"Ödül" mü, "ödün" mü?

Basından öğrendiğimize göre, kamuda hantallığın giderilmesi ve verimliliğin artırılması için performansa dayalı ücret sistemi getirileceği ve ilgililerin ödüllendirileceği düşünülüyor.Bu ödül değil, ödündür. Kamuda vazifeli olanların en iyi şekilde iş yapmaları, dürüst olmaları kendileri için bir şeref ve vatandaşlık görevidir. Aksi davranışların ne olduğunu ise yazmak istemiyorum. Bir de iyi çalışsınlar diye parayla taltif edilecekler, bu yanlıştır ve ayıptır. Layıki ile görev yapmayanların kapı önüne konulacaklarını bilmeleri, iyi çalışanlara ve topluma bir ödüldür. Üç-beş yıldır askerden gelip 100 milyon liralık maaşla iş bulamayanlar var iken, bu fikrin yanlış ve telafisi zor bir çıkmaz olduğunu düşünüyorum. Sayın Başbakan, Bakanlar ve Parlamentoyu tebrik eder, başarılarından başka bir alternatif olmadığının bilinmesini ve tüm kararlarda iki düşünüp bir tatbik etmeleri dileğimle saygılar sunarım. > Ekrem Yeşilyurt Emniyet Genel Müdürlüğü'nden açıklama 1 Aralık 2002 tarihli Türkiye Gazetesi'nin 13. sayfasında yayımlanan "ÖSS puanı dururken yeni bir sınava ne gerek var?" başlıklı yazınız incelenmiş ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. 09 Mayıs 2001 gün ve 24397 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4652 sayılı Polis Meslek Yüksek Öğretim Kanununun 10. Maddesinde "Polis Meslek Yüksek Okullarına, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından Öğrenci Sınavını kazanan ve Bakanlıkça ihtiyaç duyulduğu kadar genel lise, erkek teknik öğretim, kız teknik öğretim ile ticaret ve turizm öğretimine bağlı okul mezunları arasında yapılacak özel yetenek sınavında başarılı olanlar alınır..." hükmü mevcuttur. Polis Meslek Yüksek Okulu öğrenci adaylığı yazılı sınavı, anılan kanun maddesi hükmü ile kanun gereği çıkarılan ve 29 Ağustos 2001 gün ve 24508 salıyı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Polis Meslek Yüksek Okulu Giriş Yönetmeliğinin 11. Maddesindeki "Yazılı sınav, her yıl ÖSS sonuçlarının ilan edildiği tarihe göre adayların başvuruda bulundukları Yüksek Okul Müdürlüklerinde Akademi tarafından belirlenen tarihte ve sınav kurullarınca yapılır..." hükmüne istinaden yapılmaktadır. > Basın Merkezi Bu da savurganlık değil mi? Konya'nın Akşehir ilçesinde yaşayan bir vatandaşım. Yeni Hükümet "savurganlığın üstüne gideceğiz" diye beyanatlarda bulunuyor. Ben de duyarlı bir vatandaş olarak, Akşehir'de yapılan savurganlığı bildirmek istiyorum; Yaklaşık 3 sene evvel Akşehir Ziraat Bankası'nın binasında komple bir tadilat yapmışlardı, şu anda tekrar tadilat yapılıyor. Bu iş için milyarların gideceği söyleniyor. Yakın bir zamanda tadilat yapılmasına rağmen, bu kadar para harcanarak tekrar tadilat yapılıyorsa, "bu da bir savurganlıktır" diye düşünüyor ve gerekli kurumlarca bu savurganlığın hesabının sorulmasını istiyorum. > İsmi mahfuz - AKŞEHİR Adalet istiyoruz Milli Eğitim Bakanlığı'na; Zaten ezilenler her zaman Meslek Liseliler oluyor. Anadolu Meslek Lisesinde okuyoruz. Ama geleceğimiz parlak değil. 4 yıl boyunca donanım, yazılım, paket programlama; yani bilgisayarı kapsayan her seyı öğreniyoruz. Biz Bilgisayar Bölümü'nde olduğumuz için sayısalcıyız. Ama ne Kimya dersi, ne Fizik, ne de Matematik dersi var. 23 saat meslek dersi görüyoruz ve bizi diğer liselerle aynı sınava sokuyorlar. Bu büyük bir haksızlık! Bizim istediğimiz, Anadolu Meslek Liseleri mezunlarına ya 4 yıllık okullara sınavsız geçiş, ya da bilgisayarla ilgili bir sınavla girilmesinin sağlanması... Umarız ki yetkililer sesimizi duyar... > Hilal Dokur (Okul Başkanı) -GİRESUN Lojmanlar satılsın! Lojmanların satılmasını istiyorum. Bu lojmanlardan belli memurlar yararlanmaktadır. Diğer memurlar yararlanamamaktadır. Memurlar arasında ayırım ve haksızlık yapılmaktadır. Yıllardan beri yapılan bu haksızlığı önlemek için devletin lojmanlarının ve dinlenme tesislerinin satılmasını istiyorum... Böylece devlet, hem büyük bir yükten kurtulur, hem de memurlar arasında eşitlik sağlanmış olur... > Sinan Suer