Mimar, mühendis ve diğer teknik elemanlara reva mı?

Ülke kalkınmasında, alt ve üst yapısıyla bugünlere gelmesinde yoğun emeği olan, her türlü zor şartlara göğüs geren, biz mühendis, mimar ve diğer teknik elemanlar olarak; sosyal imkanların eksikliği, gün geçtikçe eriyen ücretlerimiz ve buna bağlı olarak kaybolan itibarımızdan dolayı son derece rahatsız ve huzursuz olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Ülkemizin her köşesinde önemli yatırım ve mühendislik projelerinde büyük miktarlarda maddi ve manevi sorumluluklara doğrudan ya da dolaylı olarak imza atttık. Özellikle Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Karayolları, Tapu ve Kadastro ile İller Bankası Genel Müdürlükleri ve DSİ gibi en önemli icra kuruluşları bünyesindeki mühendis ve mimarlar olarak, artık yoksulluk sınırı altında kaldık. Kendi kurumlarımızda işçi statüsüyle çalışan personelin yarısı kadar maaş alıyoruz. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan aynı statüdeki meslektaşlarımızdan 1.5 ila 3 kat düşük ücret alıyoruz. Ayrıca, bunlara göre her türlü sosyal ve ekonomik haklardan mahrum bırakılıyoruz. Anayasa'nın eşitlik ilkesine, "eşit işe eşit ücret" anlayışına aykırı olan bu durum bizi çok üzmektedir. Yıllar geçmesine rağmen, Kamu Personel Yasa Tasarısı'nda bir gelişme olmadığı halde, her hak arayış ve talebimiz de, bu kanun bahane edilerek ertelenmekte, fakat diğer kurumların maaşlarında iyileştirmeler yapılmaktadır. Her türlü kanun, genelge ve verilen 4000-6000 YTL'lik maaşlara rağmen, doğuda çalışacak doktor bulunamazken; teknik eleman 800-1000 YTL'lik maaş ile zorluk ve terör tehlikesi içinde, yetersiz teknik ve sosyal imkanlarla (araç, gereç, servis, lojman, eleman eksikliği vb.) hiçbir mesai, döner sermaye, tazminat gibi ek ödeme almadan bayındırlık hizmeti vermektedir. Ücret dengesini ve sosyal adaleti sağlamak üzere, bütün ilgilileri acilen çözüm bulmaya çağırıyoruz. > Mimar, Mühendis ve Diğer Teknin Elemanlar ------ >>> Sokaklarımız suçlulara kalmamalı Kanayan bir yara haline gelmiş kapkaç ve hırsızlık olayları hızla yayılmakta. İşsizlik, fakirlik ve cehalet büyük tahribatlara yolaçmakta, uyuşturucu bağımlılığı küçük yaşlara kadar inmiş bulunmaktadır. Çocuklarımız ders çalışma ve okula gitme yerine, internet kafeleri doldurmakta, para kazanmak uğruna her türlü kötülüğe hazır bazı art niyetlilerin tuzaklarına düşmektedirler. Sağlıksız ve kontrolsüz göçlerle, varoşlar dolmuş; suç ve suçlu sayısında gün geçtikçe patlama olmuştur. Artık gençlerimize sahip çıkılmalı, sokaklarımız suça ve suçlulara terk edilmemelidir. Açılacak çeşitli kurslarla gençler meslek sahibi yapılmalı ve topluma yeniden kazandırılmalıdır. Zengin yeraltı ve yerüstü kaynakları bulunan bu güzel ülkemizde, insanlarımızı sefalet içinde, suç ve suçlu batağında yaşatmak utancını ve sorumluluğunu hiçbir yetkili taşıyamaz... > Hüseyin Aksu-İSTANBUL ------ Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00