Önce bataklığı kurutun!

A -
A +

Şehirlerde can güvenliğinin ciddi biçimde tehlikede olması vatandaşı derin derin düşündürüyor. Kapkaç, hırsızlık, yankesicilik, dolandırıcılık, gasp, cinayet, esrarkeş ve tinerci saldırıları gibi suçlar bir günde patlama göstermedi. Bunların bir altyapısı var. Okullarımızın civarında art niyyetli kişilerin çocuklara tek tek sigara vererek, onları tiryaki yaptıkları, bazen devamında esrar gibi uyuşturuculara da tevessül ederek, onları kötü emellerine alet ettikleri yazılıp, çiziliyor; yetkililer de bunu biliyor. Körpecik yavrularımızı zehirleyen bu kişilere karşı kalıcı tedbir alındı mı? Maç teröründen herkes şikayetçi. Gruplar halinde maça giden, ya da maçtan çıkan gençlere hiç dikkat ettiniz mi, gözlerine baktınız mı? Bazılarının her an saldırmaya hazır, her suçu işlemeye meyyal oldukları görülmüyor mu? Bunların bir kısmının içkili, hatta uyuşturucu aldıkları fark edilmiyor mu? Bu gençleri organize edenler, kötü emellerine alet edenler de mi yetkililerce bilinmiyor? Elbette hepsi tek tek biliniyor. O halde tedbir alınması için illa cinayet olması mı gerekir? Kapkaççı, tinerci, hırsız, uyuşturucu satıcıları gibi gruplar ise çığ gibi büyümüş. Polis bunları tek tek biliyor. Bazıları yakalanıyor, adliyede serbest bırakılıyor, sonra da suç mahalline dönüyorsa bu işte bir terslik yok mu? Yaşları küçük olduğu için serbest bırakılanları alıp rehabilitasyon merkezlerine götürmek, topluma kazandırılmalarına çalışmak kimin görevi? Suçluları üreten bataklıklar belli ve biliniyor. Bu bataklıklar kurutulmadan suç önlenebilir mi? Yasalar yetersiz ise, neden yeni yasalar çıkarmıyorsunuz? Bu işi vatandaş Ahmet, Mehmet mi yapacak? Lütfen artık bir an önce ciddi tedbirleri alın. İnsanlar sokağa çıkmağa korkar hale geldi. Zaten sokakların bir kısmı da bu çetelerin işgali altında... Depremzedeyi mağdur etmeyin Sayın Başbakan'ın dikkatine; Bizler, Marmara Depreminde evleri yıkılıp, devlet tarafından hak sahibi olarak belirlenen ve yapılan kalıcı konutlarda ikamet eden İzmit Yuvacık Kalıcı Konutları sakinleriyiz. Çoğunluğumuz emekli aileleriyiz. Bir çoğumuz da dul vb. durumda eş veya babalarının emekli maaşları ile hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz. Geçtiğimiz günlerde, bölgesel basın ve yayın kuruluşlarında, evlerin geri ödemelerinin başlayacağı duyuruldu. Deprem zamanı yapılan, imzaların atıldığı sözleşmelerde geri ödemelerin 13 milyar TL. olacağı belirtilirken, şu anda ilan edilen rakam 23 milyar TL. Farkın arsa payı olduğu belirtiliyor. Ayrıca, 2004 yılı ödemesi için toplu olarak 840 milyon TL ödememiz bekleniyor. Bu paraları biz ve bizim gibi insanların ödeme şansımız yok. Ayrıca, dış yardımlarla yapılmış evlerimizden geri ödeme isteniyor, hadi bunu kabul edelim, bir de rakam arttırılıyor. Gerçekten şaşkın ve mağdur durumdayız. Bizlere lütfen yardımcı olun. Dünya Bankası'nın yaptığı konutlarda da durum aynı... İzmit Yuvacık Kalıcı Konutları sakinleri adına İnci Çiftlik Afetzedeye bir darbe de şimdi indirilecek Ben, Gebze, Şekerıinar Kalıcı Konutlar'nda ikamet ediyorum. Kaldığımız konutların ödemelerinin yapılacağı bize on gün önce bildirildi. Hiç beklemediğimiz bir anda borç ödemek zorunda bırakılıyoruz. Bir de, bir yıllık kiranın toptan verilmesi gerektiğini söylediler. Ben, sözleşmeli İngilizce Öğretmenliği yapmaya 17 Kasım 2004'te başladım, 600 milyon TL maaş alacağım. Bu şartlarda istenen ödemeyi yapmam mümkün değil. Hadi beni boşverelim; ya asgari ücretten başka geliri olmayanlar, hastası olanlar, depremde sakat kalıp çalışamayanlar ne yapacak? Şimdi de Kalıcı Deprem Konutlarında sürünen, hacizden doğrulamayan, aç kalan, sokaklara atılan insanlar krizini, patlatmak mı istiyorlar? Recep Özbey

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.