Nükleer enerji kötü mü?

Son soğuk hava dalgası da enerji kaynaklarımızın ne kadar güvensiz olduğunu gösterdi. Bize enerji sağlayan ülkelere de fazla güvenmemek gerektiği görüldü. Herkes istediği gibi gazı kısabiliyor, başka amaçlar için kullanabiliyormuş. Enerjide tamamen dışarıya bağımlı olmanın sakıncaları bir defa daha görüldü... Enerjisiz yaşamanın, üretimin, ekonominin felç olduğu gerçeğiyle bir defa daha yüzleştik... İç kaynaklara yönelmek gerektiği hususunda herkes hemfikir. Petrol, doğal gaz kaynaklarımızın yetersiz olduğu biliniyor. Hidrolik ve kömür kaynaklı enerji ile de bu açık kapatılabilir mi? Artık daha fazla gecikmeden nükleer enerji tesislerini kurmamız gerekir. Belli başlı bütün ülkelerin yıllardır kullandığı bu kaynağı, marjinal bazı düşünce sahiplerinin engellemeleri yüzünden es geçemeyiz. Dörtbir yanımız bu tür tesislerle çevrili iken, hâlâ güvenlik ve çevre endişeleriyle bu kaynağı tepemeyiz. Bu alanda adım atan yetkililer hep son anda işi yavaşlattılar. Umarım bu defa aklın ve sağduyunun gereği yapılır. Son kriz bize bu adımı attırırsa bu kârdır. >>Tayinlerde bazı adaletsizlikler yapılıyor Milli Eğitim Bakanlığı'na; Bursa'da bir ilköğretim okulunda idarecilik yapıyorum. 1. 13 yıllık öğretmenim, tayin isteyeceğim ama korkuyorum. Çünkü, il içi atamalar yapılıyor, sonra il dışından gelenler atanıyor. Bu da, il dışından gelen öğretmeni köy ya da kasabaya mahkum ediyor. Zorunlu hizmeti yapmış ve yıllarca köyde çalışmış biri olarak, bu bizi çok üzüyor. Bakanlık, il içi ve dışı tayinleri, hizmet puanı hesabıyla aynı anda yapsa, adalet sağlanmış olur. 2. Bakanlık, Yönetici Atama Yönetmeliği'nde, "idareci olarak 2 yıl sonunda il içi, 3 yıl sonunda il dışı tayin istenir" yazıyor, Başvuru yapınca, il müdürlüğü, "böyle bir uygulama yok" diyor. Ben, müdürlükten istifa edip, öğretmen olarak tayin isteyeceğim. Bu durum için ille İdare Mahkemesine mi gidelim? A.B. >> Verilen haklar geri alınır mı? Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ben, Su Ürünleri Mühendisliği mezunuyum. Bizim bölümle ilgili kadro açılmıyor, atama yapılmıyor. 6 yıldır bekliyorum, Sınıf Öğretmenliği Formasyon eğitimini tamamladım. Mevzuat değiştirildi, öğretmen olma hakkımız elimizden alındı, tayinimiz yapılmıyor. Bunun hak, hukuk, adalet ve verilmiş hakların korunması ilkesiyle bağdaşır yanı bulunmamaktadır. Atamalarda yüksek puanlar alan arkadaşlarım ve ben Sınıf öğretmenliğ'ne atanamazken, 40 puan ve altı alan arkadaşlarımızın atanması doğru mudur? Onların Eğitim Fakültesi mezunları olduklarını söylüyorsanız, öyleyse neden bu tür bir sınav yapılıyor, neden bu sınava bizler de alınıyoruz? Bize resmi kurumlarca verilmiş formasyon eğitiminin ve bu belgenin hiç mi hükmü yok? Neden bir hayal uğruna yıllarca bizi oyaladılar, emeklerimizle oynadılar? Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağına, haksızlıkların son bulacağına dair söz vermiştiniz. Öyleyse bu haksızlıklar neden? Daha önce tanınmış haklardan nasıl vazgeçilir, devlette devamlılık esas değil mi? Gökhan Soydan (Su Ürünleri Mühendisi) >> Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00