Ne olacak vatandaşın hali?

Kapkaç, hırsızlık, tinerci saldırısı, cana kast olayları aldı başını gidiyor. Büyük şehirlerdeki vatandaşlar sokağa çıkmağa korkuyor. Dehşet verici olaylar her gün gazete ve televizyon haberlerini işgal etmekte... Basına yansımayan, ara sokaklardaki vatandaşı adeta esir alan olaylardan haberi olan var mı? İnsanlar adeta sindirilmiş, evinden çıkamıyor... "Yenibosna, Yıldırım Beyazıt Caddesi Köyüm Sokakta ikamet etmekteyim. Esrar satışı o kadar yayıldı ki, sokağımızda bu iş aşikare yapılıyor. Bu işi yapanlar sokağımızın başında toplanıyor. Çıkan vatandaştan sigara istiyorlar, bıçak çekip para istiyorlar. Sokağa çıkamaz, evimizden dışarıya adımımızı atamaz olduk. Çoluk-çocuk, mahalle sakinleri olarak hepimiz çok tedirginiz. Lütfen bizi bu beladan kurtarın, esrarkeş takımını uzaklaştırın!..." İsminin yazılmasından çekinen bir vatandaşın anlattıklarının bir bölümü bunlar. Arayıp aynı dertten mustarip olan başkaları da var. Şüphesiz aynı şikayetler ilgililere de gidiyor... Peki ne olacak bu vatandaşın hali? Başının çaresine kendi mi bakacak? Yersiz, yurtsuz, ipsiz, esrarkeş, tinerci çeteleri şehirleri esir mi alacak? Nedir problem; yasalar mı, başka sebepler mi? Yetkililer, vakit geçtikçe bu işin büyüdüğünün farkındalar mı? Vatandaşın sabrı tükenmek üzere, biriken öfke tehlikeli olabilir... Fotokopi kuyrukları hasta vatandaşları isyan ettiriyor Başbakanlık Müsteşarı Sayın Ömer Dinçer'in dikkatine; Eczaneler, ilgili kurumdan ilaç bedelini alabilmek için; sağlık karnesindeki ilaçların yazılı olduğu reçeteyi alarak (fotokopiye gerek görmeden), hastanın ilaçlarını vermektedirler. Sağlık ocakları ve hastaneler de aynı belgenin 2. nüshasını alarak, hastalarını muayene etmeliler. Neden sağlık karnesinin, kimliğin fotokopileri hastalardan isteniyor? Muayene bedelini kurumdan alabilmek için neden hastalar fotokopi kuyruklarına gönderiliyor? "Fotokopi parası var mı yok mu? Hastanın yürümeye mecali var mı, yok mu?" Hiç soruldu mu? Neden sağlık ocakları ve hastaneler de eczaneler gibi yapmıyor? Fotokopi kuyrukları vatandaşı isyana götürüyor... > Bir vatandaş-GEBZE Katsayı haksızlığı devam mı edecek? Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ben, Meslek Lisesi öğrenci velisiyim. 2003-2004 öğretim yılında öğrencim Manavgat Endüstri Meslek Lisesi Bilgisayar Bölümü'nden mezun oldu.. Tahmin ettiğiniz gibi, bizim sıkıntımız ÖSS'deki katsayı adaletsizliği. Geçen yıl adaletsizliği ortadan kaldırmak için büyük çabalar sarf ettiniz. Ne yazık ki büyük umutla beklediğimiz sonuç çıkmadı. Umutlarımızı 2004-2005 öğretim yılına bıraktık. Benim öğrencim bilgisayar bölümünden mezun, ama Bilgisayar Mühendisliğini seçerse, düz lise öğrencisinden geride başlayacak yarışa. Bilgisayar bölümünü bitiren bir öğrenci, Bilgisayar Mühendisliğini seçerse, yanlış bölüm mü seçmiş olur? Bu hangi mantıkla açıklanır? Buna hangi insanın vicdanı el verir? Bu öğrencilerin hakkına cebri şekilde bir gasp var... TBMM'nin açılışında, adaletsizliği ortadan kaldıracağınızı söylediniz. Ama böyle bir çalışmanızın olduğu duyulmuyor. ÖSS kılavuzları dağıtılmaya başlandı. Vakit geçmek üzere... Meslek liseliler üvey evlat mı ki yarışa 30 metre geriden başlasın. Sizden ek puan falan istemiyoruz, en azından şu start noktalarını aynı yerden başlatın. Mehmet Yaşar