Müşteriye verilen değerle itibar kazanılır

18.01.2005 tarihli gazete yazınızı okudum. Sayın Ali Anlağan'ın başına gelenlere üzülmemek elde değil. Aslında Ali Beye değil, genel anlamda, tüketici hakları anlamında, Avrupa Birliği üyesi olan bir ülkenin dünya çapında büyük bir otomotiv firması olan BMW'nin düşürüldüğü duruma acıdım... Çünkü BMW firması için bir X5 çok önemli bir maliyet teşkil etmez. Ama ya kaybettiği itibar?.. Bocsh'un güzel bir sözü vardır. "İnsanların güvenini kaybetmektense para kaybetmeyi yeğlerim" şeklinde. Bu söz bir ara tüm Bocsh bayilerinde asılı idi. Ben bu sözden etkilenip tüm beyaz eşyamı bu firmadan aldım ve gayet de memnunum. Benim S model S320 Mercedes aracım var. Aracıma temmuz ayında arkadan çarpmışlar ve Koluman AŞ-Kartal'da tamir ettirmiştim.Tamirden çıktıktan sonra birkaç kez arayıp servis hizmetinden memnun olup olmadığımı sordular. Şu an Adana'da çalışmaktayım, aracı kontrol için Mersin Koluman'a davet etmekteler. İş yoğunluğum nedeniyle götüremedim. Ancak ilgileri beni çok duygulandırdı. BMW'nin bu tavrı ile kıyas edilince, Mercedes firmasının büyüklüğü ve Koluman AŞ.'nin tüketiciye verdiği değeri takdir etmemek mümkün değil. Firmaların farkı buralarda ortaya çıkıyor galiba... Hüsnü Sarıkaya (Cumhuriyet Savcısı-ADANA) YÖK neden zorluk çıkarıyor? YÖK Başkanlığı'na; Üniversiteyi kazandığım halde yerleştirilmedim. İki kere itiraz ettim. 14.10. 2004 tarihli dilekçeme gelen cevap üzerine telefon açtım, "Eşit Ağırlık" olarak algıladıklarını söylediler. 28.12.2004 tarihli ikinci dilekçeme müteakip telefon açtığımda, "Dil" olarak algıladıklarını belirttiler. Fakat ben tercihimi 2004 yerleştirme formundaki "Sosyal Bilgiler ve Edebiyat" olan kendi alanımı kapsayan, "Bakü Devlet Üniversitesi Azerbaycan Dili ve Edebiyatı" bölümünü yazmıştım. Anlaşılamayan bir sebeple kaydım yapılmadı. Yetkililer ise mahkemeye müracaat etmemi tavsiye ediyor. Normal ve kazanılmış bir hak için neden mahkemeye gitme mecburiyetinde bırakılıyorum? Kurumlar, vatandaşı normal bir hak için neden uğraştırıyorlar? Bahattin Akbal-MERSİN Bursa Terminali'ne çeki düzen verin! Bursa terminali içinde bulunan büfe ve kafeleri görünce içimiz kan ağlıyor. Temizliğe gereği gibi dikkat edilmiyor. Fiyatlar da çok yüksek. Yeterince denetlenmedikleri için herkes istediği gibi at koşturuyor. Terminale sık sık gitmek zorunda olan bizler mağdur ediliyoruz. Terminal yatkililerine sesleniyoruz; lütfen buralara çeki düzen verin. Bu görüntüler koskoca Bursa'mıza hiç yakışmıyor... Nuri Canlı-BURSA Hipokrat kızar! Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastanelerde çalışanlar, bundan böyle performansa göre Döner Sermaye ücreti alacaklarmış. 1.5 milyar maaş alan bazı doktorlar 4 milyar da Döner Sermaye'den alıyorlarmış. Ama bu maaştan da memnun olmayanları duyuyoruz... El insaf; Türkiye şartları, diğer memurların aldıkları maaşlar hiç mi göz önüne alınmıyor? "Hipokrat yemini"nde kanaatkarlık da yok mu? Veli Kıllı-ÇANAKKALE