Okullar bazı resmi kurumların rant kapısı mı?

A -
A +

Ülkemizde eğitim parasızdır güya. Teorik olarak durum böyle. Çok az sayıdaki özel okul da devede kulak bile sayılamayacağı için bu kuralı bozmaz... Ama gerçek öyle mi? Her Türk vatandaşına gelen faturaların bir kısmında "Eğitime Katkı Payı" diye bir kalem para alınmaktadır. Çocuksuz aileler, çocuğu hiç okumayanlar, şu anda okuyan çocuğu bulunmayan aileler dahil, yoksulluk sınırının altında olan vatandaşlar bile bu parayı vermek zorunda. Dolaylı olarak bazı faturalardan bu paralar kesilirken, okula giden çocuklar için de belli bir miktar para resmen talep edilmektedir. Peki bu paralar okullara harcanıyor mu, nerelere gidiyor? İstanbul varoşlarında bulunan okullara gidilip görülünce, bu paraların okullara harcanmadığı anlaşılıyor. Ama işin iç yüzünü daha iyi anlamak için, ismini saklı tutacağım bir okul müdürümüzün yazdıklarını aşağıya alıyorum: "Ben bir okul müdürüyüm. Okulumuza Milli Eğitim'den herhangi bir destek gelmiyor. Devletin okullara desteği, bir kışlık kömürü, bir de elektrik-su parası. Ama onları da zamanında ödemiyorlar, bize sık sık yazılar gönderilerek, mahalli imkanlarla ödememiz isteniyor. Elektrik ve su paralarını Özel İdare ödüyor, buna karşılık Özel İdare, 12 ay boyunca ayda 650 milyon lira kirayı kantinden alıyor. Bu kirayı biz alırsak, o faturaları da onların ödemelerine gerek kalmayacak... Okulumuzda devletten maaş alan sadece bir hizmetli var. Maaşını koruma derneğinin ödediği 5 hizmetliyi de biz bulup çalıştırıyoruz. Üstelik bunların sigortalarını da bizim ödememizi istiyorlar. Bu da yetmezmiş gibi, her kurum için okuldan yardım isteniyor. İşte birkaç örnek; İstanbul Valiliği sokak çocukları için rozet, vb. hazırlamış, tanesi 1.500.000 TL.'den okullarda satılsın diye. Afet pulları, Türk Hava Kurumu zarfları, görme özürlüler için zarf dağıtıldı. Kızılay'a yardım toplandı, ayrıca son ay öğrenci sayısı kadar tanesi 500 bin liradan kızılay pulu gönderildi. Kanser pulları, polis konseri davetiyeleri ve aklımıza şu anda gelmeyen bir sürü yardım kalemi... Bizler öğretmenlerden, öğretmenler de çocuklardan bu yardımları istemekten utanır hale geldik. Ama 'ilköğretim parasız' diyenlerin kılları bile kıpırdamıyor"!.. Artık vatandaşı kandırmaktan vazgeçilsin. "Parasız eğitim" safsatası bırakılsın. Gücü yetenin hakkıyla katkıda bulunacağı, gücü yetmeyene de gerçekçi formüllerin geliştirildiği; dolaylı para çarpmalarının bulunmayacağı bir eğitim. Diğer alanlarda olduğu gibi, eğitim ve öğretimde de devletçilik yürümüyor, bunu artık itiraf edelim!. Bu parayı neden ve nasıl öderim? TEDAŞ Genel Müdürlüğü'ne; Benim evime her ay 30 ile 40 milyon liralık elektrik faturası gelirdi. Son gelen fatura 387.570.000 T.L. Yetkililere müracaat ettim, kaçak olabileceğini, bunun için bir elektrikçi götürüp inceleme yaptırmamın doğru olacağını söylediler. Elektrikçi götürdüm, buz dolabının toprak hatlı prizinde bir problem olduğu tesbit edildi, tamiratı yapıldı. Şimdi bu parayı benim ödememi istiyorlar. Peki, kullanmadığım enerjinin parasını nasıl ve neden ödeyeyim? Ben emekli bir adamım. Ayda 225 milyon maaş alıyorum. Üniversite ve liseye giden iki kızım var. Evim de kira. Ekmeğe muhtacım. Bu parayı nasıl ve nereden ödeyeyim? > Bülent Yazgılı (Abone No: 0084925.0) - ANTALYA Emekli öğretmenlerin hakkı iade edilsin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na; Yetkililerin aldığı bir kararla, indirimli bilet, indirimli akbil hakkımız ve tarihi yerleri ücretsiz ziyaret hakkımız elimizden alınmıştır. İlk başlarda bütün öğretmenler bu haklardan mahrum edilmişti. Ancak, sonradan çalışan öğretmene bu hak iade edildi, maalesef biz emeklilere edilmedi. Bu büyük bir haksızlık değil mi? Hani öğretmene saygı, yardım/ Yoksa emekli olunca öğretmenlik bitiyor mu? Yaşlıya daha fazla ilgi gerekmez mi? Emekli olmak suç mu/ İlgililerden, bu konuyu bir daha gözden geçirmelerini bekliyoruz. Bu haksızlığı, bu hakkı elimizden alanlar gidersin istiyoruz. Meclistekilere seslenmek istiyoruz; sizi yetiştirenleri bu haksızlıktan kurtarın. İstanbul'da yaşayan birisi olarak Sayın Ali Müfit Gürtuna'dan ilgi bekliyorum. Ankara bu işe el atmazsa siz el atın. En kısa zamanda talimat verin ve bu haksızlığı giderin. Emekli öğretmenin sesine kulak verin. Ellerinden aldığınız bu hakkı onlara iade edin. Sizleri yetiştiren insanlar buna layık değil mi? > Mustafa Altuncu - İSTANBUL Kapısını hiç açmadığım daireme 63 milyonluk elektrik faturası geldi TEDAŞ Genel Müdürlüğü'ne; Elektrik faturalarımıza 2001'in Mayıs'ından itibaren her ay 8-5 milyon arası ilaveler yapılarak geldi. Kapısını hiç açmadığım daireme 63 milyonluk elektrik faturası geldi. Defalarca yetkililere müracaatta bulunduk; söylediklerine göre, sayaçlar okunmadan tahmini olarak yazılıyormuş. Peki bunda vatandaşın günahı ne? Hani hukuk devletiyiz, böyle hukuksuzca işler olur mu? Haksız bir şekilde nasıl para alınır? Keyfi zamlarla paramız nasıl gaspedilir? Yoksa bütün bunlar bizden para toplamanın kibar bir kılıfı mı? Sayaç okuma işi bunca zaman halledilmez mi? Halledilmemişse bunun ceremesi neden biz vatandaşa çektiriliyor? Yetkililer artık bu işi düzeltsin ve mağduriyetimizi gidersinler... > Bayram Ali Türk - G.O.P - İSTANBUL

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.