16.08.1995 yılında, "Kat'i Noter Satışı" ile, 1972 model arabamı Ömer Çakır'a sattım. Alan şahıs 2 yıl arabanın bandrollerini ödemiş (1997 yılına kadar). 1997 yılından sonra, arabanın vergisi 2003 yılına kadar ödenmemiş. Bana her yıl Vergi Dairesinden borç tebligatı gelmektedir. Defalarca Vergi Dairesine gittim. Noter satışlarını gösterdim, fotokopilerini verdim. "Ben arabayı 1995 yılında sattım ve şu anda üzerimde değil. O şahsı arayın" dedim. Vergi Dairesinden bana söylenen şu: Kanunlar o zaman değişikmiş, noter satışları göndermemiş. Daha bir sürü bahane... Bunun dışında, trafiğe, karakola yazı yazdım; bir sonuç alamadım... Peki, Türkiye'de Noterler, Vergi Daireleri nasıl çalışır? Benim elimde noter satışı olduğu halde, benden arabanın vergisi nasıl istenir? Noterlerin yaptığı işlemin bir hükmü yok mu? Noterlerin yaptıkları bu işlemler geçerli ve yeterli değilse ilan edilsin de vatandaşlar mağdur olmasın. > Halil Hakkı Gülşen Yakakent Kınık / İZMİR Fazla ödenen Motorlu Taşıt Vergisi Sayın Başbakan ve Sayın Maliye Bakanımızın dikkatine; Devletimizi, sizlerden önce 3-4 yıl yöneten 57. Cumhuriyet Hükümeti'nin yaptığı haksız, adaletsiz bir uygulamayı bildirmek istiyorum. Otomobilime "OTOGAZ" sistemini taktırıp, hukuka uygun olsun diye ruhsata işlettim. Halen işletmeyen binlerce araç var. 2001 yılı Motorlu Taşıt Vergisi'nin: Ocak ayında ilk taksitini 179.970.000 TL olarak, Temmuz'da ikinci taksitini 48.640.000 TL olarak ödedim. Aradaki fark, 131.330.000 TL (fazladan ödediğim). Fazladan ödemek zorunda kaldığım parayı, devletimiz bana geri ödemediği gibi, sonraki yıllardaki (2001 Temmuz-2002 Ocak-2002 Temmuz-2003 Ocak) ödediğim Motorlu Taşıt Vergisi'ne mahsup da yapmadı. Devletin devamlılığına inanmakla birlikte, asıl sizin "adalet" anlayışınıza sığınıyor durumu bildiriyorum. (Belgeleri mevcuttur) ve saygıyla arz ediyorum. > Durdu Semercioğlu - OSMANİYE Diplomamız ne işe yarar? Anadolu Üniversitesi yetkililerine; Ben Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu bir gencim. Okulu başarı ile bitirdim. Fakat bize okul süresince, okul bittikten sonra ne iş yapabileceğimiz hususunda bilgi verilmedi. Hangi mesleği seçeceğiz, noterlik, muhasebecilik yapabilecek miyiz? Ne tür bir devlet kademesine girebileceğimiz, topluma nasıl faydalı olabileceğimiz anlatılmadı. Uzun ve zahmetli bir eğitimde bunların da anlatılması gerekmez mi? Lütfen yetkililerle görüşün. Bize aydınlatıcı broşür basın, akademik danışmanlık verin. Mesela, yüksek lisans yapmak istiyorum, ama nasıl ve ne için yapıldığını bilmiyorum; kendi branşımda mı, yoksa başka branşlarda mı yapmamın daha faydalı olabileceği hususunda fikrim yok... > Kenan Uygül Bizim halimiz ne olacak? Ben, Meslek Yüksek Okulu mezunu, işsiz üniversite mezunlarından yalnızca biriyim. Eğitimimizi tam olarak almamıza ve gerekli bilgi, becerilere sahip olmamıza rağmen, özel sektör, ya da kamu sektöründe istihdam edilmiyoruz. Hükümet'ten isteğim, bizim bölüme de (Büro Yönetimi ve Sekreterlik) bu sene yapılacak Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (2003 KPSS) yer ayrılması. 2002 KPSS'de teknik ve adalet bölümlerine yer ayrılmasına rağmen, biz idari bölümler sınava alınmadık. > Bir grup işsiz MYO mezunu