalıp sabırla doğruları anlatmalarını beklerdik..." Bu sözler isminin verilmesini istemeyen bir seçmene ait... Benzer tepkiler çok, zaten kendilerine de ulaşmış olmalı... Seçmen hiç iyi gözle bakmıyor, haberleri olsun... Bu haksızlığa cevap veriniz Sayın Çalışma Bakanı'na; 13.01.1989'da müracaat ettik, Bağ- Kur'a primlerimizi ödemeye başladık. Bazı şartlardan dolayı 3 yıl gecikmemiz oldu. Kanunla çıkarılan afla, aradaki farkı ödedik, 2004'e geldik. Emekli olmam gerekirken, Bağ-Kur bizi 3 yıl borçlu çıkarmış. Biz hâlâ prim ödüyoruz. Ablamla aynı zamanda ödemeye başlamıştık. O maaşını alıyor, ben ise çok üzgünüm... Bu durumda herkesi borçlu çıkarın... > S.A. Bağ-Kur numaram: 0437952783 / BURSA

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.