İnsanlarımızın mübarek beldelere ilgisi gittikçe artıyor. Hacca gidemeyenlerin bir kısmı da umre seyahatiyle Mekke ve Medine'ye gitmekte. Rağbetin günden güne artması, bu alanda da birçok seyahat firmasının faaliyet göstermesine yolaçmış. Ama ne yazık ki, bazı firmalar, insanlarımızı bu kutsal yolculukta da dolandırmaktan geri kalmıyor. Erkan Akkuş'tan gelen şikayet, birçok vatandaşımızın başına gelen olaylardan biri. O beldelerin verdiği sabır ve manevi hava, bazı firmalarca fazla istismar ediliyor. "Müracaat nedenimiz Hac ve Umre seyahat organizasyonu yapan bir firma hakkında olacaktır. Yetki belgelerinin olup olmadığını bile bilmiyoruz. Bahsi geçen ilgili firma, Umre Seyahati'nden önce, her şeyi tozpembe olarak anlatıp, mukaddes topraklarda (Mekke ve Medine'de) 4 yıldızlı otellerde konaklama yapılacağını beyan etmiş. Yemekli seçenek tercih edilmiştir. İş uygulamaya geldiğinde ise, bırakın 4 yıldızlı oteli, umre için giden kardeşlerimiz dar bir odaya hapsedilmiş, bir bardak çay bile çok görülmüştür. Bu firmalara hadleri bildirilmelidir. Reklam yapmaya gelince ele avuca sığmayan bu firmalar, hizmete gelince mukaddes topraklarda insanlara kan kusturmaktadırlar. Bu durumun yanlarına kâr kalmayacağına ve bir gün hesap sorulacağına gönülden inanıyorum. Bizim arkadaşlarımız, annelerimiz, babalarımız yandı. Yeni gideceklere aynı sıkıntının yaşatılmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Haksız kazanç sağlayan bu firma ve sahiplerine gereken ceza verilmelidir..." Yetkililer bu işe bir an önce el atmalı, kutsal yolculukta bile insanlarımızı dolandırmaktan geri kalmayan firmaları cezalandırmalıdırlar. 27 yıllık öğretmene bu yolluğu çok mu görüyorsunuz? 27 yıl öğretmenlikten sonra, 1 Eylül 2004 tarihinde emekli oldum. Malumunuz olduğu üzere, geçmiş yıllarda çeşitli suiistimellere sebep olduğundan dolayı, emeklilikte ikametgah beyanına bağlı yolluk ödemesinden vazgeçilmiş ve her emekliye standart yolluk ödemesine başlanmıştı. Bu yıl için emeklilere 500 milyon TL yolluk ödemesi yapılıyor. Emeklilikle ilgili her türlü işlemlerim bitti. İkramiye ve maaş ödemeleri yapıldı. Ödenek olmadığı gerekçesiyle tarafıma yolluk ödenmedi ve Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla ödenek istendi. Ancak bugüne kadar yani 18 Kasım 2004 tarihine kadar geçen ikibuçuk aylık sürede hâlâ ödenek yokluğundan yolluğumu alamadım. Şimdi aracılığınızla Sayın Milli Eğitim Bakanımıza ve Sayın Maliye Bakanımıza sormak istiyorum; Acaba bu 500 milyon TL yolluğu 27 yıl ülkesine hizmet etmiş bir öğretmene çok mu görüyorlar? Vatandaşın devlete olan herhangi bir borcunu bir ay geciktirmesi halinde bu borç neredeyse yüzde yüz artışla iki kat olarak tahsil edilirken, devletin vatandaşa olan borcunu ödemede bu kadar duyarsız olması adalet ölçülerine uygun mudur? Necip Kayı (Niğde Anadolu Öğretmen Lisesi Emekli Fizik Öğretmeni)