Öğrenci affı üniversitelerin insafına mı kaldı?

A -
A +

Yaşanan kriz, büyük depremler ve olağandışı şartlar sebebiyle okullarıyla ilişkileri kesilmiş çok sayıda öğrencinin mağduriyetini gidermek maksadıyla 5316 sayılı Kanun çıkarıldı. Bununla şartları uyan öğrencilere yeni bir fırsat verilerek, okullarına dönme imkanı getirildi. Bu affın çıkmaması için her yolu deneyen üniversitelere rağmen, Meclis iradesi vatandaşın tercihi doğrultusunda tecelli etti, bu kanun çıktı. Ama gelen bilgilere göre bazı üniversiteler bu kanunu işlevsiz hale getirmek için olmadık engeller çıkarıyor. Kanun hükmü açık olmasına rağmen farklı uygulamalara şahit olunuyor. Bu keyfilikten yakınan Cevdet Solmaz, haklı olarak, mağdur olan binlerce kişinin ne yapacağını yetkililere soruyor! "Bu kanun üniversiteler tarafından farklı uygulamlara tabi tutulmaktadır. Şöyle ki; sınıf geçme sistemi uygulayan İstanbul, Selçuk ve Sakarya Üniversitelerinde 'Sınıf geçme sistemi uygulayan yükseköğretim kurumlarında en çok üç dersten başarısız olup bir üst sınıfa geçemeyen öğrencilere; üst sınıfa devam etme ve alt sınıfta başarısız oldukları dersler için üç sınav hakkı verilir. Not ortalaması sebebiyle sınıf geçemeyen öğrencilere de bir üst sınıfa devam etme ve istedikleri üç dersten not yükseltmek için bir sınav hakkı tanınır; mezun olamayan öğrencilere ise istedikleri üç dersten not yükseltmek için bir sınav hakkı tanınır' hükmüne göre kaydı silinmemiş ve üç dersten kaldıkları için bir üst sınıfa geçemeyen öğrenci başvurularını kabul ederken; Anadolu Üniversitesi aynı durumdaki (üç dersten kalan ve kaydı silinmeyen) öğrencilerin aftan yararlanma başvurularını kabul etmemektedirler. Gerekçelerini ise, 'üniversite senatosunun aldığı karar' şeklinde açıklıyorlar." Başvuruların bitimine az kaldı. Yetkililer bu duruma bir açıklık getirmeyecekler mi? Kıyafet ve başka hususlarda çok hassas olduğu gözlenen YÖK'ün, buna bir çözüm bulması gerekmez mi? Başbakan demişti "vize şart" diye... Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul'a vize şart" demişti. Haklılığı her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Türkiye'nin dörtbir yanından bazıları evlerini terk ederek, çoluk çocuk akın akın İstanbul'a geldi, geliyor. Gençler, hele hele genç kızlar bu büyük şehirde sefil duruma düşerek, her suça yöneliyorlar. Televizyonlarda yayınlanan bazı dizilerden de etkilenen genç kızlarımız tuzağa düşüyor, gençlerimiz şiddete yöneliyor. Hırsızlık, kap-kaç, gasp, dilencilik, darp, uyuşturucu, tiner bağımlılığı tecavüz ve cinayetler artık sıradanlaştı. Birkaç kişi bir araya gelip çete kuruyor, terör estiriliyor. İstanbul'u ahtapot gibi saran bu çeteler ve başıboşlar yüzünden herkes tedirgin. Vatandaş ailesiyle eskisi gibi rahat dolaşamıyor. Sokaklar, caddeler, trenler, sahiller, meydanlar serserilerle dolu. Buna bir çare bulunmalı. Başbakan haklı, büyükşehirlere taşınmak mutlaka bir şekle bağlanmalı... > Necip Yozgatlı-İSTANBUL Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.